Terör örgütü PKK’nın köylerde gerçekleştirdiği katliamlar
Terör örgütü PKK'nın köylerde gerçekleştirdiği katliamlar, sadece sayısal kayıplarla ölçülebilecek olaylar değil; aynı zamanda bir halkın yaşadığı travmaların, bastırılmış acıların ve uzun süre konuşulamayan gerçeklerin toplamıdır. Türkiye'nin terörle mücadelesinde bu katliamları unutmamak, sadece geçmişi anmak değil; geleceği daha bilinçli inşa etmenin de bir gereğidir.
12.05.2025 09:51:00 / Güncelleme: 12.05.2025 09:56:44
Bayram ÇOŞGUN
Bayram ÇOŞGUN





1984 yılında silahlı eylemlerine başlayan terör örgütü PKK, Türkiye'nin doğu ve güneydoğusunda onlarca yıl süren çatışmalarda yalnızca güvenlik güçlerini değil, aynı zamanda savunmasız sivilleri de hedef aldı. Özellikle 1980'li ve 1990'lı yıllarda köyleri hedef alan saldırılar, örgütün sivillere yönelik acımasızlığının en açık göstergesi oldu.
Bölücü terör örgütü PKK, bölge halkı üzerinde korku yaratmak, devlete olan bağlılığı zayıflatmak ve kendi gücünü dayatmak amacıyla sık sık köylere baskınlar düzenledi. Bu baskınlar çoğunlukla gece saatlerinde yapılıyor, kadın, çocuk, yaşlı demeden insanlar katlediliyordu. Bu saldırılar, yalnızca can kayıplarıyla değil, aynı zamanda köylerin boşalmasına, binlerce insanın yerinden edilmesine ve toplumsal hafızada derin yaralar açılmasına neden oldu.
En Karanlık Gecelerden Biri: Başbağlar Katliamı
5 Temmuz 1993'te Erzincan'ın Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar köyünde yaşanan katliam, PKK'nın sivil halka yönelik en kanlı saldırılarından biridir. Ellerinde silahlarla köye giren militanlar, 33 sivili kurşuna dizerek ve köyü ateşe vererek büyük bir trajediye imza attı. Bu alçak saldırı, hafızalarda "sadece devletle değil, halkla da savaşan bir örgüt" imajının yerleşmesine neden oldu.
Savunmasız Hedefler: Kadınlar ve Çocuklar
Terör örgütü PKK'nın saldırılarında sıkça hedef olanlar arasında çocuklar ve kadınlar da vardı. 1987'de Siirt'in Pervari ilçesine bağlı Ortabağ köyünde gerçekleştirilen saldırıda, aralarında çocukların da bulunduğu 8 kişi hayatını kaybetti. Bu gibi olaylar, örgütün hiçbir ahlaki ve insani değeri gözetmediğini açıkça ortaya koydu.
Stratejik Terör: Göç ve Boşalan Köyler
PKK'nın köylere yönelik baskınlarının önemli bir sonucu da zorunlu göçlerdi. Örgütün "ya bize katıl, ya da köyü terk et" baskısıyla yüzleşen binlerce insan, güvenlik endişesiyle şehir merkezlerine göç etmek zorunda kaldı.
Bölücü terör örgütü PKK, bölge halkı üzerinde korku yaratmak, devlete olan bağlılığı zayıflatmak ve kendi gücünü dayatmak amacıyla sık sık köylere baskınlar düzenledi. Bu baskınlar çoğunlukla gece saatlerinde yapılıyor, kadın, çocuk, yaşlı demeden insanlar katlediliyordu. Bu saldırılar, yalnızca can kayıplarıyla değil, aynı zamanda köylerin boşalmasına, binlerce insanın yerinden edilmesine ve toplumsal hafızada derin yaralar açılmasına neden oldu.
En Karanlık Gecelerden Biri: Başbağlar Katliamı
5 Temmuz 1993'te Erzincan'ın Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar köyünde yaşanan katliam, PKK'nın sivil halka yönelik en kanlı saldırılarından biridir. Ellerinde silahlarla köye giren militanlar, 33 sivili kurşuna dizerek ve köyü ateşe vererek büyük bir trajediye imza attı. Bu alçak saldırı, hafızalarda "sadece devletle değil, halkla da savaşan bir örgüt" imajının yerleşmesine neden oldu.
Savunmasız Hedefler: Kadınlar ve Çocuklar
Terör örgütü PKK'nın saldırılarında sıkça hedef olanlar arasında çocuklar ve kadınlar da vardı. 1987'de Siirt'in Pervari ilçesine bağlı Ortabağ köyünde gerçekleştirilen saldırıda, aralarında çocukların da bulunduğu 8 kişi hayatını kaybetti. Bu gibi olaylar, örgütün hiçbir ahlaki ve insani değeri gözetmediğini açıkça ortaya koydu.
Stratejik Terör: Göç ve Boşalan Köyler
PKK'nın köylere yönelik baskınlarının önemli bir sonucu da zorunlu göçlerdi. Örgütün "ya bize katıl, ya da köyü terk et" baskısıyla yüzleşen binlerce insan, güvenlik endişesiyle şehir merkezlerine göç etmek zorunda kaldı.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.