MİLLİ hassasiyetlerinden taviz vermeyeceklerini belirten Trabzon gençleri, "Olayların arkasında Ermeni soykırımı iddialarını gündeme getirme çabaları olduğunu biliyoruz" diyor. Hedefteki şehrin gençleri konuşuyor: Biz psikopat değilizTrabzonlu gençler hassasiyetlerinden taviz vermeyeceklerini belirterek "Olayların arkasında sözde Ermeni soykırımı iddialarını yeniden gündeme getirme çabaları" olduğunu söylüyorlarArt arda yaşanan iki cinayet Trabzonlu gençleri de zan altında bıraktı. Kendilerine psikopat gibi bakıldığını düşünen gençler, Trabzonlu olduklarını söylediklerinde insanların farklı tepki vermesinden şikayetçi. Üniversitede, kafede ve sokakta gördüğümüz her genç aynı şeyi söylüyor; "Biz psikopat değiliz, milliyetçi olmanın neresi kötü?..." Milli hassasiyetlerden ödün vermeyeceklerini belirten gençler, bir insanın hayatına son vermenin bu kadar kolay olmadığına dikkat çekiyorlar. Ortaokulu bile bitirmemiş bir gencin internette gazete haberlerini okuyarak, bir insanı öldürmek için İstanbul'a gideceğine inanmayan gençler, kendileri üzerinden oynanan oyuna tüm Türkiye'nin inanmasından şikayetçi. İşte hedefteki şehrin gençleri... Bizim bir sorunumuz yokKaradeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi öğrencisi Can İlker Demir, oyun içinde oyun oynandığına inanıyor. "Gayet sağlıklı gençleriz" diyen Demir, Türkiye'nin Trabzon'dan, Trabzon'un da Türkiye'den soğutulmaya çalışıldığını savunuyor. "Bizim burada bazı hassasiyetlerimiz vardır ve onlardan taviz vermeyiz; milliyetçiyiz, devlete bağlıyız, Türk Bayrağı'nın yakılmasına izin vermeyiz. Bizi ülkeden soğutmak istiyorlar. Biz sağlıklı gençleriz ve bir sorunumuz da yok onunla bununla... Trabzon bölge için çok önemli bir yerde, bir kere tüm Trabzonlular biliyor ki, ABD buraya kurulmak istiyor. Bu nedenle bizi izole etmek istiyorlar. Söylendiği gibi Ülkü Ocakları'nın olaylarla bir ilgisi olduğunu sanmıyorum. Gündem değiştirmek için de bazı olaylar yaşanıyor. Ogün'ün Hrant Dink'in kim olduğunu bildiği de sanmıyorum. Bence Ogün maşa olarak kullanıldı. Yakalanması için de bence Trabzon'a geldi." KTÜ Öğrenci Derneği Başkanı ve Tıp Fakültesi Öğrencisi Adem Şahin de Türkiye üzerinde oynanan oyunlarda Trabzon'un hedef alındığına inanıyor. "Trabzon'da bu memlekete aşk vardır. Haberlerde 'Trabzon halkının psikolojisi bozuktur' diye gösteriliyor. Biz psikopat değiliz. Sadece vatanımızı seviyoruz. Vahşi insanlar olmadığımız bilinmeli. Bir başka şehirde Trabzonluyum dediğimiz zaman iki kere bakıyorlar. Bir lafı 40 kere söylersen gerçekleşirmiş, bize de saldırgan, saldırgan diye diye zorla saldırgan yapacaklar. Televizyonlara bakın her kanalda şiddet var, çocuklar izleye izleye artık ölümü normal bir şeymiş gibi görüyor. Dink'in ölmesine biz de üzüldük, çoluğu çocuğu var; ancak biz sevindik gibi yansıtılıyor olaylar. 'Her demde bir yaramız varsa, taze tutmak lazım' diyoruz biz kendimize, rahip cinayetinden sonra bize söylenenleri unutmamak için. Kişisel kinle hareket etmiyoruz. Biz geleceğiz, bize daha dikkatli davranılmalı. Burası Rus işgalini yaşadı, savaşı yaşadı, terörü içine sokmadı, dağlarda ve dağınık yaşıyoruz, telefonla arar aramaz Jandarma gelemez ki dağa. Evlerde silah olması belki de bu nedenledir." Bu basit bir cinayet değilKTÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü son sınıf öğrencisi Yılmaz Helimergin ise 6 yıldır Trabzon'da. Düzceli olan Helimergin, bir gencin bir gazeteci öldürmek için İstanbul'a gitmesinin milliyetçi duygularla yapılabileceğine inanmıyor."Bu basit bir olay değil. Seçilmiş bir insan gibi geliyor. Bırakın Türkiye'yi dünya bile bilir Trabzon'un hassasiyetlerini. Trabzon'da F tipi cezaevi yokken, F tipi cezaevlerini protesto etmek için eylemler yapıldı, kimseye zararı olmayan bir rahip öldürüldü. Dink'in adını da buradaki gençler duymamıştır bile öldürülene kadar. Bir insan savunduğu fikirleri için neden öldürülsün ki? Ona katılmazsın, tezlerini çürütürsün ve o kendi görüşleri içinde kaybolur. Bence Ogün bir Ermeni'yi vurmaya gittiğinin farkında bile değildi." Tercüman
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.