AKP iktidarı, 57. Hükümet'in Başbakanı Bülent Ecevit'in IMF programı neticesinde kurulmasına önayak olduğu ancak daha sonra "devleti ele geçirmekle" itham ettiği üst kurullara dokunmayacak. Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, "kurulları gözden geçireceğiz diyorsak bu, kurullara karşı olduğumuz anlamı taşımamalı'' dedi
Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, Ankara'da Bilkent Oteli'nde düzenlenen "Bağımsız Kurullar ve Piyasa Ekonomisi Arenası'' konulu toplantıda yaptığı konuşmada, Bakanlar Kurulu'nu gözden geçirmeyi programına almış bir hükümetin, "bütün devletin kurum ve kurullarını gözden geçireceğim'' diyorsa, bu kurulan kurullara karşı oldukları anlamını taşımaması gerektiğini söyledi. ABD'de başkanlık sistemi olduğu için bu kurulların sağlıklı bir şekilde işleyebildiğini kaydeden Coşkun, parlamenter rejimlerde ise bu kurulların mutlak suretle TBMM'nin denetiminde, gözetiminde olması gerektiğini söyledi. Türkiye'de koalisyon hükümeti döneminde bir çok kuruluş ve kurulların Başbakanlık'ın emrine alındığını ve bunların sayısının 64'ek adar yükseldiğini anlatan Coşkun, AKP iktidarının göreve geldiğinde Bakanlık sayısını 24'e indirdiğini hatırlattı.
Yeni KİT'ler oluşurCoşkun bu arada, 'siyasi otoriteden uzak tutacağız' diye devlet içinde devlet hissine kapılan bağımsız kurulların ülkede yeni KİT'ler oluşturacağını, bir müddet sonra da bu kurulları özelleştirmek için Özelleştirme İdaresi kurma mecburiyetinde kalınacağını söyledi.
Coşkun, şöyle devam etti: "Biz bu kurullara karşı değiliz, kurulların daha özerk günlük siyasi yansımalardan uzak, aktif verimli çalışmasını arzu ediyoruz. Bunun da tek yolu temsil bakımından daha adil, yaygın olması ve TBMM'nin denetiminde olmasıdır." Coşkun, bu denetimin Sayıştay tarafından, Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu tarafından, Meclis ve Sayıştay ile irtibatlandırılarak yeni bir anlayışla yapılabileceğini söyledi. Bakan Coşkun, "Bağımsız kurullar (ben kimseye karşı sorumlu değilim, kendi kendimi denetlerim, hem savcıyım hem hakimim) havasına girmemesi lazım" dedi.
Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, Ankara'da Bilkent Oteli'nde düzenlenen "Bağımsız Kurullar ve Piyasa Ekonomisi Arenası'' konulu toplantıda yaptığı konuşmada, Bakanlar Kurulu'nu gözden geçirmeyi programına almış bir hükümetin, "bütün devletin kurum ve kurullarını gözden geçireceğim'' diyorsa, bu kurulan kurullara karşı oldukları anlamını taşımaması gerektiğini söyledi. ABD'de başkanlık sistemi olduğu için bu kurulların sağlıklı bir şekilde işleyebildiğini kaydeden Coşkun, parlamenter rejimlerde ise bu kurulların mutlak suretle TBMM'nin denetiminde, gözetiminde olması gerektiğini söyledi. Türkiye'de koalisyon hükümeti döneminde bir çok kuruluş ve kurulların Başbakanlık'ın emrine alındığını ve bunların sayısının 64'ek adar yükseldiğini anlatan Coşkun, AKP iktidarının göreve geldiğinde Bakanlık sayısını 24'e indirdiğini hatırlattı.
Yeni KİT'ler oluşurCoşkun bu arada, 'siyasi otoriteden uzak tutacağız' diye devlet içinde devlet hissine kapılan bağımsız kurulların ülkede yeni KİT'ler oluşturacağını, bir müddet sonra da bu kurulları özelleştirmek için Özelleştirme İdaresi kurma mecburiyetinde kalınacağını söyledi.
Coşkun, şöyle devam etti: "Biz bu kurullara karşı değiliz, kurulların daha özerk günlük siyasi yansımalardan uzak, aktif verimli çalışmasını arzu ediyoruz. Bunun da tek yolu temsil bakımından daha adil, yaygın olması ve TBMM'nin denetiminde olmasıdır." Coşkun, bu denetimin Sayıştay tarafından, Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu tarafından, Meclis ve Sayıştay ile irtibatlandırılarak yeni bir anlayışla yapılabileceğini söyledi. Bakan Coşkun, "Bağımsız kurullar (ben kimseye karşı sorumlu değilim, kendi kendimi denetlerim, hem savcıyım hem hakimim) havasına girmemesi lazım" dedi.