logo
13 MAYIS 2024

Ateşkes geldi

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Moskova'da Rus lider Putin'le görüşmesi saat 14.15'te başladı va yaklaşık 5 saat 40 dakika sürdü. Görüşmeler sonrasında İdlib'de bu gece 00.01 itibariyle ateşkese varıldı. 
05.03.2020 09:12:00
Ateşkes geldi
Ateşkes geldi
 
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin bugün Moskova'da bir araya geldi. Erdoğan ve Putin'in 5 saat 40 dakika süren görüşmesi, sadece İdlib bunalımının nasıl çözümleneceği konusunu değil, Türkiye-Rusya ilişkilerinin geleceğini de belirlemesi açısından önem taşıyor. Bugünkü buluşma son dönemde sık sık bir araya gelen iki liderin en önemli görüşmelerinden biri.
 
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşme gerçekleştiren Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, görüşme öncesinde basına yaptığı açıklamada, "Suriye'de hayatını kaybeden Türk askerleri için başsağlığı diliyorum. İnsanların hayatını kaybetmesi her zaman büyük bir trajedidir. Maalesef, Suriye askeri yetkilileri de dahil hiç kimse Türk askerlerinin bulunduğu yeri bilmiyordu. Suriye ordusunun gerçekten ciddi kayıpları var. Tüm bunlardan dolayı bu olayın bir daha tekrarlanmaması, Türk Rus ilişkilerine zarar vermemesi için görüşmelere devam etmemizde fayda var" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan da, "Buradan atacağımız adım alacağımız isabetli kararlar bölgeyi de ülkelerimizi de rahatlatacaktır" dedi. Zirve sonrası açıklamayı iki lider yaptı.
 
Çatışmaları militanlar tetikledi
 
Oldukça uzun süren zirve sonrasında Putin, "Bugün ülkelerimizin Astana mutabakatı çerçevesinde çalışmalarını devam ettirmesini bir kez daha teyit ediyoruz" diyerek, şunları söyledi: "Yılbaşından itibaren faaliyet gösteren terör unsurları arttı. Sivil yerleşim alanları ateş altında tutulmaktadır. 1 Mart tarihinde roket atar sistemiyle bir saldırı daha yaşandı. Yılbaşından itibaren saldırı sayısı 15 olarak kaydedildi ve her seferinde biz Türk meslektaşlarımıza bilgi verdik. Militanlar yeni çatışmaları tetikleyebildiler. Bazen görüş ayrılıklarımız oluyor fakat kritik durumlarda her zaman mutabakatlarla uzlaşabilmeyi başarıyorduk, çözümler üretiyorduk. Bugün de öyle oldu. Ülkelerimizin Astana formatı çerçevesinde çalışmaları devam ettime niyeti olduğunu bir kez daha teyit ediyoruz. Bugün birkaç kurumlar arası istişare yapıldı. Heyetler İdlib'deki kriz konusunda detaylı görüştüler. Uluslararası terör örgütleriyle mücadelemizi de azaltmayacağız. Ortak bir belge hazırladık. Bu belgeyi dışişleri bakanları beyan edecekler. Sayın Erdoğan'la bugün 6 saatlik görüşmelerde bu belgeyi hazırlamış olduk. İdlib bölgesinde ateşkesin ve çatışmaların durdurulmasına vesile olacağını ve nihayet sivillerin ızdıraplarına son verileceğini, insani yardım konusunda ilerleyebileceğimize karar verdik."
 
Erdoğan'ın sözleri
 
 
Cumhurbaşkanı Erdoğan, oldukça uzun süren zirveden sonra şu önemli tespitlerde bulundu: "Öncelikle sayın Putin'e nazik daveti için teşekkür ediyorum. Kritik gelişmelerin cereyan ettiği dönemde yeniden bir araya gelmekten memnuniyet duyuyorum. Özellikle Suriye'deki durumu ve İdlib'deki son gelişmeleri ele aldık. Yaklaşık 6 saat süren bir çalışma yapıldı. Samimi diyalog kapsamında benzer ve farklı görüşte olduğumuz tüm konuları görüştük. Türk Rus münasebetlerinin derin kökleri vardır. 
En kısa sürede ateşkesi gerçekleştirecek, ardından birlikte kararlaştıracağımız diğer adımları süratle atacağız. Rejimin esas amacının İdlib'i belirli bir kesim açısından insansız hale getirmek ve oluşturduğu göç baskısı ile Türkiye'yi zora sokmak olduğu açıktır. Türkiye, bu süreçte rejimin yapabileceği her türlü saldırıya tüm gücüyle ve tüm sahada cevap verme hakkını saklı tutacaktır. Rejimin askerlerimizi hedef alan saldırganlığıyla yaşanan üzücü hadiseler sonrası İdlib'de yeni bir statünün oluşturulması kaçınılmazdır. Rusya ile aramızdaki iş birliği ruhu, Suriye'deki ihtilafa son verilmesine yönelik uluslararası çabalara emsalsiz bir katkı sağlamıştır. 
Siyasi süreç ve Fırat'ın doğusu gibi boyutları da bulunan çalışma ilişkimizi derinleştirerek sürdürmeyi arzu ediyoruz. Türkiye Soçi Mutabakatı dahil bölgedeki insiyatiflerini sürdürmede kararlıdır. Bugünkü toplantımızın Suriye'deki ihtilafa kalıcı çözüm bulunması çabalarına katkı vermesini temenni ediyorum" 
 
İşte 3 maddelik anlaşma
 
Görüşmede üzerinde uzlaşılan metinleri Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov ile Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu okudu. 
Uzlaşılan maddeler şöyle:
1. İdlib temas hattı boyunca tüm faliyetler bu gece 00.01 itibariyle duracak.
2. M4 karayolunun kuzeyi ve güneyinde 6 kilometrelik bir güvenli bölge oluşturulacak.
3. İki ülke askerleri 15 Mart'tan itibaren M4 karayolunda devriye atmaya başlayacak. 
 
Amaç, insani durum kötüleşmesin
 
Lavrov ise politik bir anlayışla Suriye'deki sürecin nihayete ereceğini ifade etmek istediğini dile getirerek, "Bu şekilde düşünerek insani durumun kötüleşmesinin engellenmesi gerekmekte, insanların desteklenmesi gerek. İnsanların Suriye'ye dönmesinin kolaylaştırılması lazım. 6 Mart 00.01'den itibaren ateşkesin sağlanması sonrasında iki ülkenin savunma bakanlıkları bir koridorun oluşturulması için önümüzdeki 7 gün içinde çalışma yürütecektir" dedi.
Anlaşma Suriye ordusunun ele geçirdiği noktalardan geri çekilmesini öngörmüyor. 
 

Fenerbahçe umudunu son 2 haftaya taşıdı
Sarı-lacivertliler Kayserispor'u 3 golle geçti
Aslan şampiyonluğa koşuyor
Son dakika golü ligin kaderini değiştirdi
'Etki Ajanı' düzenlemesinde amaç ne?
Muhalefet temkinli, iktidar sessiz
Siyasete girdiğine pişman olmuş
'Hayatımın en büyük hatasıydı'
Gazze’de güvenli nokta kalmadı
Katliam 219'uncu gününde
Annelerin gündemi ekonomik sorunlar
Çalışmayan anneler daha mutlu
Üretici de tüketici de zararda
Patates depoda 4 lira markette 20 lira
Uyarıları dinlemeden denize girdiler
Tatilciler son anda kurtarıldı
Gökyüzünde eşsiz manzara
Kuzey Işıkları Kuzeyce'de
'Sinan Ateş cinayeti başka bir yere evrilecek'
BTP lideri gündemi değerlendirdi
Erdoğan'ın çağrısına Ostim'den cevap geldi
Togg zırhla kaplandı
UNRWA bildirdi
Refah'tan 300 bin kişi zorla göç ettirildi
Anneler gününde anne cinneti
9 yaşındaki çocuğunu öldürdü
Açık artırma ile satılacak
Sahibinden satılık kilise!
Yunanistan'dan iade-i ziyaret
Miçotakis yarın Ankara'ya geliyor
Fenerbahçe umudunu son 2 haftaya taşıdı
Sarı-lacivertliler Kayserispor'u 3 golle geçti
Aslan şampiyonluğa koşuyor
Son dakika golü ligin kaderini değiştirdi
'Etki Ajanı' düzenlemesinde amaç ne?
Muhalefet temkinli, iktidar sessiz
Siyasete girdiğine pişman olmuş
'Hayatımın en büyük hatasıydı'
Gazze’de güvenli nokta kalmadı
Katliam 219'uncu gününde
Annelerin gündemi ekonomik sorunlar
Çalışmayan anneler daha mutlu
Üretici de tüketici de zararda
Patates depoda 4 lira markette 20 lira
Uyarıları dinlemeden denize girdiler
Tatilciler son anda kurtarıldı
Gökyüzünde eşsiz manzara
Kuzey Işıkları Kuzeyce'de
'Sinan Ateş cinayeti başka bir yere evrilecek'
BTP lideri gündemi değerlendirdi
Erdoğan'ın çağrısına Ostim'den cevap geldi
Togg zırhla kaplandı
UNRWA bildirdi
Refah'tan 300 bin kişi zorla göç ettirildi
Anneler gününde anne cinneti
9 yaşındaki çocuğunu öldürdü
Açık artırma ile satılacak
Sahibinden satılık kilise!
Yunanistan'dan iade-i ziyaret
Miçotakis yarın Ankara'ya geliyor

Erdoğan'ın memleketinde çay fiyatına tepki: Algıyı değil ülkeyi yönetin

"Açıklanan bu fiyatı kabul etmiyoruz. Acilen revize edilerek en azından çayın geleceği için sürdürülebilir bir fiyat verilmelidir."
12.05.2024 22:10:00 / Güncelleme: 12.05.2024 22:18:30
Ahmet Şimşek
Erdoğan'ın memleketinde çay fiyatına tepki: Algıyı değil ülkeyi yönetin
Erdoğan'ın memleketinde çay fiyatına tepki: Algıyı değil ülkeyi yönetin
Tarım ve Orman Bakanlığı'nın dün sosyal medya hesaplarından 19 TL olarak açıkladığı 2024 yılı yaş çay alım fiyatına yönelik tepkiler devam ediyor.

Bugün Rizeli bir çay üreticisi, yanında getirdiği bir çuval çayı Rize AKP İl Başkanlığı önüne dökerek açıklanan çay alım fiyatına tepki gösterdi.

Yaş çay alım fiyatına bir tepki de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın baba ocağı Güneysu'dan geldi.

31 Mart seçimlerinde CHP'nin Güneysu Belediye Başkan Adayı olan Hüseyin Yanık, "Algıyı değil ülkeyi yönetin" diyerek açıklanan fiyata tepki gösterdi.

"Köyler viraneye tarlalar dikenliğe dönüşecek"

Tarım ve Orman Bakanlığından yapılan açıklamada 2024 yılında çay üreticisinin eline kg başına 19 TL geçeceğinin duyurulduğunu ancak bunun doğru olmadığını ifade eden Yanık, "Bu 19 TL 'nin 2 lirası destekleme fiyatı. Bu 2 TL bir yıl sonra 2025 mayısında ödenecek, geri kalan 17 TL  de brüt fiyat. Kesintilerle bu 16,60 TL'ye kadar düşecek. Bu durumda üreticinin eline kilogram başına 19 TL değil 16 küsur TL geçecek.  Oysa ki 1 kg çayın kantara gelene kadar; gübre, işçilik, nakliye maliyetleri toplandığında zaten yaklaşık 16 TL gibi bir maliyet oluşuyor. Verilen fiyat çay tarımını sürdürülebilir olmaktan çıkarmıştır. Bu fiyat politikasıyla kısa zamanda köyler viraneye tarlalar dikenliğe dönüşecektir." dedi.



Kendisi de çay üreticisi olan Hüseyin Yanık, "Kaldı ki 19 TL dahi olsa yeterli değil. 2023 yılında Mayıs ayından günümüze reel eflasyon verileri incelendiğinde yüzde 300'un üzerindedir. Enflasyonu baz alırsak olması gereken fiyat 30 TL'nin üzerindedir. Lakin bizim talebimiz sürdürülebilirliğin devamı için en az 25 liraydı." şeklinde konuştu.

"Soframızdan iki ekmeği aldılar"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 2002 yılında henüz sade bir vatandaşken Güneysu meydanda yaptığı bir konuşmada "Ankara'ya gittiğim gün çay 1 TL olacak. Bu nedir böyle Allah'ın verdiğine kota olur mu?" dediğini hatırlatan Yanık, sözlerini şöyle tamamladı:

"O gün 1 kg çay ile 300 Gr üç ekmek alınıyordu. Bugünkü fiyatla ise 250 grama düşen ekmekten dahi 2 tane alınamıyor. O günden bugüne tam 22 yıl geçti. Kota hala devam ederken soframızdan 2 ekmeği aldılar. Açıklanan bu fiyatı kabul etmiyoruz. Acilen revize edilerek en azından çayın geleceği için sürdürülebilir bir fiyat verilmelidir."

Edirne'de 'tiny house'lara izin verilmeyecek

Edirne Valisi Yunus Sezer, Edirne'nin kıymetli tarım arazilerini korumak maksadıyla tiny house (küçük ev) ve kaçak yapılara izin vermeyeceklerini söyledi. Sezer, Keşan ve Enez bölgesinde incelemede bulundu
12.05.2024 17:49:00
Haber Merkezi
Edirne'de 'tiny house'lara izin verilmeyecek
Edirne'de 'tiny house'lara izin verilmeyecek
Edirne Valisi Yunus Sezer, Edirne'nin kıymetli tarım arazilerini korumak maksadıyla tiny house (küçük ev) ve kaçak yapılara izin vermeyeceklerini söyledi. Sezer, Keşan ve Enez bölgesinde incelemede bulundu. İncelemelerinin ardından gazetecilere açıklama yapan Sezer, bölgedeki tüm muhtarlara genelge gönderdiklerini, tiny house ya da kaçak yapılara müsaade edilmeyeceğini kesin bir dille anlattıklarını söyledi.

Tiny house yapılarının giderek arttığını ifade eden Sezer, şunları kaydetti: "Her geldiğimde burada mantar gibi türüyorlar. Bu tiny house adı altında 'römork' diyor adam 'plakası var' diyor ama bakıyorsun aracı koyuyor oraya, altyapısını yapıyor önüne bir de havuz yapıyor. Bu hafta 40 tane kaldırdık. Bundan sonra da bunlara müsaade etmeyeceğiz. Çünkü hukuki değil yaptıkları. Burada tarım arazilerimiz çok değerli, burası turizm bölgesi. Buranın sağlıksız bir şekilde yapılaşmasına izin vermememiz lazım. Gelecek nesillere, evlatlarınıza güzel bir Saros Körfezi, güzel bir Keşan, güzel bir Enez bırakalım. Hayır duasıyla yad etsinler. Şimdi herkese müsaade edersek bunun altından kalkamayız. Bununla ilgili hukuki gerekçelerimiz de var."

Adıyaman'da en acı Anneler Günü

12 Mayıs Anneler Günü Adıyaman'da acı ve hüzün içerisinde kutlanıyor.
12.05.2024 12:40:00 / Güncelleme: 12.05.2024 12:42:38
İhlas Haber Ajansı
Adıyaman'da en acı Anneler Günü
Adıyaman'da en acı Anneler Günü
6 Şubat depremlerinde en ağır hasar alan iller arasında bulunan Adıyaman'da, binlerce vatandaş yıkılan yapıların enkazları altında kalarak hayatını kaybetmişti.

6 Şubat Depreminde annesini yada kızını kaybeden bir çok vatandaş, ellerine aldıkları çiçeklerle Adıyaman Belediyesi Yeni Mezarlığa gelerek burada mezarları ziyaret etti.

Annesini ve kızlarını kaybeden bir çok vatandaş göz yaşları içerisinde Anneler Gününü kutladı. Hüzünlü anların yaşandığı mezarlıkta annesini yada kızlarını kaybeden kişiler yüreklerinin yandığını ve bu acının hiçbir şekilde unutulmayacağını dile getirdi.



Bazı mezar taşlarında 'Toprak emanetime iyi bak, benim sarıldığım gibi sarıl anneme' yazan yazılar ise hüzünlendirdi.

Sınır güvenliği devletlerin bekası için hayati önem taşıyor

Sınır güvenliği, bir devletin egemenliğinin en temel göstergelerinden biridir
12.05.2024 12:18:00
Hasan Parlak
Sınır güvenliği devletlerin bekası için hayati önem taşıyor
Sınır güvenliği devletlerin bekası için hayati önem taşıyor
Sınır güvenliği, bir devletin egemenliğinin en temel göstergelerinden biridir. Sınır güvenliği, bir ülkenin toprak bütünlüğünü, egemenliğini ve halkının güvenliğini koruma açısından hayati öneme sahiptir.

Ulusal güvenliğin sağlanması, ekonomik istikrarın korunması ve toplumsal huzurun devamı için kritik bir öneme sahiptir.

Küreselleşen dünyada, sınırların korunması daha da zorlaşmakta ve devletler bu meydan okumaya karşı yeni tedbirler geliştirmek zorunda kalmaktadır.

Sınırlar, yalnızca coğrafi çizgiler değil, aynı zamanda kültürel, ekonomik ve siyasi etkileşimlerin merkezidir. Sınır güvenliği, kaçakçılık, yasa dışı göç, terörizm gibi tehditlere karşı koruma sağlar ve ulusal güvenlik için stratejik bir rol oynar.

Alınacak Tedbirler

Fiziki Güvenlik Önlemleri: Sınır hattı boyunca duvarlar, çitler ve gözetleme kuleleri gibi fiziki engellerin inşası.

Teknolojik Yatırımlar: İleri gözetleme teknolojileri, dronlar, termal kameralar ve hareket dedektörleri gibi teknolojik araçların kullanımı.

Eğitim ve İstihbarat: Sınır güvenlik personelinin eğitimi ve istihbarat kapasitesinin artırılması.

Uluslararası İş Birliği: Komşu ülkelerle iş birliği ve koordinasyon içinde çalışarak sınır güvenliğini artırmak.

Hukuki Düzenlemeler: Sınır ihlallerine karşı caydırıcı yasal düzenlemelerin yapılması ve uygulanması.

Entegre Sınır Yönetimi: Sınır yönetiminde kurumlar arası ve uluslararası iş birliğinin güçlendirilmesi.

Sınır güvenliği, devletlerin bekası için kritik bir öneme sahiptir. Çeşitli tehditlere karşı etkili bir koruma sağlamak için fiziki, teknolojik, eğitim ve hukuki tedbirlerin yanı sıra, uluslararası iş birliği ve entegre sınır yönetimi yaklaşımları da büyük önem taşır.

Bu tedbirler, sınırların ve devletlerin güvenliğini sağlarken, aynı zamanda insan, sermaye ve malların yasal serbest geçişlerini kolaylaştırarak refah ve ekonomiye katkı sağlar.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.