logo
06 MAYIS 2024

Ayak mantarı 'Fil hastalığı'nın nedeni

08.04.2004 00:00:00
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İbni Sina Hastanesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Uğur Bengisun, halk arasında "fil hastalığı'' olarak bilinen "lenf ödem'' hastalarının, genellikle bacakta veya kolda uzun süreli şişlik ve büyüme şikayetiyle doktora başvurduklarını söyledi. Prof. Dr. Bengisun, vücuttaki 3 damardan biri olan "lenf damar'' sisteminin, vücuttaki fazla sıvıyı alıp kana döktüğünü, sistemin aynı zamanda savunma görevi de gördüğünü anlattı. Lenf damarlarının, doğuştan veya sonradan geçirilen bazı hastalık ve tedaviler sonrasında zarar görebildiğini belirten Bengisun, bu nedenle dokular arasında biriken sıvıların aşırı şişlikleri meydana getirdiğini ifade etti. Her yaş grubunda görülebilen uzun süreli kronik bir hastalık olan lenf ödemin, teşhisinin konmasında eğitim yetersizliği nedeniyle eksiklik bulunduğunu ifade eden Prof. Dr. Bengisun, "Hastalar doktora gidiyor ama çare bulunamıyor. Kısmen de tedavisi zor bir hastalık'' dedi.

Nedeni enfeksiyon

Bengisun, hastalığın Türkiye'de en çok enfeksiyonlardan sonra görüldüğünü, ayakta çıkan mantar enfeksiyonları tam tedavi edilmezse lenf damarlarının tıkanması sonucu hastalığın oluştuğunu anlattı. Mantarın yanı sıra halk arasında şeytan tırnağı denilen veya diğer iltihaplı enfeksiyonların Türkiye'de yaygın görüldüğünü vurgulayan Bengisun, bu tür enfeksiyonların tamamen tedavi edilmesi gerektiğini vurguladı. Bengisun, diğer nedenleri şöyle anlattı: "Özellikle karın içindeki veya memedeki kötü huylu hastalıkların tedavisi sonrasında hastalık gelişebiliyor. Meme kanseri gibi hastalıklarda çoğu kez lenf bezlerinin ameliyatla alınması veya radyoterapi uygulanması gerekiyor. Bunların amacı lenf bezlerindeki tutulumu engellemek. Ama sonuçta lenf damarlarının atılımını kestiği için kolda şişlik ortaya çıkabiliyor. Karın alt kısımlarında olan kötü huylu hastalıkların tedavisi sonrasında da bacakta şişlik ortaya çıkabiliyor.'' Prof. Dr. Bengisun, hastalığın sık görüldüğü Uzakdoğu'nun tropikal bölgelerinde ve Hindistan'da, hastalığa bir "parazitin'' neden olduğunu, ancak bu parazitin Batı ülkelerinde ve Türkiye'de görülmediğini kaydetti.

Hastalığın tedavisi

Hastalığın ağırlık derecesine göre tedavi uygulandığını belirten Bengisun, "Geç kalmış hastaları tedavi etmek zor. Medikal ve cerrahi tedavi yöntemler kullanıyoruz'' diye konuştu.

Prof. Dr. Bengisun, bacağın yükseltilmesi, basınçlı çoraplarla desteklenmesi, hastanın diyetine dikkat etmesi, bacak kaslarını çalıştıran egzersizler gibi tedavi şekilleri önerdiklerini, basınçlı kompresör cihazlar, yüksek basınçlı varis çorapları kullandıklarını anlattı. Bunların yanı sıra ileri dönemlerde bacak inceltici cerrahi müdahalelerde bulunduklarını belirten Bengisun, cerrahi tedavide, daha erken vakalar için lenf sıvısının akımını başka bir sisteme akıtan ameliyatlar yaptıklarını ifade etti. Bengisun, "Ameliyatla tıkalı lenf damarları toplar damar sistemine aktarılabiliyor veya sağlam lenf damarına by-pass yapılabiliyor'' dedi. Bengisun, hastaların yüzde 15-20'sinin cerrahi müdahaleye ihtiyaç duyduklarını ifade etti.
İsrail'e ateşkes çağrısı yaptı
'Aynı adımı atmalarını bekliyoruz'
Hamas, Mısır ve Katar'ın teklifini kabul etti
Gazze'de ateşkes
CHP'den Özel-Erdoğan görüşmesi açıklaması
'Önemli bir kilometre taşı'
Eylem Tok firarında patrondan muhabire telefon
'Baskıya maruz kaldım'
Aylar sonra atılan adımı böyle duyurdu
'İsrail ile tüm ticareti durdurduk'
CHP’de Mustafa Bozbey rahatsızlığı
Hani bunlara dikkat edilecekti?
Sahte diploma skandalı büyüyor
TRT Temsilcisi Karahasan da tutuklandı
Ayşe Ateş, Özgür Özel ile görüştü
'Erdoğan'la da görüşmek istiyorum'
Deniz Gezmiş Türkiye için mücadele etti
Kadir Mısıroğlu neyin mücadelesini verdi?
Beton mikseri yolcu minibüsünü biçti
Ölü sayısı 9'a yükseldi
Denizler anmasının ardından 'parti içine' mesaj verdi
'Öz güvensizliği atamamış arkadaşların...'
Tartışmayı başlatan isim Alçı'ya konuştu
'Özgür Bey Kemal Kılıçdaroğlu değil'
Trump'dan Biden yönetimine 'Gestapo' benzetmesi
Beyaz Saray'ın tepkisini çekti
ABD-İsrail savunma bakanları görüştü
ABD'den Refah saldırısına şartlı destek
Ticaret Bakanlığı cezayı kesti
Fahiş fiyata 61 milyon lira ceza
İsrail'e ateşkes çağrısı yaptı
'Aynı adımı atmalarını bekliyoruz'
Hamas, Mısır ve Katar'ın teklifini kabul etti
Gazze'de ateşkes
CHP'den Özel-Erdoğan görüşmesi açıklaması
'Önemli bir kilometre taşı'
Eylem Tok firarında patrondan muhabire telefon
'Baskıya maruz kaldım'
Aylar sonra atılan adımı böyle duyurdu
'İsrail ile tüm ticareti durdurduk'
CHP’de Mustafa Bozbey rahatsızlığı
Hani bunlara dikkat edilecekti?
Sahte diploma skandalı büyüyor
TRT Temsilcisi Karahasan da tutuklandı
Ayşe Ateş, Özgür Özel ile görüştü
'Erdoğan'la da görüşmek istiyorum'
Deniz Gezmiş Türkiye için mücadele etti
Kadir Mısıroğlu neyin mücadelesini verdi?
Beton mikseri yolcu minibüsünü biçti
Ölü sayısı 9'a yükseldi
Denizler anmasının ardından 'parti içine' mesaj verdi
'Öz güvensizliği atamamış arkadaşların...'
Tartışmayı başlatan isim Alçı'ya konuştu
'Özgür Bey Kemal Kılıçdaroğlu değil'
Trump'dan Biden yönetimine 'Gestapo' benzetmesi
Beyaz Saray'ın tepkisini çekti
ABD-İsrail savunma bakanları görüştü
ABD'den Refah saldırısına şartlı destek
Ticaret Bakanlığı cezayı kesti
Fahiş fiyata 61 milyon lira ceza

İslahiye Devlet Hastanesinde endişeli bekleyiş

Gaziantep'in İslahiye ilçesinde 4'ü öğrenci 9 kişinin ölümü, 11 kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanan feci kazanın ardından hayatını kaybedenler ile yaralananların yakınları hastaneye akın ederek endişe içinde beklemeye başladı.
06.05.2024 18:16:00
İhlas Haber Ajansı
İslahiye Devlet Hastanesinde endişeli bekleyiş
İslahiye Devlet Hastanesinde endişeli bekleyiş
Kaza, Gaziantep'in İslahiye ilçesi Hassa karayolu Ağabeyi mevkiide meydana geldi.

Edinilen bilgilere göre, Hatay'ın Hassa ilçesi istikametinden Gaziantep'in İslahiye ilçesine giden 56 AAB 043 plakalı Mehmet G. yönetimindeki beton tankeri sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu karşı şeride geçerek İslahiye ilçesinden Hassa ilçesine yönünde seyir halinde olan Latif Örs yönetimindeki 27 K 2127 plakalı yolcu minibüsüne çarptı.

Feci kaza sonrası 9 kişi hayatını kaybederken 1'si ağır 11 kişi de yaralandı. Feci kazada hayatını kaybedenlerin 4'ünün öğrenci olduğu öğrenildi.

Endişeli bekleyiş

Feci kazada hayatını kaybedenler kimlik tespiti için İslahiye Devlet Hastanesi'ne kaldırılırken yaralananlar ise aynı hastanede tedavi altına alındı.

Yaralılardan 4'ü ise Gaziantep Şehir Hastanesi'ne sevk edildi. Kaza sonrası hastaneye akın eden ölenler ile yaralananların yakınları ise hastane bahçesinde endişeli bir şekilde beklemeye başladı. Hastane bahçesindeki bazı vatandaşlar ise gözyaşı dökerek feryat etti.

Kaza ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü öğrenildi.

DHA muhabirine patrondan gelen 'Eylem Tok' telefonunu muhabir de doğruladı: Baskıya maruz kaldım

DHA muhabiri Rojda Altıntaş, sosyal medyada yaptığı açıklamada olayı doğruladı ve "Yayın kuruluşunun patronajı tarafından baskıya maruz kaldım" dedi.
06.05.2024 17:12:00 / Güncelleme: 06.05.2024 20:37:08
Haber Merkezi
DHA muhabirine patrondan gelen 'Eylem Tok' telefonunu muhabir de doğruladı: Baskıya maruz kaldım
DHA muhabirine patrondan gelen 'Eylem Tok' telefonunu muhabir de doğruladı: Baskıya maruz kaldım
Yazar Eylem Tok'un 17 yaşındaki oğlu Timur C.'nin karıştığı ve Oğuz Murat Aci'nin hayatını kaybetmesine neden olduğu kazanın haber olmaması için Demirören Ailesi'nin devreye girdiği ortaya çıktı. Sosyal medyaya sızan bir telefon görüşmesinde, Revna Demirören'in şoförü olduğunu söyleyen İlker isimli kişi, Demirören Haber Ajansı (DHA) muhabiri Rojda Altıntaş'ı arıyor ve Timur C.'nin Yıldırım Demirören'in en küçük oğlu ile çocukluk arkadaşı olduğunu söyleyerek kazanın haber olmamasını istiyor. DHA muhabiri Altıntaş, sosyal medyada yaptığı açıklamada olayı doğruladı ve "Yayın kuruluşunun patronajı tarafından baskıya maruz kaldım" dedi.

Sosyal medya platformu X'te paylaşılan bir ses kaydı, yazar Eylem Tok ile Bülent Cihantimur'un oğlu Timur C.'nin karıştığı kazanın haberleşme sürecinde Demirören Ailesi'nin yaptığı müdahaleyi gün yüzüne çıkardı.


Yazar Eylem Tok ile Op. Dr. Bülent Cihantimur'un 17 yaşındaki oğlu Timur C., geçen Mart ayında kullandığı lüks araçla İstanbul Eyüpsultan'da bir kazaya neden olmuş, kazada 29 yaşındaki evli ve bir çocuk babası Oğuz Murat Aci ölmüş, 4 kişi de yaralanmıştı. Timur C., kazayı sağlık görevlilerine haber vermeden olay yerinden başka bir araçla uzaklaşmıştı. Kazanın ardından Eylem Tok, yargılanmaması için oğlunu yurtdışına kaçırmıştı. Eylem Tok ve oğlu Timur C., halen yurt dışında bulunuyor.

X'te "Kevîn" isimli hesap tarafından yayınlanan ve 12 saatte yaklaşık 4 milyon kez görüntülenen paylaşım, bir telefon konuşmasını konu alıyor. Buna göre, Yıldırım Demirören'in eşi Revna Demirören'in şoförü olduğunu söyleyen İlker isimli şahıs, DHA muhabirini arayarak, kazanın haber olarak servis edilmemesini istiyor.

'REVNA HANIM YA DA YILDIRIM BEY SİZE DÖNER'

DHA muhabirine bu telefon, Timur C.'nin babası Bülent Cihantimur'a ulaşma çabası sonrasında geliyor.

DHA muhabiri Rojda Altıntaş, Bülent Cihantimur'u arıyor ve Dursun isimli danışmanı ile görüşüyor. Muhabir, o gün bilgisayar mühendisi Oğuz Murat Aci'nin cenazesine katıldığını, ailesinin, Bülent Cihantimur'un oğlunun Aci'ye vurup kaçtığını söylediğini aktarıyor. Dursun isimli danışman ise "Böyle bir şey yaşanmış ama nasıl yaşandığını bilmiyorum" ifadelerini kullanıyor.

Bu konuşmanın ardından DHA muhabirine, Revna Demirören'in şoförü olduğunu söyleyen İlker isimli şahıs ulaşıyor. İlker, DHA muhabiri Altıntaş'a, Demirörenlerin en küçük oğlunun, Eylem Tok'un oğlu Timur C. ile çocukluk arkadaşı olduğunu aktarıyor:

"Merhaba, İlker ben. Demirören'den, Revna Hanım'ın şoförü. Bu Timur'un haberi vardı, 'Basıcam' demişsiniz. Onunla Yıldırım Bey'in en küçük oğlu Cemal, çocukluk arkadaşı. Onu yayınlamasanız. Ben bir konuşacağım, Murat Bey ya da Sinan Bey ile… Bilginiz olsun. Bugün yayınlamayın, yarın Revna Hanım ya da Yıldırım Bey size döner."

İKİNCİ KONUŞMA: KAÇMIŞLAR ZATEN...

İkinci telefon görüşmesinde ise muhabir, bu kez İlker'i arıyor ve kendisinin Revna Demirören'in şoförü olup olmadığından nasıl emin olacağını soruyor.

İlker ise 30 senedir Demirörenlerle çalıştığını söyleyerek, "Sen onu yapma da [haberi], ben yarın Revna Hanım'la beraberim zaten, olmadı sizi konuşturacağım. Kaçmışlar zaten, konuyu öbür taraftan öğrendim. Ben sizi arattıracağım zaten, ya beni telefonla konuştururlar. Funda Hanım var asistanı, Murat Bey var, Sinan Bey var, Erdoğan Demirören var… Yabancı değilim ben, Mehmet Üstündağ da benim çocukluk arkadaşım zaten. Siz lütfen Revna Hanım'dan ya da Yıldırım Bey'den haber bekleyin" diyor.

DHA HABERİNDE FAİL YOKTU

DHA bu haberi, 3 Mart tarihinde normal bir kaza haberi olarak yayınlıyor.

"Eyüpsultan'da lüks cip emniyet şeridinde bekleyenlere çarptı: 1 ölü, 4 yaralı" başlıklı haberde, "Cip sürücüsü ise kendi aracını bırakarak, arkadan gelen ve içerisinde arkadaşlarının olduğu başka bir araca binerek olay yerinden kaçtı. Kaza sonrası ise çevredekilerin cep telefonu kamerasıyla kaydedildi" ifadeleri yer alıyor ancak cipi kimin sürdüğünden söz edilmiyor.


DHA MUHABİRİ ALTINTAŞ'TAN AÇIKLAMA

Olayın merkezindeki DHA muhabiri Rojda Altıntaş, bugün saat 15.49'da X hesabı üzerinden yaptığı açıklamada iddiaları doğruladı.

Altıntaş, "Kamuoyunu yakınen ilgilendiren 'Eylem Tok' olayıyla ilgili yeni bilgilere ulaşmam ve yayınlamam girişimleri kapsamında bağlı bulunduğum yayın kuruluşunun patronajı ve sair çevreler tarafından çeşitli baskılara maruz kaldım" dedi. Ailesine yönelik endişelerinden dolayı 8 hafta boyunca sessiz kaldığının altını çizen Altıntaş, "Görüntüleri ses kayıtları dün gece bizzat kendim paylaştım. Bu noktadan sonra işsiz kalmayı göze alarak vicdanen rahat olsam da geç kaldığım için özür dilerim. Genç bir kadın gazeteci olarak korkmadığımı ve gazetecilik faaliyetlerini alternatif yollarla muhakkak devam ettireceğimin altını çiziyorum" ifadelerini kullandı.

BABA ACİ: DAVAYA MÜDAHALE EDİLDİ

Ses kayıtlarının ortaya çıkmasının ardından Oğuz Murat Acı'nin babası Özer Aci, MedyaRadar'a yaptığı açıklamada "Başından beri bu davaya müdahale edildiğini söylüyordum. Bu bazılarına abartılı gelebilir ama biz görüyorduk" dedi.

Özer Aci, DHA muhabiri ve kameramanının cenazeye geldiğini, kendileriyle röportaj yaptığını ancak bu haberin Demirören Medya'da kullanılmadığını söyledi. Aci "Bütün medya işin üzerine düşünce Demirören Grubu da bu rüzgara kapıldı. Mecburen bu işin üzerine düştüler. CNN Türk'e yayınlara çıktım. Kanal D evimize geldi. Onlara ne söylediysek yayınladılar. Dediğim gibi bu kazayı görmezden gelemediler" ifadesini kullandı.

Özer Aci şunları söyledi:

"Yıldırım Demirören'in oğlunun da arabada olduğu söylendi. Demirören ailesi yalanladı. Çocuklarının yurtdışında olduğunu söyledi. Ancak bu kayıtlardan sonra her şeyin mümkün olabileceğini gördük. Dosyaya bilinçli mi koyulmadı ismi? Aklımıza artık her şey geliyor. Bu davaya başından beri müdahale var. Gizli el veya eller hep bu dosyanın üzerinde tepiniyor. Bir arpa boyu yol alamıyoruz. Daha kimler tarafından ne telefonlar açıldı bilemiyoruz."

DEMİRÖRENLERİN OĞLU ARAÇTA MIYDI?

İddiaya göre Demirören ailesinin bu olayla ilgilenmesinin sebebi, küçük oğulları Emre Cemal'in de Timur C. ile birlikte lüks aracın içinde bulunması.

Geçen aylarda Demirören ailesinden üst düzey bir isim Halk TV'ye iddialarla ilgili açıklamalar yapıp şunları söylemişti:

"Cemal Demirören, yurt dışında okuyor 2-3 aydır Türkiye'ye gelmiş değil. Kazayı yapı firar eden gençle ilgili tek ortak yanları, ortaokulda aynı okulda okumuş olmaları. Hiçbir bağları yok. HTS kayıtları her şeyi ortaya koyacak."

DHA GENEL MÜDÜRÜ KORKUT'TAN AÇIKLAMA

DHA Genel Müdürü Celal Korkut da konuya dair bir açıklama yaptı.

Rojda Altıntaş'ın halen DHA muhabiri olduğunu ve işine son verilmediğini kaydeden Korkut, olayı ilk günden itibaren Demirören Medya Grubu'nun tüm medya organlarında takip ettiklerini ve gelişmeleri aktardıklarını savundu.

Açıklama şöyle:

""Kemerburgaz'da Oğuz Murat Aci'nin vefatıyla sonuçlanan ve hepimizi derinden üzen kazayla ilgili DHA muhabiri Rojda Altıntaş'ın iddiaları gündeme gelmiştir.

Öncelikle şunu belirteyim muhabirimiz Rojda Altıntaş'ın açıklamaları nedeniyle büyük bir şaşkınlık yaşamaktayım. Kendisi dünden beri telefonlara çıkmamaktadır. Altıntaş, halen bir DHA çalışanıdır ve kendisiyle ilgili herhangi hiçbir işlem yapılmamıştır, yapılmayacaktır.

DHA olarak Kemerburgaz'daki kazayı ilk andan itibaren takip ettik ve haber yaptık. Söz konusu olay CNN TÜRK, Kanal D, Hürriyet, Milliyet ve Posta'da da sürekli gündemde tutuldu. Kanal D, anne Eylem Tok'un kafedeki özel görüntülerine ulaşarak ilk yayınlayan medya kurumu oldu. CNN TÜRK ise defalarca baba Özer Aci'yi yayına aldı. Yıllarca benim de mensubu olduğum Hürriyet konuyu günlerce manşetten verdi. Hatta Kanal D'nin Taş Kağıt Makas dizisinin bir bölümünde söz konusu olay işlendi. Olayın bu denli kamuoyunda etki oluşturmasının en önemli sebeplerinden biri Demirören Medya'nın konunun üzerine kararlılıkla gitmesi ve fikri takip yapmasıdır.

Meslektaşım Rojda Altıntaş'ın kayda aldığı telefon görüşmelerinde tam olarak ne yaşadığını ve eğer varsa baskıyı benimle açıkça paylaşmasını beklerdim. Kendisine üzüleceği veya baskı altında hissedeceği bir durum olmadığını, bilakis haberi tüm yönleriyle takip edip yayınlamaya devam edeceğimizi söylerdim. Bir meslek büyüğü olarak kendisine ulaşamadığım için buradan sesleniyorum. Bir an önce iş başı yapıp kaldığı yerden görevine devam etmesini bekliyorum.
Rojda Altıntaş'a ve kamuoyuna duyurulur."


Gaziantep'te beton mikseri yolcu minibüsünü biçti: 9 ölü,

Gaziantep'in İslahiye ilçesinde beton tankeri karşı şeride geçerek yolcu minibüsünü biçti. Kazada 8 kişi hayatını kaybetti, 2'si ağır 11 kişi ise yaralandı. Valilik daha sonra yaralılardan birinin hayatını kaybettiğini duyurdu.
06.05.2024 13:48:00 / Güncelleme: 06.05.2024 17:56:33
İhlas Haber Ajansı
Gaziantep'te beton mikseri yolcu minibüsünü biçti: 9 ölü,
Gaziantep'te beton mikseri yolcu minibüsünü biçti: 9 ölü,
Kaza, Gaziantep'in İslahiye ilçesi Hassa yolu mevkiinde meydana geldi.

Edinilen bilgilere göre, Hatay'ın Hassa ilçesi istikametinden Gaziantep'in İslahiye ilçesine giden 56 AAB 043 plakalı Mehmet G. yönetimindeki beton tankeri sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu karşı şeride geçerek İslahiye ilçesinden Hassa ilçesine yönünde seyir halinde olan Latif Örs yönetimindeki 27 K 2127 plakalı yolcu minibüsüne çarptı.

Çarpmanın etkisiyle minibüs yoldan çıkarak yan yattı. Kazada minibüste bulunan ve çoğunun öğrenci olduğu öğrenilen 8 kişi hayatını kaybetti, 2'si ağır 11 kişi yaralandı.

Kazanın ardından olay yerine çok sayıda ambulans ve itfaiye ekibi ile polis sevk edildi. Yaralılar 112 Sağlık ekipleri tarafından yapılan ilk müdahalenin ardından hastaneye kaldırıldı. Hayatını kaybedenler ise İslahiye Devlet Hastanesi morguna götürüldü.

Vali Çeber'den kaza açıklaması

Gaziantep Valisi Kemal Çeber, 'Tır karşı şeride geçerek minibüse çarpıyor. Şoförlerimizin ikisi de yaralı. Yaralılarımızdan 2'sinin durumu ağır. Durumları stabil hale gelince muhtemelen Gaziantep'e sevk durumu görünüyor. 4 hastamızın Gaziantep'e sevkleri gerçekleşti. Süreçle ilgili adli ve idari soruşturmalar da başladı. Rabbim vefat edenlere rahmet eylesin. Kardeşlerimiz bizi çok üzdü. Rabbim başka acı yaşatmasın inşallah. İlk kanaat tırın çok hızlı ve süratli olduğu yönündedir. Tır şoförümüzün gözaltı işlemi olacak gibi görünüyor. İlk incelemeler de devam ediyor. Hatay'dan İslahiye'ye gelirken kontrolü kaybediyor, karşı şeride geçiyor. Bunların hepsinin tekerlek izleri de mevcut. Kendi yolunda devam eden köy dolmuşuna çarpıyor' diye konuştu.

Ölü sayısı 9'a yükseldi

Gaziantep Valiliğinden yapılan yazılı açıklamada, kazada ölü sayısının 9'a yükseldiği ve ölenlerden 4'ünün öğrenci olduğu bildirildi.

Yaralanan 11 kişiden 2'sinin taburcu olduğu, diğer yaralıların ise tedavilerinin sürdüğü belirtildi.


Kazayla ilgili soruşturma sürüyor.

Sağlık çalışanlarına kürekli saldırı

Adana'nın Kozan ilçesinde 112 sağlık ekibi çalışanlarına hasta yakınları kürekle saldırdı
06.05.2024 10:41:00
İhlas Haber Ajansı
Sağlık çalışanlarına kürekli saldırı
Sağlık çalışanlarına kürekli saldırı
Adana'nın Kozan ilçesinde 112 sağlık ekibi çalışanlarına hasta yakınları kürekle saldırdı. Hamile sağlık çalışanının korkudan düşük riski yaşadığı öğrenilirken, bir sağlık çalışanı da gözünü cam parçası gelmesi sonucu yaralandı.

Edinilen bilgiye göre olay Kozan'da gece 02.30 sularında Karacaoğlan Mahallesinde meydana geldi. İddiaya göre kalp krizi ihbarına giden sağlık ekipleriyle hastanın oğlu Y.A. "geç geldiniz" iddiasıyla tartışmaya başladı. Sağlık çalışanları vakaya 5 dakika içinde geldiklerini söyledi.

Ancak babası kalp krizi geçiren Y.A. isimli şahıs ambulansla evin önüne gelen sağlık çalışanlarına kürekle saldırarak ambulansın ön camını ardından sağlık çalışanlarının bulunduğu kapıdaki camı kırdı.

Araçta bulunan 21 haftalık hamile sağlık çalışanı D.K. yaşadığı korkuyla düşük tehlikesi nedeniyle tedavi altına alınırken diğer kadın sağlık çalışanı H.Ö. saldırı esnasında kırılan camın parçalarının gözüne gelmesi nedeniyle tedavi altına alındı. Saldırgan Y.A. olay yerinden kaçarken polisler her yerde saldırganı arıyor. Kalp krizi geçiren baba ise hayatın kaybetti.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.