Batı Musıkîsi'nde, bir Majör dizisinin sekiz derecesi şu isimde anılır: Durak, Durak üstü, ortalı, güçlü altı, güçlü, güçlü üstü, yeden, tiz durak.
Batı Musıkîsi'nde 4 türlü Minör makam vardır:
1) Mineur harmonique (Harmonik Minör): la, si, do, re, mi, fa, sol diyez, la, sol diyez, mi, re, do, si, la.
2) Mineur mélodique (Melodik Minör): la, si, do, re, mi, fa diyez, sol diyez, la, sol bekar, fa bekar, mi, re, do, si, la.
3) Mineur ancien (yedensizdir): La, si, do, re, mi, fa, sol, la, sol, fa, mi, re, do,si, la.
4) Mineur oriental: La, si, do, re diyez, mi, fa, sol diyez, la, sol diyez, fa, mi, re diyez, do, si, la.
Bahis mevzuu edeceğimiz asıl Minör, birincisidir.
Yukarıda hülâsa (özet) edilen sistemin neticesi olarak kullanılmakta olan 24 makamın donanımında ya yalnız bemol, ya yalnız diyez bulunur. (Minör'lerin daima yarım ses yükseltilen yedenleri, donanıma yazılmaz; meselâ la minör'ün sol diyezi, si minör'ün la diyezi vs. donanımda gösterilmez). Türk Musıkîsi'nde olduğu gibi, diyez-bemol katışık (içine başka şeyler karışmış olan, saf olmayan) donanımlar, Batı Musıkisi'nde yoktur. Diyezler, üst üste sıralanan beşlilerden elde edildikleri için daima beşli aralığı ile şu sırayı tâkîb ederler: Fa, do, sol, re, la, mi, si. Bemoller, bunların çevrilmiş şekillerinden elde edildikleri için, daima dörtlü aralıklarla şöyle sıralanırlar: Si, mi, la, re, sol, do, fa. Donanımlarda, diyez ve bemoller bu sıra ile -yâni hiç atlanmadan- gelirler; meselâ 4 diyezli bir donanımda, diyezler mutlaka fa, do, sol, re olup, başka bir ses araya giremez. Aşağıda çeşitli dillerdeki isimleriyle gösterilen Majör ve Minör makamlarının sayısı 15'erden 30'dur. Aslında bunların 3'erinden 6'sı -eşleri bulunduğundan- kullanılmazlar ve geriye Batı Musıkîsi'nin 24 makamı kalır. Bir de işaret etmek icab eder ki, bu maddede kullanılan "makam" sözü, umumiyetle bir diziyi ifade eder. Zira gerçekte Batı Musıkîsi'nde 24 değil, sadece 2 makam mevcuttur.
Diyez ve bemollere ait cetvel:
1 diyez: fa diyez; 2 diyez: fa diyez, do diyez; 3 diyez: Fa diyez, do diyez, sol diyez; 4 diyez: Fa diyez, do diyez, sol diyez, re diyez; 5 diyez: Fa diyez, do diyez, sol diyez, re diyez, la diyez; 6 diyez: Fa diyez, do diyez, sol diyez, re diyez, la diyez, mi diyez; 7 diyez: Fa diyez, do diyez, sol diyez, re diyez, la diyez, mi diyez, si diyez. -1 bemol: Si b; 2 bemol: si b, mi b; 3 bemol: si b, mi b, la b; 4 bemol: si b, mi b, la b, re b; 5 bemol: si b, mi b, la b, re b, sol b; 6 bemol: si b, mi b, la b, re b, sol b, do b; 7 bemol: si b, mi b, la b, re b, sol b, da b, fa b.
Ses Sistemi/SES ve ANAHTARLAR:
SES: Musıkînin üzerinde kurulduğu ve uğraştığı saha sestir. Ses, ya insan sesidir yahut insan sesini taklîden yapılmış musıkî aletlerinden hâsıl olur. İnsan sesleri şöyle tasnif edilmiştir:
A) Kadın ve çocuk sesleri:
1) Soprano: Kaba çârgâh - tiz muhayyer,
2) Mezzo soprano: Kaba dügâh - muhayyer,
3) Alto: Kaba kaba çârgâh - gerdâniye
B) Erkek sesleri:
1) Tenor: Kaba kaba çargâh - çargâh,
2) Bariton: Kaba kaba rast - rast,
3) Bas: Kaba kaba kaba çargâh - acem - aşîrân.
Bütün bu gösterilen ses sahaları, ancak müstesna kabiliyetler içindir. Umumiyetle tabiî ses san'atkârları, ait oldukları sınıf için gösterilen sahanın ilk ve son seslerinden bir kaçını çıkaramazlar (veya gayrı tabiî (sıra dışı) ses kullanarak çıkarabilirler).
İnsan seslerinin bir araya getirilmesiyle, en ince soprano sesinden en kalın bas sesine kadar olmak üzere, şu 4,5 sekizliyi aşabilmeye imkân yoktur: kaba kaba kaba çargâh - tiz muhayyer.
Sazlar da insan seslerinin sınıfları taklîd edilerek çeşitli şekillerde yapılır. Fakat insan seslerinden daha geniş sahalara, âdetâ insan kulağının kavrayabileceği bütün ses sahasına sahip olabilirler. Piyano gibi sazlarda bu sahayı aynı âlette bütünüyle duyabilmek de mümkündür.
İnsan seslerinin ilk dördü için sol, son ikisi için de fa anahtarları kullanılır.
ANAHTARLAR:
Her anahtar başladığı çizgiye kendi adını verir.
Sol anahtarı: Portenin (dizek) ikinci çizgisi üzerine konulan ve çizgiye adını veren anahtar. Notaların dizilimi de buna göre yapılır. Portenin 2. çizgisinden başlayıp bu çizgiye adını veren ve ince sesleri göstermeye yarayan bir anahtardır. Tiz seslerin gösteriminde kullanılır. 10. yüzyılın başlarında ortaya çıktığı sanılmaktadır. Başlarda harf olarak çıkmış ve sonradan günümüzdeki halini almıştır.
Do anahtarı: Portede (dizek) konulduğu çizgilere adını veren ve kendine has bir şekli olan anahtara denir. Dört adet Do anahtarı da başladıkları çizgilere ( birinci, ikinci, üçüncü ve dördüncü çizgiler ) Do adını verirler. Soprano, Mezzo Soprano, Alto, Tenor ve Bariton isimlerinde çeşitleri vardır ve tiz ve bas arası seslerin gösteriminde kullanılır.
Fa anahtarı: Portenin (dizeğin) dördüncü çizgisi üzerine konulan ve çizgiye adını veren anahtara denir. Notaların dizilimi de buna göre yapılır. Bas seslerin gösteriminde kullanılır. (devam edecek…)
- Türk musikisi eser formları - 22 / 20.11.2021
- Türk musikisi eser formları - 21 / 07.11.2021
- Türk musikisi eser formları - 20 / 06.11.2021
- Türk musikisi eser formları - 19 / 31.10.2021
- Türk musikisi eser formları - 18 / 30.10.2021
- Türk musikisi eser formları - 17 / 12.09.2021
- Türk musikisi eser formları - 16 / 05.09.2021
- Türk musikisi eser formları - 15 / 29.08.2021
- Türk musikisi eser formları - 14 / 28.08.2021