BOP, İslam ülkelerini ele geçirme projesidir

Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Başbakan Erdoğan'ın eş başkanlık görevini yürüttüğü Büyük Ortadoğu Projesi'nin İslam ülkelerini 'bölüp parçalama' planı olduğunu vurguladı.

 

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Meltem TV'de yayınlanan Ekoanaliz programına katılarak, gündemdeki gelişmelerle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Başbakan Erdoğan'ın her fırsatta "Türkiye, Büyük Ortadoğu Projesi'nde (BOP) eş başkandır" ve  AKP Çorum Milletvekili Ahmet Aydoğmuş'un "Bu proje, İsrail projesidir. PKK da bu amaca hizmet etmektedir" şeklindeki sözlerinin hatırlatılması üzerine Prof. Dr. Baş, Büyük Ortadoğu Projesi'nin asla Türk devletinin ve milletinin projesi olamayacağını belirtti.

ABD'nin menfaatleri hayata geçiriliyorBOP'un Osmanlı devletinin hinterlandı olan yani hakimiyet sahası içinde bulunan 22 İslam ülkesini içine aldığına işaret eden Prof. Dr. Baş, şunları söyledi: "Bu 22 ülkenin yeraltı kaynakları, kendilerine has siyaseti ve kültürü var. Başbakan Erdoğan'ın eş başkanlığını yaptığı bu proje, 22 ülkenin ABD tarafından tasarrufu altına alınmasının adıdır.  Bizim, BOP'a karşı çıkmamızın nedeni budur. Sen kalkıp Okyanusun ötesinden geleceksin, İslam ülkelerinin hakimiyetini eline almak için elinden geleni ardına koymayacaksın, sadece Irak'ta 3 milyon insanı katledeceksin, 50 bin kadının namusunu kirleteceksin, Afganistan'ı işgal edeceksin, yeni planlarla birlikte İran'ı devreye alacaksın! Fas'tan  Pakistan'a kadar bütün bu coğrafyada ABD'nin menfaatlerini hayata geçireceksin. Bu hayata geçirmede de Sayın Başbakanımız eş başkan olacak. Olay budur. Bu vesile ile Ahmet Aydoğmuş'a teşekkür ediyorum. Büyük bir itiraftır."

Toplum kamplaştırılıyorBaşbakan Erdoğan'ın medya patronlarına seslenerek, bazı köşe yazarlarına yazı yazdırmamalarını talep etmesi hakkında da konuşan BTP Lideri, "Bizim geleneğimizde devlet adamı, yönettiği halkın ne rengine, ne diline, ne mezhebine kısaca hiçbir şeyine karışmadan onları korumak ve kollamakla  mükelleftir. Bizim geleneğimizde insanların can emniyetini, namus emniyetini, mal emniyetini, din ve vicdan emniyetini yönetici hangi mezhepten ya da fırkadan olursa olsun, halk da hangisinden olursa olsun bunların tamamı garanti alınmalıdır. Şark dünyası bugüne kadar 'sen benden olmaya mecbursun' şeklinde bir yöneticiyi işbaşına getirmemiştir. Bu Batının taktiğidir. Bilhassa, ABD'nin taktiğidir: Ya benden olacaksın, ya da karşımda yer alacaksın! Bu algılama bizim toplumu ikiye, üçe vesaire böler. Hasımlığı güçlendirir. Neticede toplumda kavga, fitne ve düzensizlik çıkar."

Milletin kanı da belli, sütü deİktidar partisine mensup bir milletvekilinin iktidara karşı çıkanları 'kanı bozuk' olarak nitelemesi konusunda da Prof. Dr. Baş, "Bu tür açıklamaları yapanlara Türk halkının cevabı açıktır: Aynaya bakan, kendini görür. Bu milletin böyle bir derdi, şüphesi yok. Bunun kanı da belli, sütü de."