Rahmetli Celal Mısır hocamızın sohbetlerinde toplumsal hastalıkları tarif ederken verdiği örneği hatırlatarak yazımıza başlamak istiyorum; "Yaşadığımız toplum üç sınıftan müteşekkildir. Bunlar Ümera, Ulema, Fukara sınıflarıdır. Ümera; idare edenler(yöneticiler), Ulema; fetva veren âlimler, Fukara; halk tabakasıdır. Ümera sınıfının bozulması; topluma adalet mekanizmasının düzenli çalışmaması olarak yansır.Ulema sınıfının bozulması; topluma ölçü bozulması olarak yansır.Fukara sınıfının bozulması; toplumda anarşinin yaygınlaşması olarak yansır" buyururdu. Bu sınıflardan sağlam kalanlar varsa ses versin, ya da beri gelsin?.Gerçekten de yaşadığımız sosyal hayatta fertten topluma bozulmalar son sürat devam etmektedir. Gerçeklerden kaçmak, ya da sırt dönmek, göz yummak; asla çare değildir? Boyutlarının ve bedellerinin anlaşılması neticesinde belki çare bulunur?Değerli dostlar, bakınız İmam-ı Rabbani 53. mektubunda asırlar önce, ulemanın nasıl bozulduğu gerçeğini şu çarpıcı ifadelerle dile getiriyor;"Size arz etmek istediğim en mühim şey şudur ki, din adamları içinde, mevkı', ma'âş arzûsunda olmayan, yalnız İslâmiyet'in yayılması ve yalnız İslâmiyet'in kuvvetlenmesi için uğraşan, hemen hemen yok gibi olmuştur. Mevki' almak, sandalye kapmak arzûsu araya karışınca, din adamlarından her biri, ayrı yol tutup, kendi üstünlüğünü göstermek ister.Birbirinin sözlerini beğenmez olurlar. Bu sûretle gözünüze girmeye çalışırlar. Ma'alesef din işi ikinci derecede kalır. Geçen senelerde Müslümanların başına çöken her belâ din adamı geçinen kimseler tarafından geldi. [Göze girmek için, uydurma Kur'ân tercümeleri, yanlış fetvâlar, Ehl-i sünnet âlimlerinin sözlerine uymayan din kitapları yazdılar. Din düşmanları da, din adamı şekline girip, istedikleri gibi yazdı. İslâmiyet'i, akla, fenne ve ilerlemeğe uymuyormuş gibi gösterdiler] Müslümanlar, şimdi de, böyle belâdan korkmaktayız. Dînin ilerlemesi nerede? Yine yıkılmasından endişe duyuyoruz. Allahü teâlâ Müslümanları bu sahte din adamlarının şerrinden korusun! Dînini seven bir âlim bulup, seçmeniz yetişir ve büyük bir ni'met olur. Çünkü, âhıreti düşünen âlimin sözleri, yazıları, aklı, vicdânı olan herkesi yola getirir. Kalplere tesîr eder. Fakat, şimdi böyle bir âlim nerede? Bunu bulamazsanız, diğerleri içinden, zararı en az olanı bulmağa çalışınız. (Bir şeyin hepsi ele geçmezse, hepsini de elden kaçırmamalıdır), sözü meşhûrdur. Ne yazacağımı şaşırıyorum. İnsanların se'âdeti, âlimlerin elinde olduğu gibi, insanları felâkete, Cehenneme sürükleyenler de, din adamı şeklinde görünen, din düşmanlarıdır. Din adamlarının iyisi, insanların en iyisidir. Dîni dünyâ isteklerine âlet eden, herkesin îmânını bozan din adamı da, dünyânın en kötüsüdür. İnsanların se'âdeti ve felâketi, doğru yola gelmesi ve yoldan çıkmaları din adamlarının elindedir.Büyüklerden biri, şeytânı boş oturuyor görüp, sebebini sormuş. Şeytân demiş ki: (Bu zamânın din adamları, bizim işimizi görüyor. İnsanları yoldan çıkarmak için, bize iş bırakmıyorlar..!).Fârisî beyt tercümesi: Din adamı görünüp, dünyâ toplayan kimse,Kendi sapıtmış yolu, gayra nasıl göstere? Bunun için, çok düşünerek hareket ediniz! Fırsat elden çıkınca, bir dahâ gelmez. Size fikr vermeğe utanmam lâzım idi. Fakat, bu mektûbumu, kıyamette kurtulmağa sened bilerek yazdım. Vesselâm". (Mektubat-ı Rabbani; 53. mektup/İmam-ı Rabbani)Hangi fert ya da kurumun düzelmesi isteniyorsa; nefisini, menfaatini bir kenara bırakıp, Hakkın ölçüsüne değer vermesi ve gerekeni yapması lazımdır?Gerisi laf-u güzaftır. Vesselam?
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Ölçüsü olmayan doğruyu bulamaz / 04.05.2024
- Gerçekleri öğrenmekten korkmayın! / 03.05.2024
- Diyanet’e ‘Allah rızası için sadaka’ / 02.05.2024
- Müteşâbih ayetler hakkında / 01.05.2024
- Kamuda tasarruf olur mu? / 30.04.2024
- Milli bayramların önemi / 29.04.2024
- Ali Özalpaydın Hakk’a yürüdü / 27.04.2024
- Nice bayramlara / 26.04.2024
- 23 Nisan’ın hatırlattıkları / 25.04.2024
- 23 Nisan’a ulusal egemenlik açısından bakış / 24.04.2024
- Gerçekleri öğrenmekten korkmayın! / 03.05.2024
- Diyanet’e ‘Allah rızası için sadaka’ / 02.05.2024
- Müteşâbih ayetler hakkında / 01.05.2024
- Kamuda tasarruf olur mu? / 30.04.2024
- Milli bayramların önemi / 29.04.2024
- Ali Özalpaydın Hakk’a yürüdü / 27.04.2024
- Nice bayramlara / 26.04.2024
- 23 Nisan’ın hatırlattıkları / 25.04.2024
- 23 Nisan’a ulusal egemenlik açısından bakış / 24.04.2024