İstanbul'da düzenlenen ve önceki gün sona eren Küresel Ekonomik Sempozyumu'nda birçok konuşmacı, kapitalist sistemi sorguladı. Çıkan sonuç: Bu böyle gitmez, yeni bir model gerekli!
YENİ MESAJ - İSTANBUL
İstanbul Kongre Merkezi'nde sona eren Küresel Ekonomik Sempozyumu kapsamında düzenlenen "Geleceği Anlamak; Bizi bekleyen sorunlar neler?" konulu panelde Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Ali Babacan, Belçika Başbakanı Yves Leterme, Nobel Ödüllü Ekonomi Profesörü Eric Stark Maskin, WWF (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) Genel Başkanı James P. Leape ve Booz & Company CEO'su Shumeet Banerji 'dış borçları' tartıştılar. Panelde söz alan Devlet Bakanı Ali Babacan, geçtiğimiz zorlu süreçte anahtar kelimenin "sürdürebilirlik" olduğunu belirtirken, "Bugün bir çok ülke, zorlu finansman sorunlarıyla uğraşıyor. Merkez bankalarının para politikaları henüz bir çıkış yakalayabilmiş değil. Şu anda küresel mali krizin getirdiği büyük kamu borçları, dünyadaki dış borçlar büyük savaş dönemindeki borçlarını andırıyor. Dünyada finansal sürdürülebilirlik, mali sürdürebilirlik için bunların hepsi bir sorun olarak karşımızda bizi bekliyor. Global anlamda bir çok ülkenin finansal sektörü toparlanmış değil. Hazineler, merkez bankaları iyileşme sürecine destek veriyor. Ancak normale dönüş, çok uzun bir süre gerektiriyor." Gelişmiş ülkelerde nüfusun hızla yaşlandığını ifade eden Ali Babacan, şunları söyledi: " Sosyal refahı sürdürmek için neler yapmalıyız? Bugün hala bir milyar insan açlık sınırında yaşıyor. Ekonomik sorunlarla boğuşurken, bir çok lider son dönemde çevre sorunlarını ihmal ediyor. Kopenhag zirvesinde çevre konusunda bir mutabakata varılamaması da bunun bir örneği."
Finans piyasaları güven vermiyor
Panelin önemli konuklarından birisi de Belçika Başbakanı Yves Leterme oldu. Belçika Başbakanı konuşmasına beş önemli gündem maddesine değindi. İlk olarak finansal ve ekonomik iyileştirmelere değinen Başbakan Leterme, "Finansal piyasalara olan güven yeniden tesis edilmeli. Biz Belçika'da hiçbir vatandaşımız bir Euro bile kaybetmeyecek dedik ve sözümüzü tuttuk." şeklinde konuştu. Yves Leterme'in diğer değindiği noktalar ise küresel ısınma ve bioçeşitlilik; göç üzerine ortak politikaların oluşturulması, sosyal uyum ve dış politika oldu. Avrupa mali sistemi ile ilgili görüşlerini ve çözüm yöntemini de oturumda katılımcılarla paylaşan Leterme, şöyle konuştu :"Küresel düzeyde daha sıkı kurallar uygulanmalı. Bazı hedeflere ulaşmaktan çok uzak olduğumuzu görüyoruz. BM Milenyum kalkınma hedeflerine ulaşmak için yeni politikalar üretmemiz gerekiyor. Siyaset yereldir, ancak problemler küreseldir. Örnek olarak küresel vergilendirme sistemini verebiliriz. Bu sistem mali işlemlerin cüzi miktarlarda vergilendirilmesi anlamına geliyor. Size kışkırtıcı gelebilir ancak, en fakir ülkeleri kalkındırmak için bu gerekli. Küresel işlemlerde 0,005 oranında vergilendirme uygulanabilir.
Devlet önemli
Panelin önemli konuklarından biri de Booz & Company CEO'su Şumet Banerci oldu. Banerci konuşmasında görüşlerini şöyle dile getirdi: "Son 25 yılda piyasaların, sorunları hükümetlerden daha iyi çözdüğüne yönelik bir inanış var. Son 25 yılda uluslararası şirketlerin arttığını gördük. Herhangi bir ulus bağlılığı olmayan şirketler, bunlar. Çözüm açısından baktığımızda devletle iş dünyası arasındaki ilişki önemli. Biz son 20 yılda devlet önemli değil dedik ama hata yaptık."James P.Leape, WWF Genel Müdürü olarak katıldığı oturumda çevre duyarlılığına dikkat çekerek, "Son 10 yılda doğal sisteme büyük zarar verdik. Dünyada 1.5 gezegen varmış gibi yaşıyoruz. Bir Amerikalının ayak izi 43 Afrika köylüsünün ayak izine eşit. Eğer bir ABD'li veya Avrupalıysak 3 - 4 dünya varmış gibi yaşıyoruz. Fakir ülkelerin zenginleşmesini istiyorsak, biz ayak izlerimizi biraz küçültmeliyiz" dedi. Nobel Ödüllü Profesör Eric Stark Maskin da, şunları söyledi: "Globelleşmenin aslında gelişmekte olan birçok ülkeye katkısı oluyor. Çin ve Hindistan bunun güzel bir örneği. Ancak küreselleşme sırasında gelişmekte olan ülkelerin insanları arasındaki ekonomik uçurum derinleşiyor. Bu fark da ancak eğitimle giderilebilir. Küresel sermayenin ihtiyaç duyduğu işgücü için eğitilmiş insanlara ihtiyaç var."
YENİ MESAJ - İSTANBUL
İstanbul Kongre Merkezi'nde sona eren Küresel Ekonomik Sempozyumu kapsamında düzenlenen "Geleceği Anlamak; Bizi bekleyen sorunlar neler?" konulu panelde Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Ali Babacan, Belçika Başbakanı Yves Leterme, Nobel Ödüllü Ekonomi Profesörü Eric Stark Maskin, WWF (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) Genel Başkanı James P. Leape ve Booz & Company CEO'su Shumeet Banerji 'dış borçları' tartıştılar. Panelde söz alan Devlet Bakanı Ali Babacan, geçtiğimiz zorlu süreçte anahtar kelimenin "sürdürebilirlik" olduğunu belirtirken, "Bugün bir çok ülke, zorlu finansman sorunlarıyla uğraşıyor. Merkez bankalarının para politikaları henüz bir çıkış yakalayabilmiş değil. Şu anda küresel mali krizin getirdiği büyük kamu borçları, dünyadaki dış borçlar büyük savaş dönemindeki borçlarını andırıyor. Dünyada finansal sürdürülebilirlik, mali sürdürebilirlik için bunların hepsi bir sorun olarak karşımızda bizi bekliyor. Global anlamda bir çok ülkenin finansal sektörü toparlanmış değil. Hazineler, merkez bankaları iyileşme sürecine destek veriyor. Ancak normale dönüş, çok uzun bir süre gerektiriyor." Gelişmiş ülkelerde nüfusun hızla yaşlandığını ifade eden Ali Babacan, şunları söyledi: " Sosyal refahı sürdürmek için neler yapmalıyız? Bugün hala bir milyar insan açlık sınırında yaşıyor. Ekonomik sorunlarla boğuşurken, bir çok lider son dönemde çevre sorunlarını ihmal ediyor. Kopenhag zirvesinde çevre konusunda bir mutabakata varılamaması da bunun bir örneği."
Finans piyasaları güven vermiyor
Panelin önemli konuklarından birisi de Belçika Başbakanı Yves Leterme oldu. Belçika Başbakanı konuşmasına beş önemli gündem maddesine değindi. İlk olarak finansal ve ekonomik iyileştirmelere değinen Başbakan Leterme, "Finansal piyasalara olan güven yeniden tesis edilmeli. Biz Belçika'da hiçbir vatandaşımız bir Euro bile kaybetmeyecek dedik ve sözümüzü tuttuk." şeklinde konuştu. Yves Leterme'in diğer değindiği noktalar ise küresel ısınma ve bioçeşitlilik; göç üzerine ortak politikaların oluşturulması, sosyal uyum ve dış politika oldu. Avrupa mali sistemi ile ilgili görüşlerini ve çözüm yöntemini de oturumda katılımcılarla paylaşan Leterme, şöyle konuştu :"Küresel düzeyde daha sıkı kurallar uygulanmalı. Bazı hedeflere ulaşmaktan çok uzak olduğumuzu görüyoruz. BM Milenyum kalkınma hedeflerine ulaşmak için yeni politikalar üretmemiz gerekiyor. Siyaset yereldir, ancak problemler küreseldir. Örnek olarak küresel vergilendirme sistemini verebiliriz. Bu sistem mali işlemlerin cüzi miktarlarda vergilendirilmesi anlamına geliyor. Size kışkırtıcı gelebilir ancak, en fakir ülkeleri kalkındırmak için bu gerekli. Küresel işlemlerde 0,005 oranında vergilendirme uygulanabilir.
Devlet önemli
Panelin önemli konuklarından biri de Booz & Company CEO'su Şumet Banerci oldu. Banerci konuşmasında görüşlerini şöyle dile getirdi: "Son 25 yılda piyasaların, sorunları hükümetlerden daha iyi çözdüğüne yönelik bir inanış var. Son 25 yılda uluslararası şirketlerin arttığını gördük. Herhangi bir ulus bağlılığı olmayan şirketler, bunlar. Çözüm açısından baktığımızda devletle iş dünyası arasındaki ilişki önemli. Biz son 20 yılda devlet önemli değil dedik ama hata yaptık."James P.Leape, WWF Genel Müdürü olarak katıldığı oturumda çevre duyarlılığına dikkat çekerek, "Son 10 yılda doğal sisteme büyük zarar verdik. Dünyada 1.5 gezegen varmış gibi yaşıyoruz. Bir Amerikalının ayak izi 43 Afrika köylüsünün ayak izine eşit. Eğer bir ABD'li veya Avrupalıysak 3 - 4 dünya varmış gibi yaşıyoruz. Fakir ülkelerin zenginleşmesini istiyorsak, biz ayak izlerimizi biraz küçültmeliyiz" dedi. Nobel Ödüllü Profesör Eric Stark Maskin da, şunları söyledi: "Globelleşmenin aslında gelişmekte olan birçok ülkeye katkısı oluyor. Çin ve Hindistan bunun güzel bir örneği. Ancak küreselleşme sırasında gelişmekte olan ülkelerin insanları arasındaki ekonomik uçurum derinleşiyor. Bu fark da ancak eğitimle giderilebilir. Küresel sermayenin ihtiyaç duyduğu işgücü için eğitilmiş insanlara ihtiyaç var."