Bunu da gördük, artık dini meseleler referandumla belirlenecek(!)Namaz kılalım mı kılmayalım mı?Referandum yapılacak ve çıkan oy oranına göre karar verilecek.Bir Ermeni vatandaşımızın hunharca ve vahşice öldürülmesiyle bazı yeni düşünce ve kavramlarla tanıştık.Gayr-i Müslim'e rahmet dilemek.Fatiha okumak.Mevlit okumak.Dikkat edilirse, söylenen şeyler Müslüman'ı ve İslam'ı ilgilendiren şeylerdir.Bir şey eksik bırakıldı, cenaze namazı.Bu kısır ve müfsit tartışmayı başlatanlar, bunda samimi olsalardı, müteveffa henüz yeryüzünde iken, mensubu olduğu cemaate "bu müteveffaya cenaze namazı kıldıralım" teklifini yapmaları gerekmez miydi? Sorumu şu şekilde sorayım.Önceden "şeriatçı" şimdilerde "Ermeni" bu mücahitler, Müslümanların bir ehl-i kitaba rahmet dilemesini teklif, hatta ısrar etmelerinden önce, Ermeni cemaatinin biz karar verdik müteveffaya "cenaze namazı" kıldıracağız demeleri gerekmez miydi?Müslüman bütün İslamî emirleri yerine getirmesine rağmen yine Allah'ın rahmetinden mahrum kalma korkusunu/havfı yaşayıp, bütün dindarlığına rağmen hala o rahmeti umma/reca halini yaşarken bu tarakta bezi olmayana rahmet dilemek/okumak ısrarını nasıl anlayacağız.Bu merhamet abidesi tipler, mesela, öğrencilik yıllarında, imtihana bile girmeyen bir öğrencinin sınıfı geçip mezun olmasını aynı hoşgörü ile değerlendirirler miydi?Hatta, kendileri de mezun olsa da. Peki, kendilerinin bütünlemeye kaldığı bir sınavdan sınava girmeyenin başarılı olması çıkmasını aynı "hoşgörü" ile yaklaşırlar mıydı?Çok mu farklı iki misal?Allah'ın rahmeti her şeyi kuşatmıştır, doğru.Ama bu her şeyi kuşatan rahmet, dünyaya ait olanıdır.Adil-i mutlak olan Allah, dünyadaki rahmetini tamamen mümine özelleştirseydi, mümin olmayanların alabileceği nefes bile olmazı.Bu hakikatin dinimizde onlarca delili var.Alın "besmeleyi."Rahman, Allah'ın dünya hayatında mümin-kafir ayrımı yapmadan herkese rahmetini yayması;Rahıym; Ahrette mümini rahmetle, cennetle, cemaliyle mükafatlandıracak, kafiri azapla, cehennemle cezalandıracak olan, demektir. Dünyada mümin-kafir ayrımı yapılmazken, ahrette ayrım söz konusu.Bu Allah'ın adaletinin gereğidir.Aynı şeyi kul olarak dünya hayatında uygulamıyor muyuz?Herkese aynı imkanı sunmak ve yapana reva gördüğümüz iyiliği, izzet-ü ikramı, yapmayana gösteriyor muyuz?Bir başka misal, namazda okuduğumuz "tahıyyat" yani "et-tehıyyatü" duası değil mi?Ne diyoruz "?esselamü aleyna ve ala ibadillahis salihıyn?/Selam, rahmet, esenlik; bize ve Allah'ın Salih kullarının üzerine olsun?"Başka?Selam vermek de bir başka konudur.Allah Resulü; Ehl-i kitaba selam vermeyin, yani onlara Allah'ın rahmetini dilemeyin, onlar size selam verirse, siz de sadece "aleyküm/size olsun" deyin" buyurması da dikkate almamız gereken bir başka başlıktır.Çünkü selamlaşma bir rahmet dileme cümlesidir.Ehl-i kitap bazen kelimeyi ağzında geveleyerek, selam vermiş gibi yapıp; "esse'amü aleyküm" yani "lanet üzerinize olsun" diyorlardı. Bu yüzden onlara; ne diyorsanız "üzerinize olsun" anlamına gelen "aleyküm" ile karşılık verilmesi istenmiştir.Ve asıl ölçümüz Kur'an.Bakın Cenab-ı Hak rahmeti hakkında ne buyuruyor:"?rahmetim ise her şeyi kuşatır. Onu, sakınanlara, zekâtı verenlere ve âyetlerimize inananlara yazacağım. (Onlar ki,) Yanlarındaki Tevrat ve İncil'de yazılı buldukları o elçiye, o ümmî Peygamber'e uyanlar, işte o Peygamber onlara iyiliği emreder, onları kötülükten meneder, onlara temiz şeyleri helâl, pis şeyleri haram kılar. Ağırlıklarını ve üzerlerindeki zincirleri indirir. O Peygamber'e inanıp ona saygı gösteren, ona yardım eden ve onunla birlikte gönderilen nûr'a (Kur'an'a) uyanlar var ya, işte kurtuluşa erenler onlardır" (A'raf, 7/156-157).Özetle, Allah rahmetini, Ona iman edene, resulüne tabi olana, emirlerini yerine getirene yazmıştır.Allah'ın rahmeti üzerine kulun tasarrufu, istediğine taksim etme yetkisi yoktur.Sadece o rahmetten hissedar olma arzusu, gayreti ve duası vardır.Son bir hatırlatma.İmanı izhar etmenin, açıklamanın bir sebebi de şudur.Kişi ölünce Müslüman ölü muamelesi görsün, Müslüman mezarlığına gömülsün, ardından ona rahmet dilensin diyedir.Yani Müslüman olduğunu gizleyene bu işlemler uygun görülmez.Nerde kaldı, gayr-i Müslim olduğunu ilan eden, bununla övünen birine Allah'ın rahmetini dilemek.
Müslim Karabacak / diğer yazıları
- Hz. Muhammed'den (saa) kim niye rahatsız olur? / 17.03.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024
- Bir Kerbela mersiyesi... (Ahmed Edib Harâbî) / 23.02.2024
- Bohem hayat Necip Fazıl / 20.02.2024
- Kelimelerin ahenkle dansı / 17.02.2024
- Çok şeye tercüman, hayatımıza dair... / 16.02.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024
- Bir Kerbela mersiyesi... (Ahmed Edib Harâbî) / 23.02.2024
- Bohem hayat Necip Fazıl / 20.02.2024
- Kelimelerin ahenkle dansı / 17.02.2024
- Çok şeye tercüman, hayatımıza dair... / 16.02.2024