logo
27 TEMMUZ 2024

Ankara'nın taşına bak

20.06.2024 00:00:00

"Ankara'nın taşına bak

Gözlerimin yaşına bak

Biz düşmanı esir ettik

Şu feleğin işine bak

Pek şanlıyız..."

Başkentimiz Ankara'yı oldum olası sevmişimdir. Bu sevginin kaynağı elbette Gazi Mustafa Kemal Paşa Hazretleridir. Geçen hafta Ankara'yı doya doya gezmek nasip oldu.

İlk ziyaretgâhım 1500 rakımlı Hüseyin Gazi tepesi oldu. Tepede türbesi bulunan Hüseyin Gazi hazretleri, Seyit Battal Gazi'nin muhterem babaları... Ankara'nın ilk manevi fatihlerinden. Hüseyin Gazi tepesinden aşağıya indiğinizde sizleri Hacı Ahmet Kayhan hazretleri karşılıyor. Gazi Mustafa Kemal Paşa'ya yaşadığı yıllarda, "Atatürk evliyadır" tespitinde bulunan Ahmet Kayhan hazretlerinin türbesi ise Mamak Demirlibahçe Mahallesinde. Türbeleri kendi adına yaptırılan caminin içinde bulunmakta. "Atatürk evliyadır" tespitlerini ilk defa Prof. Dr. Haydar Baş hocamızın "Hoş geldin Atatürk" isimli eserlerinde okumuştum: "Atatürk evliyadır ama Atatürk'ü iyi tanı, Nutuk'u bir daha oku ve evliyalığın ne olduğunu iyi anla. Evliyaları sadece sünnet sandıkları, kocaman sakal ve sarıkta arayanlar elbette Atatürk'ün evliyalığını anlayamazlar." Hacı Ahmet Kayhan Hazretleri Haydar Baş hocamız hakkında da birçok kez  "O bu zamanın en büyük, kutup ilim adamıdır" sözünü söylediğini de hatırlatalım.

Bir diğer ziyaretgâhımız da, Ankara'mızın manevi mimarlarından olan Hacı Bayram-ı Veli hazretleri oldu. Ankara'nın tam merkezinde bulunan Hacı Bayram-ı Veli cami ve türbesi her gün binlerce insanın ziyaret ettiği bir cazibe merkezi. 23 Nisan 1920'de Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılışı, cuma günü Hacı Bayram'da kılınan namazdan sonra tekbirlerle ilk meclis binasına gelinip dualarla açılmıştır...

Bir gün medreseye birisi gelerek; "İsmim Şüca-i Karamani'dir. Hocam Hamideddin-i Veli'nin selamı var. Sizi Kayseri'ye davet ediyor. Bu vazife ile huzurunuza geldim" dedi. O da, Hamidüddin ismini duyunca; "Baş üstüne, bu davete icabet lazımdır. Hemen gidelim" diyerek müderrisliği bıraktı. Birlikte Kayseri'ye yöneldiler ve Somuncu Baba diye bilinen Hamideddin-i Veli ile Kurban Bayramında buluştular. O zaman Hamideddin-i Veli; "İki bayramı birden kutluyoruz!" buyurdu ve ona Bayram lakabını verdi. Talebeliğe kabul etti. Din ve fen ilimlerinde yüksek derecelere kavuşturdu.

Hacı Bayram-ı Veli Hazretleri herkesi el emeği ile geçinmeye, toprağı işlemeye ve el sanatlarına yönlendirmiştir. Kısacası herkese çalışma tavsiyesinde bulunmuş, kendisi de buğday, arpa ve burçak yetiştirerek onlara yaşayan örnek olmuştur. Bu şekilde bağlılarını toprağa bağlı yaşamaya teşvik ederek Anadolu'ya Orta Asya'dan gelen Türk göçerlerin yerleşik hayata geçmesini sağlamıştır. 

Hacı Bayram-ı Veli'nin güzel adetlerinden biri de tekkesinde sürekli bir kazan kaynatmasıdır ki, bu adet Hoca Ahmet Yesevi'ye dayanır. Tekkesinde sürekli gece gündüz burçak çorbası kaynar; gelen geçen, zengin fakir, büyük küçük, kadın erkek herkes içerdi.

Dergâhta tefsir, fıkıh, hadis, kelam hatta felsefi ağırlıklı tasavvuf dersleri verilirdi. Bu şekilde toplumun eğitimi de gerçekleştiriliyordu. Hacı Bayram-ı Veli Anadolu'da dil ve kültür birliğinin sağlanması için Türkçe eserler yazılmasında Leme'at ve Gülşen-i Raz gibi eserlerin Türkçeleştirilmesinde etkili olmuş, kendisi de halkın anlayacağı dilden, Ahmet Yesevi geleneğine uygun olarak şiirler yazmıştır. Devrinde Arapça ve Farsça eser vermek revaçta iken, Hacı Bayram-ı Veli'nin halk ile diyalog kurabileceği Türkçeyi tercih etmesi belli bir misyona delalet eder.

Yetiştirdiği Yazıcıoğlu Muhammed, Ahmet Bican, Eşrefoğlu Rumi gibi öğrencilerinin Envaru-l Aşıkin, Muhammediye, Müzekki'n Nüfus gibi Türkçe eserleri Anadolu'da yıllarca kolaylıkla okunmuş ve halkın elinden düşmemiştir.

Hacı Bayram-ı Veli Hazretlerinin huzurundan sonra soluğu Gazi Paşa hazretlerinin huzurunda Anıtkabir'de aldık. Haydar Baş hocamızın tavsiyeleriyle abdestli bir şekilde huzurda tüm dualarımızı okuduktan sonra Atatürk ve Kurtuluş Savaşı müzesini de ziyaret ettik. Kurtuluş savaşımıza tüm batılılar "Mucize" derler sevgili okurlar. Maalesef bizlere tam manası ile Atatürk ve Kurtuluş Savaşı öğretilmediği için bizlere bu abartı olarak gelebilir... Atatürk'ü tam manası ile tanıdığınızda O'nun olağanüstü bir dahi olduğunu göreceksiniz. Atatürk, Peygamber Efendimizin soyundan gelen üstün niteliklere ve meziyetlere sahip kâmil bir insan ve büyük bir komutandır...

Son olarak Ankara Garı içerisindeki Atatürk Müze Evi'ndeyiz. Kurtuluş Savaşında 3 yıla yakın bir süre Mustafa Kemal tarafından konut ve karargâh olarak kullanılan bu bina şu an "Demir Yolları Müzesi"dir...

Bu binada o yıllarda Mustafa Kemal Paşa ve Mustafa Fevzi Çakmak Paşa'nın eş zamanlı aynı gece gördükleri bir rüya kayda alınır...

Mustafa'ya söyle korkmasın...

İstiklal Harbi günlerinde, Sakarya Meydan Muharebelerinin en kritik dönemlerinde, top seslerinin Ankara'dan duyulmaya başlandığı ve Büyük Millet Meclisi'nin Kayseri'ye nakledilmesinin bile düşünüldüğü günlerde Atatürk, günlük çalışmalarının büyük bir kısmını yürüttüğü ve bugün müze olarak değerlendirilen Ankara Tren İstasyonu'ndaki evde, bir sabah erken kalktığı bir sırada Çavuş Ali Metin'e:

"Acele olarak Fevzi Paşa'yı telefonla ara, bul ve hemen buraya gelmesini söyle" der. Ali Metin, Fevzi Paşa'yı telefonla arayıp bulduğunda, Fevzi Paşa da Atatürk'ün yanına gelmek üzere, hemen evden çıkmakta olduğunu söyler. Fevzi Paşa Atatürk'ün yanına girince, Atatürk ona bir kâğıt kalem uzatıp:

"Bugün gördüğün rüyayı yaz ve bana ver" der.

Kendisi de bir kâğıt kalem alıp aynı şekilde o gün gördüğü rüyayı, Fevzi Paşa'ya vermek üzere yazmaya başlar. Yazma işi bittikten sonra, her iki Paşa da karşılıklı olarak yazdıklarını alıp okuyorlar ve okuma işi bittikten sonra birbirlerine bakıp sevinçle gülümsüyorlar.

Her ikisinin de yazdıklarını kendi kâğıtlarından okuyan Ali Metin, her iki kâğıtta da şu rüyanın yazılmış olduğunu görüyor:

Hz. Peygamber (s.a.a) Efendimiz, Hacı Bayram-ı Velî'ye diyor ki:

"Mustafa'ya söyle korkmasın, sonunda zafer onların olacak."

Bilindiği gibi, aynı gecede rüyalarında Hz. Peygamber (s.a.a) Efendimizi, Hacı Bayram-ı Velî'ye bu sözleri söylerken gören o iki muzaffer kumandanın o günkü isimleri, "Mustafa Kemal" ve "Mustafa Fevzi"dir.

(Ahmet Gürtaş, Atatürk ve Din Eğitimi, s.160-161)

Evet, sevgili okurlar Gazi Paşa hazretlerinin hayatında böyle çok değişik haller ve kerametler vardır. Hayatı kerametlerle dolu yüce bir şahsiyettir Gazi Paşa hazretleri. O'nu anladığımız ve tanıdığımız gün, tekrar yüzlerin güleceği günler olacaktır…

 
 
Adem Birinci / diğer yazıları
ABD'de katile destek yarışı
Trump, Netanyahu ile görüştü
22 yıllık politikaların sonucu!
'Böyle giderse askere gönderecek genç bulamayacağız'
Ada'nın güneyinde uçtular
Batılı ülkelere 'biz de buradayız' mesajı
Bingöl'de 4,2 büyüklüğünde deprem
Depremin merkez üssü Karlıova ilçesi
BM bayrağı altında katliam
İsrail sadece burada 560 kişi öldürdü
Fidan - Lavrov görüşmesi
Ankara'da biraraya geldiler
AB Yüksek Temsilcisi Borrell ASEAN toplantısında
"AB, Filistin yönetiminin destekçisidir"
BM: Gazze'de her 10 kişiden 9'u zorla yerinden edildi
Zorunlu göç Gazze'de rutin hale geldi
Şimdi de İsveçli uyuşturucu çetesi
İnterpol arıyordu, İstanbul'da yakalandı
Naci Görür'den Marmara Depremi uyarısı
Deprem beklediği bölgeyi açıkladı
Sonbahar aylarına dikkat
Enflasyonda düşüş gerçekten başladı mı?
Erdoğan 11 rektör atadı
Atama ve görevden alma kararları
Antalya'da fırtına etkili oldu, sağanak yolları göle çevirdi
Yıldırım düşme anı kamerada
Katil ve destekçisi buluştu
Biden, Netanyahu ile görüştü
'İsrail durdurulsun'
Milli Güvenlik Kurulundan açıklama
ABD'de katile destek yarışı
Trump, Netanyahu ile görüştü
22 yıllık politikaların sonucu!
'Böyle giderse askere gönderecek genç bulamayacağız'
Ada'nın güneyinde uçtular
Batılı ülkelere 'biz de buradayız' mesajı
Bingöl'de 4,2 büyüklüğünde deprem
Depremin merkez üssü Karlıova ilçesi
BM bayrağı altında katliam
İsrail sadece burada 560 kişi öldürdü
Fidan - Lavrov görüşmesi
Ankara'da biraraya geldiler
AB Yüksek Temsilcisi Borrell ASEAN toplantısında
"AB, Filistin yönetiminin destekçisidir"
BM: Gazze'de her 10 kişiden 9'u zorla yerinden edildi
Zorunlu göç Gazze'de rutin hale geldi
Şimdi de İsveçli uyuşturucu çetesi
İnterpol arıyordu, İstanbul'da yakalandı
Naci Görür'den Marmara Depremi uyarısı
Deprem beklediği bölgeyi açıkladı
Sonbahar aylarına dikkat
Enflasyonda düşüş gerçekten başladı mı?
Erdoğan 11 rektör atadı
Atama ve görevden alma kararları
Antalya'da fırtına etkili oldu, sağanak yolları göle çevirdi
Yıldırım düşme anı kamerada
Katil ve destekçisi buluştu
Biden, Netanyahu ile görüştü
'İsrail durdurulsun'
Milli Güvenlik Kurulundan açıklama
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.