ÇÖZÜM KAPISI
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş partisinin İstanbul Gençlik Kolları tarafından düzenlenen gençlik buluşmasına katıldı. Kartal'da düzenlenen programda Türkiye ve dünyadaki gelişmeler üzerine soruları da gençler sordu, cevapları da yine gençler verdi. Bağımsız Türkiye Partili gençler sordukları sorular ve bu sorulara verdikleri cevaplarla ne kadar donanımlı ve iyi yetişmiş olduklarını ispatladılar. Programa kurmaylarıyla birlikte katılan BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş da kritik değerlendirmelerde bulundu. Kendisinin hakkında son günlerde bazı basın yayın organlarınca yeniden dillendirilen 'Rusçu oldu' iftirasına cevap veren Prof. Dr. Baş şunları söyledi: "Rus bilim adamları 'Haydar hoca dünyada bir tanedir' diyor. Bana Rusçu diyenlerin asıl hazmedemedikleri bu. Rusya Bilimler Akademisi'nden Prof. Dr. Viktor Volkonski, 'Rusya'da hiç bir zaman din ile devlet barışık olmadı ama Haydar Baş'ın sistemi (Milli Ekonomi Modeli) bunları barıştırıyor. Bizim bir ve beraber olmamız için de bu sisteme ihtiyacımız var' diyor. Gerçekten de gerek halk tabakasından, gerek ise siyasiler ve ilim adamları kadrolarından yüzler, binler, on binler Müslüman oluyor. Şimdi arkadaşlar ben onlardan bir şey almadım. Haydar Hoca sen Rusya'dan şu görüşü aldın getirdin bize öğretiyorsun dediğiniz bir görüşüm var mı? Yok! Tam tersi. Benim onlara söyleyip hayata geçirdikleri görüşler, projeler var mı? Var. Onlar benim Milli Ekonomi Modeli'mi uyguluyor. O halde şimdi soruyorum, Ruslar mı Haydar Hoca'cı oldu, Haydar Hoca mı Rusçu oldu?"
Zam, vergi, ceza!
BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, programda 7 Haziran ve 1 Kasım seçim dönemlerine damga vuran asgari ücret konusu ile ilgili de çarpıcı ifadeler kullandı. "Şunu söyledim; Ben 5 bin lira veririm çünkü benim kaynağım var. Bunlar bin 300 lirayı veremez, çünkü kaynakları yok. Şayet bunlara oy verirseniz çok büyük yanlış yaparsınız" diyen Prof. Dr. Baş şöyle devam etti: "Neden? Kaynakları olmadığı için, dediklerini yapabilmeleri için gelir lazım onlara. O zaman vergi vergi üstüne vurulacak, zam üstüne zam yapılacak, ceza üstüne ceza kesilecek. Örneğin köprüden karşıya geçerken yaptığın bir yanlışta 100 lira veriyordun, artık 500 lira vereceksin. Şu anda böyle yapmıyorlar mı?"
Konuşmasında "Beni dinlemediniz, gittiniz bin 300 liraya talim ettiniz. Şimdi işçi arkadaşlarımızı işten çıkarıyorlar. Bin 300 lira veremiyor adam" ifadelerini kullanan Prof. Dr. Haydar Baş şunları söyledi: "Peki biz ne yapacaktık? Şunu yapacaktık; işveren işçisine bin lira veriyordu, onu vermeye devam edecekti , üstünü de devlet tamamlayacaktı. Bunu halkımız istemedi, elinin tersiyle itti. Ötekini istedi, şimdi başını belaya koydu."
2023 yalanına dikkat çekti
Konuşmasında madenlerin işletilmesi Lozan ile 2023 yılına kadar yasaklandı yalanına da dikkat çeken Prof. Dr. Haydar Baş, "Ben kaynakları söylüyorum, onlar 2023 yılına kadar bu kaynakları kimse işleyemez diyor. Şimdi Artvinli kardeşim, 'bizim dağda kimse maden çıkartamaz' diyor. E hani 2023 yılına kadar yasaktı? Artvinliler onlara, '2023 yılına kadar burada maden çıkartamazsınız' demeliydi. Neden? Çünkü 2023 yalanını kendiler uydurdu" dedi.
'Herkes bu kapıya muhtaç'
BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Türkiye'nin siyasi ve ekonomik problemlerinin yanısıra Ortadoğu'daki durumu da değerlendirdiği konuşmasını, "Sadece Türkiye'nin değil, dünyanın karnının doyması, sırtının giymesi, huzura kavuşması ve anarşinin bitmesi için muhtaç olduğu kapı burasıdır" ifadesiyle noktaladı.
Prof. Dr. Haydar Baş'a gençlerden plaket
Programın sonunda BTP liderine gençler adına plaket verildi. Prof. Dr. Haydar Baş'a plaketi Bağımsız Türkiye Partisi Gençlik Kolları Başkanı Sabri Terzi takdim etti. Sabri Terzi şu sözlerle plaketi Prof. Dr. Baş'a takdim etti: "Ömrünü insana adayan, bana ve benim gibi binlerce insana babalık, mürebbilik, öğretmenlik, rehberlik, patronluk yapan ilim ve fikir adamı, düşünen ve düşündüğünü konuşan, konuştuğunu yazan, sadece aziz Türk milletine değil, bütün insanlığa yeniden kardeşliği sunan, özellikle coğrafyamızda Müslüman'ın Müslüman'ı katlettiği, boğazladığı, cübbeli ve sarıklıların sözüm ona İslam adına Müslüman'ın katline cevaz verdiği bir ortamda; "Durun kalabalıklar bu cadde çıkmaz sokak', Müslüman'ı katleden Müslüman değildir, bize kılıç çeken bizden değildir, Müslüman elinden, dilinden ve bütün hayatından Müslüman'ın emin olduğu insandır" diyerek, 70 yıllık ömrünü imana, İslam'a, Müslüman Türk kimliğine adayan çok muhterem üstadım Prof. Dr. Haydar Baş' diyorum ki; "Zulüm ve haksızlığa karşı hakkına sahip çık deyip Hüseyni duruş sergileyerek, tüm insanlığa örnek olan, imanı, kimliği ve duruşu ile yıkılmayan kale haline gelen İcmal Gençliği'nin mimarı olan, bataklıklar içinde gül yetiştiren en kıymetli bahçıvan olan değerli Üstadım; İcmal Gençliği'nin milli ve manevi olarak yetişmesine katkıda bulunduğunuz için size şükranlarımızı arz ediyor ve saygılar sunuyoruz."