logo
18 NİSAN 2024

ÇÖZÜM KUVAYI MİLLİYE RUHUNDA

12.07.2001 00:00:00
İSTANBUL (YENİ MESAJ)-Tarihinin en büyük ekonomik krizini yaşadığı, Sevr ve mandacılığın yeniden hortladığı, ulusal bağımsızlık ve toprak bütünlüğümüzün tehlikeye düştüğü, adeta yeni bir İstiklal Harbi'ne sürüklendiğimiz bu dönemde, İstiklal Harbi'nde kuvay-ı milliye ruhunun ateşleyicilerinden Mareşal Fevzi Çakmak'ın, manevi evladı, Adnan Çakmak, ülkemizin durumunu değerlendirdi. Bu duruma nasıl ve neden düştüğümüzü söyledi. Kurtuluşun hangi ruhla, nasıl gerçekleşebileceğini ifade etti. Adresini gösterdi. Atatürk ve Fevzi Çakmak yaşasaydı mevcut durum karşısında ne yapacaklarını gözler önüne serdi.

JAPONCA MI, ÇİNCE Mİ KONUŞUYOR?

Babası Çanakkale Conkbayırı'nda şehit düştükten sonra, "paşa baba" olarak bildiği öz amcası Mareşal Fevzi Çakmak'ın hanesinde büyüyen ve 35 yılını onunla geçiren 86 yaşındaki Adnan Çakmak, "Biz neden bu hale geldik?" sorumuza şu cevabı verdi: "İlk başta mazimizi unuttuk. İkincisi, haram-helal tanımaz olduk. Biz, haramı, helali bacak kadar çocukken, ana kucağında öğrendik. Şimdi 'harama dokunmayın, helalden ayrılmayın' dediğin zaman, 'Japonca mı, Çince mi konuşuyor?' diye yüzüne bakıyorlar."

"Diğer taraftan Cenab-ı Hak, Kur'an-ı Kerim'inde, 'idarecilerinizi iyi düşünün ve iyi seçin', diye bizi ikaz ediyor. Ama biz, menfaatimize uygun kimse onu seçiyoruz. Benim menfaatime uyan onunkine uymuyor. Onunkine uyan benimkine uymuyor. Sonunda da iş, işte böyle çorbaya dönüyor. Bizim, ne hareketlerimiz sözlerimize, ne sözlerimiz hareketlerimize uymuyor. Sonra da 'ne hale geldik' diye dövünüyoruz?"

DİRİLTİLEN BİZANS AHLAKI

Adnan Çakmak, Fatih'in yok ettiği Bizans ahlakını yeniden diriltmemizin de düştüğümüz konumda büyük rol oynadığını söyleyerek şöyle devam etti:

"Hazinemiz var. Ama dileniyoruz. Biz, benliğimize sahip çıkmadıkça hiçbir şey olmayız. Çünkü herşey bizim benliğimizde. Bunu söylediğin zaman herif, Japonca konuşuyorsun sanıyor. 'Benlik ne imiş', diyor. 'Menfaatim de menfaatim', diyor. Düşmanın istediği de budur. Bizans ahlakı budur. Seni de o ahlaka sürüklemiş. Biz şu anda Bizans entrikaları yaşıyoruz. Fatih Sultan Mehmet İstanbul'u fethedip Bizans ahlakına son vermesine rağmen, torunları olarak biz, Bizans ahlakını dirilttik. Fatih Sultan Mehmet'in bu zafere nasıl eriştiğini kaç kişi biliyor. O, bir şeye inanarak bu zafere ulaştı. O, Resulullah'a inandı. O'nun müjdeci olduğuna inandı, gördü, o şerefe nail olmak için bunu yaptı. O'na inandığı için yürüdü. Şimdi biz sadece şahsi menfaatimize inanıyoruz. Üç kuruşun zebunu olmuşuz. Ondan sonra da 'bu halimiz nedir?' diyoruz.

Yavuz'a Hasan Can ne diyor? 'Efendim artık Allah'la beraber olma zamanın geldi' diyor. Yavuz da, 'Ya Hasan Can! Bizi şimdiye kadar kiminle bilirdin?' diyor. Onlar hep Allah'la beraberdi."

"DOSTLAR ŞEHİT BİZ GAZİ" ANLAYIŞI

Türkiye'nin, cumhuriyet döneminde böyle bir krizi 1937'de yaşadığını, milli ruh ve heyecanla herkesin fedakarlık etmesiyle bu krizden kurtulunduğunu söyleyen Çakmak, "Şimdi ise hiç kimse fedakarlık etmiyor. Şimdi herkes 'dostlar şehit biz gazi' diyor" dedi. Fedakarlığın güvenle doğru orantılı olduğu tespitinde bulunan Çakmak, vatandaşın kendisini yönetenlere güvenmediğine şu ifadelerle parmak bastı: "Bugün vatandaşın bizi idare edenlere karşı güven problemi var. Vatandaş güvenmiyor. Ecevit de hala direniyor. 'Çekilmem' diyor. 'Çekilirsem daha kötü olur' diyor. 'Daha kötü olur'u sen diyorsun. Millet seni istemiyor."

"PAŞA BABAM FEVZİ ÇAKMAK EGEMENLİ?İN DEVRİNE KARŞI ÇIKARDI"

Mareşal Fevzi Çakmak'ın şehit kardeşinin oğlu Adnan Çakmak, AB, egemenliğin devri, Yunanistan'la dostluk şarkıları konularında da sorularımızı cevaplandırdı. AB'ye girme, egemenliğin devri konusunda, eğer yaşasaydı "paşa babası" Mareşal Fevzi Çakmak'ın nasıl bir tavır takınacağını şöyle ifade etti:

"Paşa babam bu duruma katiyyen razı olmazdı. 'Ben, benim' derdi. Çünkü bizim hiç kimseye ihtiyacımız yoktur. Bizim kendi cevherlerimizi ortaya çıkarmamız lazım. Bu millette ne cevherler var. Ama görmezlikten geliyoruz. Bizim, ötekinin, berikinin himayesine ihtiyacımız yok."

"Bizim, daha dün, bizi yok etmeye çalışan insanlarla AB şemsiye altında bir olmamız mümkün değildir. Ama tabi olursan, oluruz. Yani benliğini kaybedersen, onlar gibi olursak, onların kuyruğu olursak oluruz. Kendimiz gibi olursak olmamız mümkün değildir. Görmüyor musun? Adamlar hala Osmanlı isminden tir tir titriyorlar. Adam, 'ben Atatürkçüyüm' diyor. Atatürk sana, böyle, 'soysuz mu ol' dedi. 'Soysuzlara karış' mı dedi? 'Böyle soysuzlar çıkarsa ona karşı gel', dedi."

"Bugün, Papandreu da biliyor, bizimkiler de biliyorlar ki tam manasıyla dost olmamız mümkün değildir. Ama işte dünya siyasetine uymuşuz. Etrafa bir dostluk havası yaratmaya çalışıyoruz. Kanaatim o ki boşa vakit harcıyoruz. Çünkü ortadan menfaatleri kaldıramıyorsun. Yunanistan, 'Ege benim' diyor. 'Kıbrıs benim' diyor. Bunlarla kaynaşmak mümkün müdür?"

BİR FETRET DEVRİ YAŞANIYOR

Gençlere, "Kendinizi bulun. Kendinize gelin" tavsiyesinde bulunan, "Başka yerden bir kurtarıcı beklemenin manası yok. Ne varsa bu milletin kendinde var. Millette her cevher mevcut" diyen Çakmak, bu milletin yeni bir Kuvayı Milliye ruhu başlatıp başlatamayacağı hususunda şunları söyledi:

"Zor. Ama ümit yok diye bir şey yok. Yeter ki o cevheri çıkarmayı göze alalım. Evvela o cevheri çıkarmak lazım. Hala dünya, Osmanlı gelecek diye tir tir titriyor. Sen de o muazzam cevheri onlara yaranmak için kirletiyorsun. Onun için senin sonun zillettir. Nitekim işte zillete düştün. Evvela kendini zilletten kurtar.

Menfaat-i şahsi hakim olduğu zaman işte bu hale düşüyorsun. Bunlar ilk defa da olmuyor. Çok olmuş. Ama biri çıkmış, vahdeti sağlamış ve kurtuluş kapısını açmış. Şimdi sen de birini bulacaksın, bu cevheri birleştirecek ve kurtuluş kapısını açacaksın. Başka çare yok."

"Bu millet çok kazalar geçirmiştir. Yıldırım Beyazıt'tan sonra bu memleket ne hale gelmiş. O zaman bir Çelebi Mehmet çıkmış, kurtarmış. Tarihte bunun dolu misalleri var. Allah'tan ümit kesilmez. Atatürk'ü kim biliyordu? Sultan Mehmet Çelebi'yi kim biliyordu? Ama ortaya çıktılar. O badirelerden milleti selamete çıkardılar. Ve idame ettirdiler. Yine böyle bir mucize inşallah zuhur eder. Çünkü bu millet büyük bir millet. Bu millet imanlı bir millet. İmanlı millet ölmez. Ne şekle girerse girsin bir gün içindeki cevher ortaya çıkar ve hadiselere mührünü vurur."
Kayyum başkan toplantıya katılmadı
Seçimi kaybeden başkan toplantıda
Özel'den seçime dair çarpıcı değerlendirme
' 31 Mart bir zafer değildir'
ABD'den İsrail'e Refah saldırısı için yeşil ışık
İran'a saldırmama şartı iddiası
Parçalanmışlık, rekabet gücü kaybı, yatırım yetersizliği...
AB Liderler Zirvesi başladı
Otomobil piyasasında canlanma başladı
İşte en kolay satılan otomobiller
TÜİK konut satış rakamlarını açıkladı
Martta konut satışı düştü
Şimşek'in temasları ve ABD'den gelen ziyaretçinin şifreleri
'Erdoğan teslim oldu'
3 kişinin cansız bedenine ulaşıldı
Define ararken mağarayı çökerttiler
' Enflasyonun düşürülmesi öncelikli hedefimiz'
ABD'de Türkiye ekonomisini anlattı
3 ilçede okullar tatil edildi
Tokat depremle sarsıldı
Katil İsrail'de siyasi kriz
'Savaş Kabinesi feshedilsin'
Öyle büyük bir bela ki
Kansere yakalanma oranını katlıyor
Hayır çeşmesi yaparken toprak kaydı
2 kişi hayatını kaybetti
Çinlilerden 5G çıkarması
Teknoloji avcıları İstanbul'da buluşacak
'Almanya bizi kıskanıyor mu' dediniz?
Türkiye enflasyonda Nijerya'yı ikiye katladı
Kayyum başkan toplantıya katılmadı
Seçimi kaybeden başkan toplantıda
Özel'den seçime dair çarpıcı değerlendirme
' 31 Mart bir zafer değildir'
ABD'den İsrail'e Refah saldırısı için yeşil ışık
İran'a saldırmama şartı iddiası
Parçalanmışlık, rekabet gücü kaybı, yatırım yetersizliği...
AB Liderler Zirvesi başladı
Otomobil piyasasında canlanma başladı
İşte en kolay satılan otomobiller
TÜİK konut satış rakamlarını açıkladı
Martta konut satışı düştü
Şimşek'in temasları ve ABD'den gelen ziyaretçinin şifreleri
'Erdoğan teslim oldu'
3 kişinin cansız bedenine ulaşıldı
Define ararken mağarayı çökerttiler
' Enflasyonun düşürülmesi öncelikli hedefimiz'
ABD'de Türkiye ekonomisini anlattı
3 ilçede okullar tatil edildi
Tokat depremle sarsıldı
Katil İsrail'de siyasi kriz
'Savaş Kabinesi feshedilsin'
Öyle büyük bir bela ki
Kansere yakalanma oranını katlıyor
Hayır çeşmesi yaparken toprak kaydı
2 kişi hayatını kaybetti
Çinlilerden 5G çıkarması
Teknoloji avcıları İstanbul'da buluşacak
'Almanya bizi kıskanıyor mu' dediniz?
Türkiye enflasyonda Nijerya'yı ikiye katladı

Anayasa Mahkemesinden bir tartışılacak karar daha

 
 
Anayasa Mahkemesi, CHP'nin açtığı iptal davası üzerine, terör suçlarından tutuklu veya hükümlü bulunanların duruşmalara belirli kıyafetler giyerek katılmasını zorunlu tutan düzenlemeyi iptal etti.
17.04.2024 23:00:00
AA
Anayasa Mahkemesinden bir tartışılacak karar daha
Anayasa Mahkemesinden bir tartışılacak karar daha

Anayasa Mahkemesi, CHP'nin açtığı iptal davası üzerine, terör suçlarından tutuklu veya hükümlü bulunanların duruşmalara belirli kıyafetler giyerek katılmasını zorunlu tutan düzenlemeyi iptal etti. Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre, CHP, 7079 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabul Edilmesine Dair Kanun'un bazı maddelerinin iptali istemiyle Anayasa Mahkemesinde iptal davası açtı. Yüksek Mahkeme, Kanun'un 97. maddesiyle 5275 sayılı Kanun'a eklenen ek 1. maddenin (1) numaralı fıkrasının birinci cümlesinin ve 117. maddesiyle 375 sayılı KHK'ya eklenen ve terör suçlarından tutuklu veya hükümlü bulunanların duruşmalara belirli kıyafetler giyerek katılmasını zorunlu tutan ek 21. maddenin Anayasa'ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verdi.

Gerekçede, "Kişinin istediği kıyafeti giymek yerine ceza infaz kurumunca verilen kıyafeti giymek zorunda olmasının söz konusu kıyafetin türü de dikkate alındığında kişinin maddi ve manevi varlığının korunması, geliştirilmesi hakkını sınırlandırdığı açıktır" denildi.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişiminin ardından açılan davalarda yargılananların, badem kurusu ve gri renkte tek tip tulum giyerek duruşmalara katılması kararlaştırılmış, 2017'de yasalaşan düzenlemenin Adalet Bakanlığınca hazırlanacak yönetmeliğin yürürlüğe girmesinin ardından uygulanacağı açıklanmıştı. Ancak süreçte yönetmelik yayımlanmamış, tutuklu ve hükümlülere tek tip tulumlar giydirilmemişti. AA

Çanakkale'de toprak kayması: Göçük altında kalanları kurtarma çalışmaları devam ediyor

Çanakkale'nin Lapseki ilçesine bağlı Kangırlı köyünde bir tarlada hayır çeşmesi için kanal yapımı sırasında toprak kayması meydana geldi. Göçük altında kalanları kurtarma çalışmaları devam ediyor.
17.04.2024 19:41:00 / Güncelleme: 17.04.2024 23:47:56
İhlas Haber Ajansı
Çanakkale'de toprak kayması: Göçük altında kalanları kurtarma çalışmaları devam ediyor
Çanakkale'de toprak kayması: Göçük altında kalanları kurtarma çalışmaları devam ediyor
Lapseki ilçesine bağlı Kangırlı köyünde su kuyusundan hayır çeşmesi oluşturmak için kanal yapımı sırasında toprak kayması meydana geldi.

İhbar üzerine bölgeye çok sayıda jandarma, sağlık personeli, AFAD ve UMKE ekibi sevk edildi.

Göçük altında kalanları kurtarmak için çalışmalar devam ediyor.

2 aydır İstanbul Havalimanı'nda yaşıyordu, bir ret daha yedi

Kanada'da oturum süresinin dolmasının ardından vize başvurusu kabul edilmeyince İstanbul Havalimanı'nda yaşamaya başlayan İranlı Dr. Shiva Kaviani, bir aydır Silivri'deki Geri Gönderme Merkezi bekliyor
17.04.2024 17:13:00 / Güncelleme: 17.04.2024 17:18:04
İHA
2 aydır İstanbul Havalimanı'nda yaşıyordu, bir ret daha yedi
2 aydır İstanbul Havalimanı'nda yaşıyordu, bir ret daha yedi
Kanada'da oturum süresinin dolmasının ardından vize başvurusu kabul edilmeyince İstanbul Havalimanı'nda yaşamaya başlayan İranlı Dr. Shiva Kaviani, bir aydır Silivri'deki Geri Gönderme Merkezi bekliyor. İranlı akademisyenin bu süreçte Kanada'ya bir vize başvurusu daha yaptığı ancak bu başvurusunun da reddedildiği öğrenildi.

Kanada'nın Toronto şehrinde yaşayan İranlı akademisyen Dr. Shiva Kaviani, oturum süresinin dolmasının ardından vize başvurusunda bulunmak üzere ülkesi İran'a geri dönmüş ve buradan Kanada'ya gitmek için vize başvurusunda bulunmuştu. Vize başvurusuna ret cevabı alan Kaviani, bunun üzerine geçtiğimiz ocak ayında Gürbulak Sınır Kapısı üzerinden Türkiye'ye giriş yapmıştı. Ancak vize reddi alan akademisyen, Kanada'ya gidememiş ülkesine de gitmek istemeyince İstanbul Havalimanı'nda yaşamaya başlamıştı. İki ay boyunca havalimanında yaşayan ve çalışanların yardımcı olduğu Kaviani, ardından Silivri'deki Geri Gönderme Merkezi'ne teslim edilmişti.

Geri Gönderme Merkezinde kalıyor

Silivri'de bulunan Göç İdaresi Başkanlığına bağlı Geri Gönderme Merkezine götürülen İranlı akademisyen bir aydır burada kalıyor. Yetkililer akademisyenin durumu konusunda İran ve Kanadalı ilgililer ile bir görüşme yaptı. Kanada, İranlı Dr. Shiva Kaviani'nın yeniden yaptığı vize başvurusunu kabul etmedi. Akademisyen de ülkesi İran'a geri dönmek istemediğini yetkililere bildirdi.

AKOM'dan İstanbul için sağanak uyarısı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Afet Koordinasyon Merkezi (AKOM), kentte yerel ve gök gürültülü sağanak geçişlerinin etkili olmasının beklendiğini duyurdu.
17.04.2024 16:30:00
Haber Merkezi
AKOM'dan İstanbul için sağanak uyarısı
AKOM'dan İstanbul için sağanak uyarısı
AKOM'dan yapılan açıklamada, İstanbul başta olmak üzere yurdun batı bölgelerinin Orta Akdeniz üzerinden gelmesi beklenen alçak basınç sisteminin etkisi altına gireceği belirtildi.

İl genelinde yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağış geçişlerinin yaşanacağının tahmin edildiği kaydedilen açıklamada, 25-28 derece aralığında seyreden sıcaklıkların, perşembe gününden itibaren 16-18 derece aralığına, bahar değerlerine gerileyeceğinin öngörüldüğü bildirildi.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.