Devlet nerede, Millet nerede?

Türkiye'de Devletin çaresiz kaldığı ve milletin duyarsız kaldığı her büyük olumsuz olayda bir tekerleme vardır. 'DEVLET NEREDE, MİLLET NEREDE?' deriz.İşte bu durumda "Devleti arıyoruz" yok! "Milleti arıyoruz" yok!Neden "DEVLET" ve "MİLLET" deprem bölgesinde yok?Büyük depremin yaşandığı Van ilimizde Devlet tüm kurumlarıyla, Bakanlarıyla, Valisiyle, Bürokratlarıyla, Güvenlik güçleriyle ve hatta Kızılay yardım kuruluşu ile çok kötü imtihan verdi. Türkiye'nin tüm illerinden gönderilen giyim ve erzak yardımları organizasyon bozukluğu yüzünden gerçek ihtiyaç sahiplerine ulaştırılamadı.  Kamyonlarla gönderilen Kızılay çadırları ile erzak ve giyim eşyaları kamyonların önü kesilerek talan edildi. Güvenlik güçleri ve yetkililer bu durumu sadece bizim televizyon başında seyrettiğimiz gibi seyretti. Ülkemizde daha önce de çok sayıda deprem oldu fakat Van ilimizdeki gibi organizasyon eksikliği hiçbir depremde yaşanmadı.  Her afet sonrası kriz masaları oluşturulur ve bu kriz masaları doğrudan Başbakanlığa bağlı veya ilgili Bakanlara bağlı olarak çalışırdı neden bu koordinasyon sağlanamadı kimse anlamış değil?Ya Kızılay'a ne demeli sanki ilk defa bir afet bölgesine çadır gönderiyor.  Çadırları kapan kapanın elinde. Böyle laubali çadır dağıtım şekli ilk defa görülüyor. Televizyonlarda gördüğümüz birçok insanın enkazın altında kaldığı Sevgi apartmanının müteahhidi villasının bahçesine iki Kızılay çadırı kondurmuştu; işte bu örnek dahi Kızılay'ın çadır dağıtım fiyaskosunu gözler önüne serdi. Hâlbuki ne yapmak gerekiyordu? Geniş alanlara çadır kentler kurulmalıydı; ancak depremzedeler perişan edildikten sonra çadır kentler kurulabildi.Devlet nerede dedik. Devleti ara ki bulasın. Depremin tüm Dünya' da duyulmasından sonra ülkeler arama kurtarma ekibi ve çadır ve diğer yardımları yapmak istediklerini Dışişleri Bakanlığına bildirdiler ancak tüm ülkelerin yardım talebi reddedildi. Sonra yardımın istenmeme sebebini İçişleri Bakanı İdris Naim Çağan'dan tirajı komik bir cevapla anlıyoruz. Depremzedelere biz ne şekilde yardım edebiliriz onu görmek için ülkelerden yardım almadık dedi. Bu felaket içinde bu söze güler miyiz, ağlar mıyız bilemem! İşte Devlet deprem kurtarma işine bu bakış açısı ile başladı! Hükümetin diğer Bakanları da İçişleri Bakanından farksız ve tutarsız beyanatlar verdi. Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar büyük uzman edasıyla halka bilimsel olmayan bir konuşma yapıyor ve şöyle diyor: "Büyük depremin olduğu yerde bir daha deprem olmaz, Erciş en güvenilir yer". Ve sözlerine şunları ekliyor, "üç aya kadar artçılar olabilir, ancak enerji boşaldı ve binaların da yüzde 95'inin ön incelemesi yapıldı, hasarsız evlere girebilirsiniz" dedi. Sonrası malum yeni bir deprem ve iki büyük otel Aslan ve Bayram otelleri ile birçok binanın yıkılması? Peki, bunların sorumlusu kim? Ayrıca herkesin evlerine dönmesini öneren Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay da süreci iyi yönetemedi.  Vatandaşa yanlış bilgi verdi.İşte onun için diyoruz ki, DEVLET NEREDE? Ha, Devlet ortaya çıktı ve Başbakan gür sesiyle haykırdı vatandaşları yanlış yönlendiren tüm bürokratlardan ve Afad'çılardan ihmali görülenlerden hesap soracağız dedi. Haydi hayırlısı? Günaydın diyelim!Gelelim Millete? "MİLLET NEREDE?" dedik.Deprem bölgesi Van'ın stratejik yapısından kaynaklanan bir zafiyet zaten vardı. Burada provokatörlerin olabileceği var sayılıyordu ve korkulan oldu. Gelen Kızılay çadırları bu provokatörler tarafından yağmalandı. Ve bu bir planın ürünüydü çünkü bu kişiler Devleti güçsüz göstermek istiyorlardı ve amaçlarına kısmen ulaştılar. Sağ duyulu vatandaşlarımız duruma hakim oluncaya kadar bu kargaşa uzun süre sürdü? İşte bu durumdan faydalanmak isteyen kötü niyetli kişiler Milleti birbirine düşürmek istediler. Onun için diyoruz ki "MİLLET NEREDE" işte Millet de Devlet gibi geç ortaya çıktı. Deprem bölgesinde düzen, Devlet'le Millet arasında ancak 20 gün sonra kurulabildi.  Bu durumdan hepimiz büyük dersler çıkarmalıyız. Hele hükümet ve Mülki amirler daha çok dersler çıkarmalıdır. Kızılay da bol çadır olması erzak ve giyim eşyasının çok olması iş makinelerinin yeterli sayıda olması bir şey ifade etmiyor. Önce organizasyon ekiplerinin herhangi bir afete hazır olmaları gerekiyor. Devlet ve Millet afete karşı eğitimli olmalı, Kızılay ise yeniden dağıtım ve organizasyon konusunda yapılanmalıdır. Güvenlik güçleri afet eğitimi almalı. Sivil savunma ve arama kurtarma ekipleri araç, gereç ve eğitimle yeniden yapılanmalıdır.Bir daha Allah ülkemize afet göstermesin? Eğer olursa "DEVLET NEREDE, MİLLET NEREDE?" demeyelim?