Prof. Dr. Haydar Baş'ın ortaya koyduğu Milli Ekonomi Modeli asırlardır kapitalizm, komünizm ve sosyalizm gibi sömürü sistemlerine mahkum edilen insanlığın tek kurtuluş reçetesi olması özelliğiyle devrim niteliği taşıyor
Umudun adresini gösterdilerİstanbul'da, Lütfi Kırdar Uluslar arası Kongre Merkezi ile Grand Cevahir Hotel Oditoryumu'nda gerçekleştirilen ve iki tam gün süren Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongresi'ne katılan yüzü aşkın bilimadamı, kongre salonlarını tıklım tıklım dolduranlara, yurt içi ve yurt dışında televizyonları başındaki milyonlarca izleyiciye tam bir beyin fırtınası yaşattılar. Fakirlik, sefalet, ezilmişlik, bütün hakları gaspedilmişlik gibi girdaplarda çırpınmaktan öte ümitsizlik içinde kıvranmaya sürüklenen Türk ve dünya insanına umut aşıladılar. Umudun, umut modelin adresini gösterdiler. Problemler tarihe gömülüyorMilli Ekonomi Modeli tezinin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş, tezinde, tüketim kabiliyetinin arttırılması, devlete yüklenen misyon, yepyeni bir vergi modeli, senyoraj hakkının devreye sokulması, emisyonun genişletilmesi gibi parametrelerle kapitalizmin doğurduğu ve bir türlü çözemediği problemlerin tarihe gömüldüğünü söyledi. Milli Ekonomi Modeli tezi hakkında yurt içi ve yurtdışından kongreye katılan bilimadamlarınca "kapitalizme karşı bir manifesto" olarak telakki edilen tezin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş, bu kez de altına imza attığı manifesto niteliği taşıyan kapanış konuşmasında Türkiye'nin sürüklendiği son ile dünyanın içinde bulunduğu manzarayı tahlil etti ve hem Türkiye hem de dünya için Milli Ekonomi Modeli'nden başka çıkış yolu olmadığının altını çizdi.ULUSLARARASI MİLLİ EKONOMİ MODELİ KONGRESİ SONUÇ BİLDİRGESİ 26-27 KASIM 2005 tarihlerinde İstanbul'da yapılan Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongresi'ne iştirak edip Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli hakkında görüş beyan eden tüm katılımcılar aşağıdaki hususlarda tam bir mutabakat sağlamıştır: 1- Son 150 yıldır dünyada hakim olan sosyalist, liberal ve kapitalist modeller, ne gelir dağılımındaki adaleti, ne sürekli büyümeyi ve ne de tam istihdamı sağlayamamıştır. Ekonomilerde yaşanan konjonktürel dalgalanmalar ve toplumu oluşturan bireylerin büyük bir çoğunluğunun açlık sınırının altında yaşıyor olması bunun en büyük delilidir. Bu sebeple liberal, kapitalist anlayışlar ve sosyalist uygulamalar geçerliliğini kaybetmiştir. 2- Prof. Dr. Haydar Baş tarafından kuramlandırılan Milli Ekonomi Modeli, ekonomilerin bugün içine düştüğü enflasyon, deflasyon, stagflasyon, aşırı borç yükü ve benzeri bütün ekonomik hastalıklara cevap bulmakta ve şu ana kadar hiç bir ekonomi modelinin çözemediği sürekli büyüme, gelir dağılımındaki adalet ve tam istihdamı sağlamaktadır. 3- Milli Ekonomi Modeli temelleri, mikro-makro analizleri ve politikaları ile ekonomiyi bir bütün olarak yorumlayan ve tekamül ettiren orijinal bir modeldir. 4- Milli Ekonomi Modeli, insana hizmeti hedef alan, insan esaslı bir model olduğu için sadece ekonomi tarihinde değil, insanlık tarihinde de bir dönüm noktasıdır. 5- Milli Ekonomi Modeli'nin, kullandığı metodoloji, sahip olduğu bakış açısı, devrim niteliğinde olup bilimsel düşüncenin tekamülünde yeni açılımlar ve büyük katkılar sağlamıştır. 6- Milli Ekonomi Modeli, "kaynakların sınırsız ihtiyaçların sınırlı" olduğu gerçeğini ispat ederek şu ana kadar ters-yüz edilmiş hakikatleri yerli yerine oturtmuştur. 7- Milli Ekonomi Modeli, serbest bırakılan piyasaların kendi kendine dengeye gelemeyeceğini ispat ederek serbest piyasa kavramı yerine tüketim yanlı bir denge analizi koymuştur. Bu manada sosyal devlet kavramı bilimsel temeller üzerine oturtulmuştur. 8- Milli Ekonomi Modeli'ndeki vergi modeli ve sosyal devlet anlayışı hem sürekli büyümenin, hem de gelir dağılımındaki adaletin elde edilmesi için kaçınılmaz uygulamalardır. 9- Milli Ekonomi Modeli'ndeki sosyal devlet projesi, ev hanımlarından emeklilere, yaşlısından yeni doğmuş bebeğe ve gençlerine, köylüsünden çiftçisine, işçisinden memuruna kadar bütün dar gelirli hane halkının gelir düzeyini yükseltecek; fakirliğe, açlığa, sefalete son verecektir. İnsanca yaşama imkanına kavuşturacaktır. Bu aynı zamanda yetersiz talep problemini de ortadan kaldırdığı için hem sürekli büyümenin zeminini oluşturmakta, hem de sadece dar gelirli kesimi değil toplumun bütün kesimlerini kucaklamaktadır. 10- Milli Ekonomi Modeli, paranın şu ana kadar tespit edilememiş iki önemli vasfını gün yüzüne çıkarmıştır. Paranın tahrik unsuru olarak ele alınması ve yine paranın elde edilen üretim ve hizmetlerin karşılığı olması, elbette iktisat tarihi içinde yepyeni bir anlayıştır. 11- Paraya getirdiği yeni tarifle birlikte dolanımdaki para ve gayri safi milli hasıla (GSHM) arasındaki oran ilk defa Milli Ekonomi Modeli'nde formülize edilmiştir. 12- Faiz ve liberal politikalar neticesinde paranın stoklanması, paranın üretim ve tüketim kabiliyetini engellemektedir. Bu sebeple piyasalarda istenilen düzeyde talep açığa çıkmazken, üretimi de parayı elinde tutanlar ile onların müsaade ettiği azınlık bir grup yapabilmektedir. Oysa Milli Ekonomi Modeli paranın serbest dolaşımını sağlayarak tüketimin ve üretimin önündeki engelleri kaldırmıştır. İsteyen herkese üretim yapabilme imkanı tanıyan Milli Ekonomi Modeli demokratik bir anlayışın; sadece parayı elinde tutanlara o imkanı tanıyan liberal ve kapitalist anlayışlar ise kralcı bir yaklaşımın ürünüdür. 13- Gelişmiş kabul edilen ülkeler kendi paralarını gelişmekte olan ülkelerin topraklarında o ülkelerin üretimleri karşılığında bulundurmakta, böylece gelişmekte olan ülkelerin gelirlerini kendilerine transfer etmektedir. İnsanlık tarihindeki en büyük sömürü tarzı budur. Milli Ekonomi Modeli, senyoraj gelirine imkan tanıyan, emisyonu devreye koyan yaklaşımı ile buna son vermektedir.14- Kalkınmakta olan ülkeler, yurtdışından aldıkları maliyetli para ile kalkınma yoluna gittikleri için bugün sadece dış borçları 2.5 trilyon doları aşmıştır. Kalkınmaya çalışırken borç batağına saplanarak hem yer altı hem yerüstü kaynaklarını, hem de iktisadi ve siyasi bağımsızlıklarını kaybeden ülkeler için Milli Ekonomi Modeli tek çıkış yoludur.15- Milli Ekonomi Modeli'nin en önemli vasıflarından biri de onun uygulanabilir olmasıdır. Bu modelin başta Türkiye olmak üzere bütün ülke ekonomileri için hayata geçirilmesi onları hem içinde bulundukları darboğazdan kurtaracak ve hem de kalkınmalarını sağlayacaktır.16- Elbette bu eşsiz görüşlerinden dolayı Prof. Dr. Haydar Baş'a da bir Nobel Ödülü gerekecektir. Bundan sonra ilmi çevrelerde üzerinde doktora, tez ve akademik çalışma yapılacak olan Milli Ekonomi Modeli'nin yakın gelecekte tüm dünyada hakim görüş olması doğal bir süreçtir.17- İstanbul'da yapılan Uluslar arası Milli Ekonomi Modeli Kongresi'nin benzerlerinin en kısa zamanda dünyanın değişik yerlerinde (Rusya, Azerbaycan, Almanya, Tataristan, ABD gibi ülkelerde) icra edilmesi çok yararlı olacaktır.Milli Kalkınma Platformu
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.