En eski meslek dallarından biri olan nalbantlık da teknolojiye yenik düşmek üzere. Kendilerini, meslekteki son nesil olarak nitelendiren nalbantlar, bir süre sonra artık bu mesleğin tarihe karışacağını düşünüyor. Türkiye'de yakın tarihe kadar, önemli meslek grupları arasında olan nalbantlık, motorlu araçların yaygınlaşmasıyla birlikte hızlı birsüreç içinde özelliğini yitirdi. Genellikle baba mesleği olarak sürdürülen, uzun, pratik eğitim gerektiren ve ince bir ustalık isteyen nalbantlık mesleğini öğrenen kişi sayısı yok denecek kadar azaldı. "Dedem babama, babam bana öğretti ama benim öğreteceğim kimse kalmadı" diyen Erzurumlu nalbant Selami Çögen, bunun hüznünü yaşadığını anlattı. Erzurum'da, 7 yaşında babasının yanında nalbantlığa başladığını ve bu mesleği 40 yıldır sürdürdüğünü belirten Çögen, motorlu taşıtların parmakla gösterilecek kadar az olduğu dönemlerde nalbantlığın önemini anlattı. Ulaşımın faytonlarla, taşımacılığın da atlı arabalarla yapıldığı dönemlerde işyerlerinin önünde onlarca at bekletildiğini kaydeden Çögen, "Aralıksız çalışırdık. Çünkü ulaşım ve taşımacılığın ağırlıklıolarak at kullanılarak yapıldığı dönemlerdi. Atlı araba sahipleri, atlarının ayaklarına çok fazla önem verirlerdi" dedi. Kendi işyerinde halen nalbantlık mesleğinde kullanılan yüz yıllık aletlerin bulunduğunu belirten Çögen, ancak bunları artık çok nadiren kullandığını ifade etti.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.