Enflasyonun belinin kırılmasının yolunun maliyetleri düşürmekten geçtiğini söyleyen BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, "Maliyet enflasyonunu talep enflasyonu reçeteleri ile aşağı çekmek mümkün değildir" dedi
Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Türkiye'de maliyet enflasyonu olduğu halde, talep enflasyonu varmış gibi uygulanan reçetelerle enflasyonu "eksi"lere çekmenin mümkün olmadığını söyledi. Prof. Dr. Haydar Baş, enflasyonun belini kırmanın yolunun maliyete yansıyan kalemlerde düşüşten geçtiği açıklamasında bulundu.
Maliyetleri düşürmeden enflasyon düşmez
Meltem TV'deki "Haftanın Sohbeti" programında Nihat Hekimoğlu'nun sorularını cevaplandıran BTP Lideri Prof. Dr. Haydar Baş, "Türkiye'de talepten dolayı ortaya çıkan bir enflasyon yok. Malın pahalıya mal olması sebebiyle oluşan bir enflasyon var. Enflasyon para bolluğundan, mal darlığından kaynaklanmıyor" dedi. "Enflasyonu önleyeceğim" diye piyasadan para çekmenin, para darlığını vücuda getirdiğini, bunun işadamlarının işini zorlaştırdığını, çekini-senedini ödemek için malını ucuza, zararına satmak zorunda bıraktığını, enflasyondan öte stagflasyonun gündeme geldiğini, işyerlerinin kapandığını söyleyen Prof. Dr. Haydar Baş, IMF'nin direktifi ile yapılan bu uygulamanın belli bir stratejinin, Türk şirketlerini ucuza kapatma stratejisinin gereği olduğunu ifade etti.
Enflasyonu düşürmek için maliye ve sigorta vergileri, enerji ve hammadde girdileri, kredi faizlerinde düşüşün şart olduğunu belirten Prof. Dr. Haydar Baş, mevcut hükümetin faizlerdeki düşüşle artı puanı hak ederken diğer kalemlerdeki notunun eksi olduğunu söyledi. "Hükümetin dört eksisi, bir artısı var" dedi.
Şartlar Arjantin'i aratmıyor
IMF politikalarını uygulamaya devam ettikçe şikayetlerin eksilmeyip artacağına dikkat çeken Prof. Dr. Haydar Baş, epeyce gidilen bu yolun mutlaka terk edilmesi gerektiğinin altını çizdi. Prof. Dr. Haydar Baş şöyle dedi: "Eğer bu yolu terk etmezsek sonumuz kesinlikle Arjantin olabilir. İnsanımız inancı münasebetiyle farklı duygular beslediği için Arjantin olmadık. Rahatlıkla olabilirdik. Bizim yaşadığımız şartlar oradan iyi değil, daha da ağırdır. Türkiye'de bir teşhis yanlışlığı var. Teşhis yanlış olunca tedavi de yanlış oluyor. Yanlışta devam ediyorsun. Kanser hastasına verem ilaçları uyguluyorsun. Milli bir modeli hayata geçirmemiz şarttır. Çalışmamız, çalışmamız, yine çalışmamız şarttır. Çalışmadan, didinmeden, plan-proje hayatımıza geçirmeden iki yakamız bir araya gelmez. Milli bir iktisadi modeli hayata geçirmeden, milli kaynaklarımıza dönmeden kurtulmamız mümkün değildir."
Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Türkiye'de maliyet enflasyonu olduğu halde, talep enflasyonu varmış gibi uygulanan reçetelerle enflasyonu "eksi"lere çekmenin mümkün olmadığını söyledi. Prof. Dr. Haydar Baş, enflasyonun belini kırmanın yolunun maliyete yansıyan kalemlerde düşüşten geçtiği açıklamasında bulundu.
Maliyetleri düşürmeden enflasyon düşmez
Meltem TV'deki "Haftanın Sohbeti" programında Nihat Hekimoğlu'nun sorularını cevaplandıran BTP Lideri Prof. Dr. Haydar Baş, "Türkiye'de talepten dolayı ortaya çıkan bir enflasyon yok. Malın pahalıya mal olması sebebiyle oluşan bir enflasyon var. Enflasyon para bolluğundan, mal darlığından kaynaklanmıyor" dedi. "Enflasyonu önleyeceğim" diye piyasadan para çekmenin, para darlığını vücuda getirdiğini, bunun işadamlarının işini zorlaştırdığını, çekini-senedini ödemek için malını ucuza, zararına satmak zorunda bıraktığını, enflasyondan öte stagflasyonun gündeme geldiğini, işyerlerinin kapandığını söyleyen Prof. Dr. Haydar Baş, IMF'nin direktifi ile yapılan bu uygulamanın belli bir stratejinin, Türk şirketlerini ucuza kapatma stratejisinin gereği olduğunu ifade etti.
Enflasyonu düşürmek için maliye ve sigorta vergileri, enerji ve hammadde girdileri, kredi faizlerinde düşüşün şart olduğunu belirten Prof. Dr. Haydar Baş, mevcut hükümetin faizlerdeki düşüşle artı puanı hak ederken diğer kalemlerdeki notunun eksi olduğunu söyledi. "Hükümetin dört eksisi, bir artısı var" dedi.
Şartlar Arjantin'i aratmıyor
IMF politikalarını uygulamaya devam ettikçe şikayetlerin eksilmeyip artacağına dikkat çeken Prof. Dr. Haydar Baş, epeyce gidilen bu yolun mutlaka terk edilmesi gerektiğinin altını çizdi. Prof. Dr. Haydar Baş şöyle dedi: "Eğer bu yolu terk etmezsek sonumuz kesinlikle Arjantin olabilir. İnsanımız inancı münasebetiyle farklı duygular beslediği için Arjantin olmadık. Rahatlıkla olabilirdik. Bizim yaşadığımız şartlar oradan iyi değil, daha da ağırdır. Türkiye'de bir teşhis yanlışlığı var. Teşhis yanlış olunca tedavi de yanlış oluyor. Yanlışta devam ediyorsun. Kanser hastasına verem ilaçları uyguluyorsun. Milli bir modeli hayata geçirmemiz şarttır. Çalışmamız, çalışmamız, yine çalışmamız şarttır. Çalışmadan, didinmeden, plan-proje hayatımıza geçirmeden iki yakamız bir araya gelmez. Milli bir iktisadi modeli hayata geçirmeden, milli kaynaklarımıza dönmeden kurtulmamız mümkün değildir."