Türkiye, Ekim ayında ABD'de yeniden ele alınacak olan sözde Ermeni soykırımını yasa tasarısı öncesi çok hassas hareket ediyor.
Ekim ayında ABD Temsilciler Meclisi'ne gelmesi beklenen sözde Ermeni soykırımının tanınmasını öngören yasa tasarısı öncesi destek arayışına giren Türk tarafı, Anti-Defamation League'in (ADL-İftirayla/İnkarla Mücadele Birliği) 'soykırım' kararına rağmen Yahudi toplumunu küstürmemeye dikkat ediyor.Şimdiye kadar bu konuda Türkiye'ye büyük destek veren Yahudiler'i karşısına almak istemeyen Türk tarafı, ABD'deki önde gelen Yahudi kuruluşlarından ADL'nin şok etkisi yapan kararına rağmen tedbiri elden bırakmıyor. Devletler arası bir krize de neden olan karar tüm sıcaklığını korurken, aşırı bir tepkinin istenmeyen sonuçlara meydan vermesinden endişe eden Türk tarafı hassas davranıyor. Yahudi toplumunu küstürmeye dikkat eden Türkiye, açıklamalarını da bunu gözeterek yapıyor. Son olarak Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Nabi Şensoy, thejewishadvocate.com adlı internet sitesi aracılığıyla Yahudi toplumuna hitaben yazılı bir açıklama yaptı. Sözlerine söz konusu kararın kendilerini şaşırttığı ve hayal kırıklığına uğrattığını belirterek başlayan Şensoy, açıklamasında ADL'nin Başbakan Erdoğan ve dönemin Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün arşivlerin açılması yönündeki tezine destekvermesinin moral kaynağı olduğunu ifade etti. Türkiye'nin nihai sorumluluğunun doğruları ortaya çıkartmak ve barış yolunu temin etmek olduğunu vurgulayan Şensoy, Türkiye'nin bu konuda desteğe ihtiyacı olduğunun altını çizerek, "Yahudi organizasyonlarının tartışmanın tüm taraflarına kulak vermesini umuyoruz" dedi.Ayrıca, Kongre'de 1915 yılında olanlarla ilgili hüküm vermenin tarihin siyasal organlar tarafından yeniden yazılması çabası olduğunu kaydeden Şensoy, yanlış bilgilerle dolu dosyalar ile olayların saptırılabileceği endişesini dile getirdi. ADL, Ağustos ayının sonunda, 1915'te yaşanan olaylara ilişkin Ermeni iddialarını tanıdığını açıklamıştı. ADL Başkanı Abraham Foxman, kuruluşun internet sitesinde yayımlanan açıklamasında, bu konudaki tutumlarını yeniden gözden geçirdiklerini ve Ermeni olaylarının sonuçları açısından 'soykırım' anlamına geldiğini öne sürmüştü. Kararın ardından İsrail ve Türkiye arasındaki diplomasi trafiği hızlanmış, Türkiye'nin Tel Aviv Büyükelçisi Namık Tan tatilini yarıda keserek görev yerine dönmüş ve hükümet yetkililerinden randevu istemişti.
Ekim ayında ABD Temsilciler Meclisi'ne gelmesi beklenen sözde Ermeni soykırımının tanınmasını öngören yasa tasarısı öncesi destek arayışına giren Türk tarafı, Anti-Defamation League'in (ADL-İftirayla/İnkarla Mücadele Birliği) 'soykırım' kararına rağmen Yahudi toplumunu küstürmemeye dikkat ediyor.Şimdiye kadar bu konuda Türkiye'ye büyük destek veren Yahudiler'i karşısına almak istemeyen Türk tarafı, ABD'deki önde gelen Yahudi kuruluşlarından ADL'nin şok etkisi yapan kararına rağmen tedbiri elden bırakmıyor. Devletler arası bir krize de neden olan karar tüm sıcaklığını korurken, aşırı bir tepkinin istenmeyen sonuçlara meydan vermesinden endişe eden Türk tarafı hassas davranıyor. Yahudi toplumunu küstürmeye dikkat eden Türkiye, açıklamalarını da bunu gözeterek yapıyor. Son olarak Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Nabi Şensoy, thejewishadvocate.com adlı internet sitesi aracılığıyla Yahudi toplumuna hitaben yazılı bir açıklama yaptı. Sözlerine söz konusu kararın kendilerini şaşırttığı ve hayal kırıklığına uğrattığını belirterek başlayan Şensoy, açıklamasında ADL'nin Başbakan Erdoğan ve dönemin Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün arşivlerin açılması yönündeki tezine destekvermesinin moral kaynağı olduğunu ifade etti. Türkiye'nin nihai sorumluluğunun doğruları ortaya çıkartmak ve barış yolunu temin etmek olduğunu vurgulayan Şensoy, Türkiye'nin bu konuda desteğe ihtiyacı olduğunun altını çizerek, "Yahudi organizasyonlarının tartışmanın tüm taraflarına kulak vermesini umuyoruz" dedi.Ayrıca, Kongre'de 1915 yılında olanlarla ilgili hüküm vermenin tarihin siyasal organlar tarafından yeniden yazılması çabası olduğunu kaydeden Şensoy, yanlış bilgilerle dolu dosyalar ile olayların saptırılabileceği endişesini dile getirdi. ADL, Ağustos ayının sonunda, 1915'te yaşanan olaylara ilişkin Ermeni iddialarını tanıdığını açıklamıştı. ADL Başkanı Abraham Foxman, kuruluşun internet sitesinde yayımlanan açıklamasında, bu konudaki tutumlarını yeniden gözden geçirdiklerini ve Ermeni olaylarının sonuçları açısından 'soykırım' anlamına geldiğini öne sürmüştü. Kararın ardından İsrail ve Türkiye arasındaki diplomasi trafiği hızlanmış, Türkiye'nin Tel Aviv Büyükelçisi Namık Tan tatilini yarıda keserek görev yerine dönmüş ve hükümet yetkililerinden randevu istemişti.