Namaz kılanın ayakları altında vey oturduğu yerde bulunan veya karşıdan organları seçilemeyecek kadar küçük olan veya başları kesilmiş veya yüzleri büsbütün silinmiş veya örtülüp yok edilmiş bulunan bir resmin bulunması, namaz bakımından keraheti gerektirmez.Yine, kese ve cüzdan gibi şeyler içinde bulunan paralar üzerinde basılı bulunan resimler veya bir organda dövme suretiyle çizilip elbise ile örtülen şekiller veya yüzük taşına oyulup belirsiz kalan resimler namazın kerahetini gerektirmez. Canlılara ait olmayan resimlerde de kerahet yoktur. Ağaç, bina, ay ve güneş resimleri bu kısımdadır. Çünkü bunların resimlerine ibadet edilmemiştir. Ancak namaz kılanın zihnini meşgul edecek bir durum bulunursa, kerahet olur. Birde kuştan daha küçük olan bir şekil veya bir yerde bulunduğu halde ayakta iken bakılınca organlarının ayırımı belirsiz olan resim, namaz kılanın yanında bulunsa, keraheti gerektirmez. Üzerinde canlı resimleri bulunan bir elbise ile namaz kılınması ve canlıya ait bir üzerine secde edilmesi mekruhtur. Fakat böyle bir elbisenin üzerine başka bir elbise giyilirse, onunla namaz kılınmasında kerahet yoktur.
Bir de yere serili olup üzerinde böyle resimler bulunan bir serginin, resim bulunmayan kısmında namaz kılınması ve secde edilmesi mekruh değildir. Bilindiği gibi, öteden beri birçok kavimler, yalnız bir olan Allah'a iman inancını bırakıp şirke düşmüşler ve tasarladıkları canlı tanrılarının resim ve heykellerini yaparak onlara tapınmışlar, hürmet göstermişler ve ibadethanelerini onlarla doldurmuşlardır.
BÜYÜK İSLAM İLMİHALİ ÖMER NASUHİ BİLMEN