Kör gözlü medyaya...

Başbakan, Kurtuluş Savaşı'nın sembol şehirlerinden Kahramanmaraş'ta da konuştu.Şehrin kurtuluş töreninde konuşan Başbakanın sözleri hem tarihi hem coğrafi hem politik hem de jeopolitikti.Bana göre Maraş konuşması, Mersin'de çiftçiyle arasında geçen diyalogundan daha da argo idi. Bakın ne demiş orada Başbakan:"Gazi Mustafa Kemal Atatürk bütün milleti tek bir yürek haline getirerek yurdun dört bir yanında nasıl milli mücadeleyi başlattıysa, biz de 3 Kasım'da Türkiye'de ekonomik milli mücadeleyi vermeye başladık. Türkiye, bu anlamlı günde son 3 yılda olduğu gibi her gün daha ileri, her an daha ileri gidiyor. Gün her zaman daha ileriye gitme günüdür, gün aydınlık olma günüdür."Memleketi idareye talip olduğu üç yılda;Ülkenin iç-dış borcunu 400 miyar dolara çıkartan,Ülke güvenliğini ABD'ye,Ülke siyasetini AB'ye,Ülke ekonomisini İMF'nin talimatlarına ve gözden geçirmelerine devretmiş bir anlayışın "millî mücadeleden" dem vurmasından daha argo bir şey olabilir mi?Bununla da kalmadı Başbakan.Başta Sütçü İmam olmak üzere diğer Kurtuluş Savaşı kahramanlarını da diline doladı."Sütçü İmam'ın mücadelesi, tüm Türk insanının mücadelesidir. Sadece Sütçü İmam değil, İzmir'de Hasan Tahsinler, 'Bayrak olmadan, namaz olmaz' diyen Rıdvan Hoca, onlar da Türk insanının milli mücadelesini vermişlerdir."Peki isimlerini andığı o yüce şahsiyetler neyin mücadelesini vermişti? Başbakan'ın ülkeyi parçası yapmaya çalıştığı haçlıyı; Fransız'ı, İtalyan'ı, İngiliz'i bu ülkeden kovmanın mücadelesini vermiş insanlardır.Acaba, Sütçü İmam, Hasan Tahsin, Rıdvan hoca ve diğer yüce şahsiyetler, sayın Başbakanın bir ülkeyi yok edecek düzeyde, AB uğruna verdiği tavizleri bugün görselerdi aynı duyguları paylaşırlar mıydı? Ne mutlu bize Tayyip gibi bir insana uğrunda öldüğümüz ülkeyi bıraktık der miydi?Ülke topraklarının ucu açık bir ham hayal uğruna yabancılara satıldığı bir zamanda, bu satışı yapabilmek için anayasaları bile kevgire çevirenler nasıl olur da kendini "millî mücadeleci" ilan eder?Bundan daha büyük argo olur mu?Söylediklerime inanma zorluğu çekenler medyamızda geçen şu metni de okusun.Alanya yabancıların eline geçtiÇoğunluğu Almanlara olmak üzere 13 bin konut yabancıya satıldı. Tamamlanmış 20 bin konut ise yasal düzenleme bekliyor."Karşılıklılık esası" nedeniyle Türkiye'de şimdilik mülk edinemeyen Danimarkalıların da sıralarını beklediği açıklandı. Yabancılara satılmak üzere yapılan konutlar 75 - 200 bin Avro arasında kapış kapış satılıyor.Alanya yağmalanıyorVatan topraklarının elden çıkarılmasına hız verildi. Sadece Alanya'da tapusunu almak için 2 bin 500 yabancı başvururken, 300'den fazlası da mülk almak istediğini beyan etti.Vatan topraklarının yabancılara peşkeş çekilmesinin önünü açan iktadar, hızla elden giden nadide bölgelerimize de ses çıkarmıyor. Üç hafta önce yürürlüğe giren ve yabancıların mülk edinmelerini düzenleyen tapu kanunundaki değişiklikle harekete geçen yabancılar, mülk satın almak için sıraya girdi. Antalya'nın Alanya İlçesi'nde satın aldıkları mülklerin tapularını almak için 2 bin 500 yabancının beklediği, son üç haftada ise 300'den fazla yabancının mülk satın almak amacıyla Tapu Sicil Müdürlüğü'ne başvurduğu bildirildi. Konuyla ilgili bilgi veren Tapu Sicil Müdürü Fikret Ayman, "Karşılıklılık esası" nedeniyle Türkiye'de mülk edinme imkanları bulunmayan Danimarkalıların, Alanya'da mülk satın almak isteyenler arasında ilk sırada geldiğine işaret etti. 13 bin mülk satıldıAyman, başvuruların 760'ının Danimarkalılardan geldiğini kaydetti. Ayman, Danimarkalıları, İrlandalılar, Norveçliler ve Hollandalıların izlediğini söyledi. Alanya Ticaret ve Sanayi Odası (ALTSO) Başkan Yardımcısı ve İnşaatçılar Komitesi Başkanı Hüseyin Erkek de, yabancıların Alanya'ya ilgisinin sürdüğünü, ilçede önceki yasanın yürürlükte olduğu dönemle birlikte, şu ana kadar yabancılara 13 binin üzerinde mülk satıldığını bildirdi. Erkek, Alanya'da yabancılara satılmak üzere yapılmış olarak bekleyen 20 binden fazla konut olduğunu, konutların 75-200 bin Avro arasında satıldığını sözlerine ekledi. Alman'ın gözü Mersin'deMersin'de arazi satın alan eski Alman futbolcu da hastane yaptırmak istiyor.Almanya'da 1860 Münih ve 1-FC Nünberg takımlarının gözde oyuncusu eski futbolcu Max Müller'in de Mersin'e yatırım yapmak istediği ortaya çıktı. Mersin'de satın aldığı araziye ortopedi hastanesi yaptırmak isteyen Müller'in bu projesi dikkat çekti. Almanya Fahri Konsolosu ve Akdeniz Türk ve Alman İşadamları Derneği Başkanı Teyfik Kısacık, halen faaliyette olan 2 hastanesiyle sağlık sektöründe başarılı hizmetler veren Müller'in Türk gurbetçilerle olan dostluğunun, Mersin'de yatırıma dönüştüğünü söyledi. Müller'in, Mersin'in alt birimi Toroslar Belediyesi sınırlarında satın aldığı 24 dönümlük arazi üzerinde yapmayı düşündüğü hastane projesinin 4 yıl önce bazı bürokratik engeller dolayısıyla gerçekleşemediğini ifade eden Kısacık, konunun, Türk ve Alman işadamları ile doktorların ortak girişimini sağlayacak şekilde yeniden kapsamlı olarak gündeme geldiğini ifade etti. Kısacık, ameli-yathane, yatılı tedavi odaları ve ilk yardım acil servisi gibi 8 bin 712 metrekare kullanım alanına sahip olacak hastanenin bir ilk teşkil edeceğini, daha sonra Antalya, Ordu, Bursa ve Konya'da da bu sistemin diğer halkalarının kurulmasının planlandığını anlattı."Okudunuzsa siz karar verin; bu tablonun mimarlarının kendilerini "millî mücadeleci" ilan etmelerinden, "Sütçü İmam" ve diğerlerinden bahsetmelerinden daha argo ne olabilir?