Dünyada ve ülkemizde her gün pek çok problemin varlığına şahit oluyoruz.
Siyasi, iktisadi, hukuki, ahlaki vs. meseleler...
Bu meselelerin esas kaynağı ise bizatihi insandır.
Toplumu oluşturan fertler yaşadığı toplumun tüm hallerini kendi iç tabiatında barındırır ve de taşır. Bu nedenle dünyada ve ülkemizde meydana gelen her sıkıntının sebebi iç dünyamızdaki meselelerin dışa yansımasıdır.
Huzurlu ve problemsiz bir toplum istiyorsak, önce iç tabiatında kendiyle ve Rabbiyle barışmış fertleri yetiştirmeliyiz. İçteki birlik dış tabiatımıza da yansır ve bu hal toplumun geneline taşınır.
Allah (c.c) Bakara suresinin 11-12. ayetinde, "Onlara yeryüzünde fitne çıkartmayın denildiği zaman, biz ancak ıslah edicileriz" derler.
Dikkat edin onlar fitne çıkaranların ta kendileridir. Bunu bilmezler."
Bu ayetlerden çıkaracağımız netice, insan nifaka düştüğü zaman, kendini düzelteceği yerde, aleme nizam vermeye çalışır. Kendi bozukluğundan haberi olmaz.
Bu hal, Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in ifade ettiği "dini bütünlüğümüz milli bütünlüğümüzdür" tezinin de ispatıdır.
Zira, iç huzurun dolayısıyla onun yansıması olan huzurlu ve problemsiz bir toplumun oluşturulması ancak din kurumunun güvencesiyle olabilir.
Din etrafında şekillenmiş örf, adet, gelenek ve kültür birikimi neticede birliğin tesisinde temeldir.
Hassas günlerden geçen ülkemizin birlik ve beraberliğe her zamankinden fazla ihtiyaç duyduğu bir hakikattir.
Gün, bizleri hep Allahâ ve Rasulüne taşıyan o geminin örfüne ve adetine, geleneğine göre hareket edip milli bütünlüğümüzü nifaka düşmeden vücuda getirme zamanıdır.
Siyasi, iktisadi, hukuki, ahlaki vs. meseleler...
Bu meselelerin esas kaynağı ise bizatihi insandır.
Toplumu oluşturan fertler yaşadığı toplumun tüm hallerini kendi iç tabiatında barındırır ve de taşır. Bu nedenle dünyada ve ülkemizde meydana gelen her sıkıntının sebebi iç dünyamızdaki meselelerin dışa yansımasıdır.
Huzurlu ve problemsiz bir toplum istiyorsak, önce iç tabiatında kendiyle ve Rabbiyle barışmış fertleri yetiştirmeliyiz. İçteki birlik dış tabiatımıza da yansır ve bu hal toplumun geneline taşınır.
Allah (c.c) Bakara suresinin 11-12. ayetinde, "Onlara yeryüzünde fitne çıkartmayın denildiği zaman, biz ancak ıslah edicileriz" derler.
Dikkat edin onlar fitne çıkaranların ta kendileridir. Bunu bilmezler."
Bu ayetlerden çıkaracağımız netice, insan nifaka düştüğü zaman, kendini düzelteceği yerde, aleme nizam vermeye çalışır. Kendi bozukluğundan haberi olmaz.
Bu hal, Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in ifade ettiği "dini bütünlüğümüz milli bütünlüğümüzdür" tezinin de ispatıdır.
Zira, iç huzurun dolayısıyla onun yansıması olan huzurlu ve problemsiz bir toplumun oluşturulması ancak din kurumunun güvencesiyle olabilir.
Din etrafında şekillenmiş örf, adet, gelenek ve kültür birikimi neticede birliğin tesisinde temeldir.
Hassas günlerden geçen ülkemizin birlik ve beraberliğe her zamankinden fazla ihtiyaç duyduğu bir hakikattir.
Gün, bizleri hep Allahâ ve Rasulüne taşıyan o geminin örfüne ve adetine, geleneğine göre hareket edip milli bütünlüğümüzü nifaka düşmeden vücuda getirme zamanıdır.
Hüseyin Kibarlı / diğer yazıları
- Başlıksız... / 19.01.2003
- Küreselleşme milliliği bitirir / 17.01.2003
- Kıbrıs'ta milli bütünlük dini bütünlükten geçer / 16.01.2003
- Asıl hedef başka / 15.01.2003
- Ekonomide kalıcı çözüm için / 11.01.2003
- Türkiye güçlü olmaya mecburdur / 09.01.2003
- Türkiye, savaşı önleyebilecek güçtedir / 08.01.2003
- Yabancılara el açmaktan kurtulmalıyız / 24.11.2002
- Türkiye yol ayrımında / 23.11.2002
- IMF ile bu iş olmaz / 19.11.2002
- Küreselleşme milliliği bitirir / 17.01.2003
- Kıbrıs'ta milli bütünlük dini bütünlükten geçer / 16.01.2003
- Asıl hedef başka / 15.01.2003
- Ekonomide kalıcı çözüm için / 11.01.2003
- Türkiye güçlü olmaya mecburdur / 09.01.2003
- Türkiye, savaşı önleyebilecek güçtedir / 08.01.2003
- Yabancılara el açmaktan kurtulmalıyız / 24.11.2002
- Türkiye yol ayrımında / 23.11.2002
- IMF ile bu iş olmaz / 19.11.2002