İnsan, bir yönüyle çamur kalıbı yahut bir damla su; öbür yönüyle ise, eşref-i mahlukat olup en güzel surette yaratılmıştır Bilindiği gibi insan, ruh-kalp yönüyle âlem-i melekût yahut âlem-i emirdendir. Diğer yönüyle yani, nefis-beden, çamur kalıbı cihetiyle maddeye dünyaya meyillidir. Bu yönüyle insan âlem-i mülk veya âlem-i şehadettendir.İnsan hırs, tamah, tûl-i emel ve dünya sevgisi içinde bir tezat yaşar. Bir mücadele bir savaş verir. Bu savaş; nefis-ruh, madde-mana çatışması olarak ifade edilir. İnsanın bu özelliklerine Kur'an'da birçok yerde işaret edilir:"Nefse ve onu şekillendirene, ona bozukluğunu ve korunması (isyanını ve itaatini) ilham edene andolsun ki, nefsini temizleyen iflah olmuştur. Onu kirletip örten ziyana uğramıştır" (Şems, 7-10)."Takva sahibi olanlar, bollukta ve darlıkta Allah için harcarlar, öfkelerini yutkunurlar, insanları affederler. Allah da güzel davrananları sever" (Âl-i İmran, 134).İnsan bu suflî gayeler ile ulvî emeller arasında tercihle başbaşa bırakılan, ulvî hedefleri seçmesi istenen ve bu uğurda büyük mücadele veren bir varlıktır. Bu, ömür boyu süren büyük bir imtihandır.İnsan, bir yönüyle çamur kalıbı yahut bir damla sudur: "İnsan neden yaratıldığına bir baksın. Atılan bir damla sudan yaratıldı. Bel ile kaburga kemikleri arasından çıkan (bir su)" (Tarık, 5-7).Öbür yönüyle insan, eşref-i mahlukat olup en güzel surette yaratılmıştır:"Ölçtük, biçtik, ne güzel biçim vereniz biz" (Mürselat, 23).İnsana, benliğindeki zıt yönlülüğe parelel olarak iyilik ve iyiliğe giden yollar da gösterilmiştir, kötülük de... O, tercihle karşı karşıya bırakılmıştır. İster itaat eder gerçek kul olur, saadete erer; isterse isyan eder asi olur, bedbaht olur. Nİtekim ayet-i kerimede: "Biz ona doğru yolu gösterdik; (o) ya şükredici veya nankör olur" (İnsan, 3) buyurulmaktadır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.