BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Ortadoğu'da huzur istemeyen iradede İsrail'in pay sahibi olduğuna dikkat çektiBağımsız Türkiye Partisi Başkanlık Divanı toplantısı, parti genel merkezinde haftasonu Genel Başkan Prof. Dr. Haydar Baş başkanlığında yapıldı.
Toplantıda ülkemiz ve bölgemize ilişkin değerlendirmelerde bulunan BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Ortadoğu'da huzur istemeyen iradede İsrail'in pay sahibi olduğuna dikkat çekti.
Ortadoğu'da ve Körfez ülkelerinde idare edenler ile idare edilenler arasında ciddi uçurumların bulunduğunu belirten Prof. Dr. Baş, "Ancak bölgedeki milletlerin mezhebi ne olursa olsun Müslüman'dır. Yönetici kesim, arayış ve icraatını kendi menfaati üzerine bina etti; dinlerini değiştirmek dahil her türlü tavize hazır durumdadır. Bu bölgeyi, kapitalizmin şiddetle uygulandığı bir alan olarak görmekteyiz. Bölgenin yönetimi, 1850 yılından 2. Dünya Savaşı'na kadar hakim olan İngiltere'den Amerika'ya geçmiştir. Zaman içinde ABD ile yerel yönetimler arasında ufak tefek çatlaklar oldu ise de, bunlar küçük oturumlarla halloluyordu. Son gelişmeler, artık bununla yetinmediklerini gösterdi" şeklinde konuştu.
ABD'yi güdümleyen İsrail
Geldiğimiz noktada ABD'nin, Saddam'la aynı fikirde olmasına rağmen paylaşıma razı olmadığı için bir anda Saddam'ı karşısına almayı tercih ettiğine dikkat çeken BTP Genel Başkanı, "Ortadoğu'da huzur ve birlik istemeyen iradede İsrail pay sahibidir. Filistin ve Ortadoğu'daki önde görülen güçler, İsrail'in hedefleri bakımından en büyük engeldir. Çünkü İsrail bölgede istikrar, birlik, beraberlik istemez; bu güçleri kendi istediği esintiye engel olarak görür. ABD'yi bölgemizde harekete hazırlayan da İsrail'dir; Yahudi lobileridir. Netice olarak Ortadoğu cadı kazanı haline gelmiştir" dedi.
Ülkemizin istikrarı için Türkiye Cumhuriyeti devletinin güçlü olması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Baş "Bunu temin edecek irade ise Bağımsız Türkiye Partisi iktidarı olacaktır. Dün bizi anlamayıp arkamızdan vuranlar, bugün gelinen noktada çok iyi muhasebe yaparak partimizin fikirlerini anlayacak, önemini kavrayacak ve bize sahip çıkacaklardır" şeklinde konuştu.
Nasıl büyüme ki istihdam yok
Türk ekonomisinin çok ciddi darbeler almasına rağmen, köklü tedbirler almak yerine pembe tablolar çizmenin vahim sonuçlarına değinen BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, "Ekonomide % 7 büyümeden bahsedilmektedir. Bunun anlamı 500 bin insana yeni iş sahası açılması demektir. Büyüme istihdam sahalarının açılmasıdır. Oysa, bırakın istihdam imkanlarının artmasını, mevcut iş yerleri kapanmaktadır. Bugün Türkiye'de bahsedilen büyüme yalandır, vehimdir veya aldatmacadır. Bu kabil aldatmacayla, deflasyon ve netice de stagflasyon kaçınılmazdır. Bugüne kadar Türkiye şartlarına uygun bir "ekonomik model" ortaya konamadığını söyleyen Prof. Dr. Baş, "Talep enflasyonu kurallarına göre piyasadan para çekilmeye devam edilirse, enflasyon düşmez, üstelik öldürücü hastalık hükmüne geçer. İşbaşındakilerin ellerinde ekonomik çöküşü önleyecek reçete yok. Milli ekonomik modeli ortaya koyan tek program, partimiz BTP'ye aittir. Bizim programımız her dönem ve devirde geçerlidir" dedi.
Piyasada emek ve üretimin karşılığı yok
BTP'nin Milli Ekonomik Modeli'nde enerji, maliye vergileri, SSK gibi bütün gider kalemlerinin aşağı çekilerek enflasyonun, aynı zamanda sürekli büyüme sağlanarak sıfırlanacağını belirten Prof. Dr. Baş, " Her değer, 'emek' devreye girdiğinde "katma değer" sahibi olur, katma değer üretir. Örneğin, tarlaya ekilen 1 çuval mısırdan, 5 çuval verim alınıyor. Para, emek ve üretimin karşılığı olmasına rağmen; 4 çuvalın karşılığında piyasada olması gereken para basılmıyor. Yıllardan beri, emek ve üretimin karşılığı olan para, IMF talimatı yüzünden Merkez Bankası tarafından basılamamaktadır. Şu kadar emeğin ve emtianın karşılığı yoktur. Neticede çok ciddi emisyon daralması söz konusudur. Hesaplarımıza göre piyasada 150 katrilyon emisyon açığı vardır şeklinde konuştu.
Bağımsız Türkiye Partisi iktidarında piyasadaki bu reel emisyon açığının kapatılacağını belirten BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş "Böylece paraya sıkışan piyasa, üzerinde faiz yükü olmayan, kendi emek ve üretiminin karşılığı olan parayla rahatlayacaktır. Belli gelirin altında olanlardan vergi alınmayacak; tüketim artırılacak ve üretimin önü açılacaktır. Türkiye ancak böyle şahlanacaktır. Gerisi vakit kaybetmekten, milletimizin emek ve üretimini global para babalarına peşkeş çekmekten başka bir iş değildir" şeklinde konuştu.
Toplantıda ülkemiz ve bölgemize ilişkin değerlendirmelerde bulunan BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Ortadoğu'da huzur istemeyen iradede İsrail'in pay sahibi olduğuna dikkat çekti.
Ortadoğu'da ve Körfez ülkelerinde idare edenler ile idare edilenler arasında ciddi uçurumların bulunduğunu belirten Prof. Dr. Baş, "Ancak bölgedeki milletlerin mezhebi ne olursa olsun Müslüman'dır. Yönetici kesim, arayış ve icraatını kendi menfaati üzerine bina etti; dinlerini değiştirmek dahil her türlü tavize hazır durumdadır. Bu bölgeyi, kapitalizmin şiddetle uygulandığı bir alan olarak görmekteyiz. Bölgenin yönetimi, 1850 yılından 2. Dünya Savaşı'na kadar hakim olan İngiltere'den Amerika'ya geçmiştir. Zaman içinde ABD ile yerel yönetimler arasında ufak tefek çatlaklar oldu ise de, bunlar küçük oturumlarla halloluyordu. Son gelişmeler, artık bununla yetinmediklerini gösterdi" şeklinde konuştu.
ABD'yi güdümleyen İsrail
Geldiğimiz noktada ABD'nin, Saddam'la aynı fikirde olmasına rağmen paylaşıma razı olmadığı için bir anda Saddam'ı karşısına almayı tercih ettiğine dikkat çeken BTP Genel Başkanı, "Ortadoğu'da huzur ve birlik istemeyen iradede İsrail pay sahibidir. Filistin ve Ortadoğu'daki önde görülen güçler, İsrail'in hedefleri bakımından en büyük engeldir. Çünkü İsrail bölgede istikrar, birlik, beraberlik istemez; bu güçleri kendi istediği esintiye engel olarak görür. ABD'yi bölgemizde harekete hazırlayan da İsrail'dir; Yahudi lobileridir. Netice olarak Ortadoğu cadı kazanı haline gelmiştir" dedi.
Ülkemizin istikrarı için Türkiye Cumhuriyeti devletinin güçlü olması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Baş "Bunu temin edecek irade ise Bağımsız Türkiye Partisi iktidarı olacaktır. Dün bizi anlamayıp arkamızdan vuranlar, bugün gelinen noktada çok iyi muhasebe yaparak partimizin fikirlerini anlayacak, önemini kavrayacak ve bize sahip çıkacaklardır" şeklinde konuştu.
Nasıl büyüme ki istihdam yok
Türk ekonomisinin çok ciddi darbeler almasına rağmen, köklü tedbirler almak yerine pembe tablolar çizmenin vahim sonuçlarına değinen BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, "Ekonomide % 7 büyümeden bahsedilmektedir. Bunun anlamı 500 bin insana yeni iş sahası açılması demektir. Büyüme istihdam sahalarının açılmasıdır. Oysa, bırakın istihdam imkanlarının artmasını, mevcut iş yerleri kapanmaktadır. Bugün Türkiye'de bahsedilen büyüme yalandır, vehimdir veya aldatmacadır. Bu kabil aldatmacayla, deflasyon ve netice de stagflasyon kaçınılmazdır. Bugüne kadar Türkiye şartlarına uygun bir "ekonomik model" ortaya konamadığını söyleyen Prof. Dr. Baş, "Talep enflasyonu kurallarına göre piyasadan para çekilmeye devam edilirse, enflasyon düşmez, üstelik öldürücü hastalık hükmüne geçer. İşbaşındakilerin ellerinde ekonomik çöküşü önleyecek reçete yok. Milli ekonomik modeli ortaya koyan tek program, partimiz BTP'ye aittir. Bizim programımız her dönem ve devirde geçerlidir" dedi.
Piyasada emek ve üretimin karşılığı yok
BTP'nin Milli Ekonomik Modeli'nde enerji, maliye vergileri, SSK gibi bütün gider kalemlerinin aşağı çekilerek enflasyonun, aynı zamanda sürekli büyüme sağlanarak sıfırlanacağını belirten Prof. Dr. Baş, " Her değer, 'emek' devreye girdiğinde "katma değer" sahibi olur, katma değer üretir. Örneğin, tarlaya ekilen 1 çuval mısırdan, 5 çuval verim alınıyor. Para, emek ve üretimin karşılığı olmasına rağmen; 4 çuvalın karşılığında piyasada olması gereken para basılmıyor. Yıllardan beri, emek ve üretimin karşılığı olan para, IMF talimatı yüzünden Merkez Bankası tarafından basılamamaktadır. Şu kadar emeğin ve emtianın karşılığı yoktur. Neticede çok ciddi emisyon daralması söz konusudur. Hesaplarımıza göre piyasada 150 katrilyon emisyon açığı vardır şeklinde konuştu.
Bağımsız Türkiye Partisi iktidarında piyasadaki bu reel emisyon açığının kapatılacağını belirten BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş "Böylece paraya sıkışan piyasa, üzerinde faiz yükü olmayan, kendi emek ve üretiminin karşılığı olan parayla rahatlayacaktır. Belli gelirin altında olanlardan vergi alınmayacak; tüketim artırılacak ve üretimin önü açılacaktır. Türkiye ancak böyle şahlanacaktır. Gerisi vakit kaybetmekten, milletimizin emek ve üretimini global para babalarına peşkeş çekmekten başka bir iş değildir" şeklinde konuştu.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.