Çarşambadan itibaren sıcaklıkların yanı sıra siyasi hava da mevsim normallerinin üstüne çıkmaya başlayacak. 12 Eylül 1963 tarihli Ankara Anlaşması'na Ek Protokol'ün imzalanmasının eli kulağında. Ankara ve Brüksel'den sızan haberlere göre, Başbakan Erdoğan dün (çarşamba günü) Londra'da İngiltere Başbakanı ve AB Dönem Başkanı Tony Blair'e Ek Protokol'ün "paraf edilmiş metni"ni verecek. "Ata" uçağının dönüş için havalanmasıyla birlikte Türkiye'nin AB Büyükelçisi Oğuz Demiralp de asıl metne imza koymaya hazır duruma gelecek. Belki çarşamba gecesi, belki perşembe ama en geç cuma günü... Törensiz, sessiz sedasız, mektup teatisiyle gerçekleşecek bu zorunlu işlemle birlikte Türkiye, 3 Ekim'de müzakerelerin açılması için son önkoşulu yerine getirmiş olacak ama kıyamet de kopacak. Brüksel'in baskılarıÇünkü hükümet Ek Protokol'ün imzalanmasının Güney Kıbrıs yönetiminin tanınması anlamına gelmediğini kayıt altına almak için yayınlayacağı deklarasyonda, havaalanları ve limanların Rum uçakları ve gemilerine açılmayacağını bildirirse Brüksel ayağa kalkacak. AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn bu koşulu kesinlikle kabul etmeyeceklerini birçok kez tekrarladı. Hatta AB'den bu tür bir kısıtlamanın müzakerelerin başlamasını tehlikeye sokabileceği, Rumlar'ın veto edebilecekleri uyarıları da geldi. Deklarasyonun dozu düşük tutulursa, sadece "tanımama" ile yetinilirse, bu kez Ankara'da ortalık karışacak. Başta CHP olmak üzere Meclis içindeki ve dışındaki tüm muhalefetten barolara, sendikalara, üniversitelere kadar geniş bir kesimden yükselecek tepkileri ve iddiaları tahmin etmek zor değil: "Ek Protokol'e rezerv konulmamasıyla, dahası limanların ve havaalanlarının Rumlar'a açılmayacağının beyan edilmemesiyle, Güney Kıbrıs 'de facto' tanınmış oldu.'Kıbrıs sorunu çözülmeden Güney Kıbrıs'ı tanımayız' diyordunuz, ne oldu? KKTC'nin temelleri dinamitlendi. Kuzey Kıbrıs artık tabela devlet haline geldi.50 yıllık Kıbrıs davası ve milli politikadan vazgeçildi. Kıbrıs Türk'ü, Rum'un insafına terk edildi.Türkiye müdahale hakkını kaybetti. Yakında askerini de çekmek zorunda kalacak." Lefkoşa'nın feryatları Tabii Lefkoşa'dan yangına benzin döken çığlıklar yükselecek. KKTC basınındaki demeçlerde bunun işaretleri verilmeye başlandı: "Türkiye'ye Limasol (Rum) portakalı sıfır, Lefke (KKTC) portakalı yüzde 16 gümrükle girecek. Kuzey'deki limanlar fiilen kapanacak. KKTC'de sadece otellerin kumarhaneleri, üniversitelerin yurtları, bir de randevu evleri kalacak. Türk halkı sermayesi, işgücü, ekonomik kaynaklarıyla Rum'un emrine girecek ve azınlık statüsündeki bir cemaat olarak Rum devletine yamanacak. KKTC işadamları ancak Rumlar'ın aracısı ve bayisi olabilecek. Daha şimdiden KKTC'den 200, Türkiye'den 2 bin firma AB ile ticareti riske atmamak için Rum tarafıyla iş anlaşması imzaladı bile. Sıra Türk askerinin adadan çıkarılmasına ve Rumlar'ın evlerine dönmelerine geldi."
Erdal Şafak / Sabah
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
AKP’nin ‘muktedir’ olma başlığı: Yeni Anayasa
Bu devlet ve bu millet için ne yapmak istediniz de mevcut anayasa engel çıkardı?
Kartal finale uçtu
Maçın tek golünü Muci attı
İmamoğlu ekibi tepki gösterdi, Özel geri adım attı
Adaylık kavgası şimdilik yatıştı!
Adaylık tartışmalarına noktayı koydu
'Kendi adaylığımı dayatmam'
Şi Cinping ve Macron'dan ortak yazılı açıklama
İki lider, İsrail'in Refah'a saldırısına karşı
Görüşmenin ardından açıklama yapılmadı
Baş başa 45 dakika görüştüler
Bahçeli'den Sinan Ateş davası açıklaması
'Yargılama derhal başlamalı'
CHP'li başkan yeğenini atamıştı
Tepki çeken atamadan vazgeçti
Eylem Tok baskısı yapılan muhabirden genel müdürüne yanıt
'Her şeyden haberiniz vardı'
Mısır'a açılan kapının Filistin tarafı İsrail'in eline geçti
Kadın cinayetleri, dünya genelinde ciddi bir insan hakları ihlali olarak kabul edilmekte ve birçok ülkede kadınlar, cinsiyetlerinden kaynaklanan şiddetin kurbanı olmakta
07.05.2024 16:34:00 Önder Yılmaz
Kadın cinayetleri, dünya genelinde ciddi bir insan hakları ihlali olarak kabul edilmekte ve birçok ülkede kadınlar, cinsiyetlerinden kaynaklanan şiddetin kurbanı olmakta. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu tarafından yayımlanan 2024 Nisan ayı veri raporuna göre, Türkiye'de 32 kadın öldürüldü ve 13 kadın ölümü şüpheli olarak kaydedildi. Kadın cinayetleri sadece Türkiye'de değil, dünya genelinde de önemli bir sorun. Dünya genelinde kadın cinayetleri oranlarına bakıldığında, Orta Afrika Cumhuriyeti 10.60 ile en yüksek orana sahip durumda. Bu ülkede kadınlar, cinsiyetlerine dayalı şiddetin en yüksek seviyelerine maruz kalıyor.
Türkiye'den kötü durumda olan ülkeler var
2021 yılı verilerine göre Türkiye'de 100.000 kadın başına düşen kadın cinayetleri oranı 1. Bu oran, Türkiye'nin kadın cinayetleri konusunda dünya genelindeki birçok ülkeden daha iyi bir durumda olduğunu gösterse de, her bir cinayetin arkasında yıkılan hayatlar ve aileler olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Dünya Bankası verilerine göre 100.000 kadın başına düşen kadın cinayetleri oranı Jamaika'da 9.3, Günay Afrika'da 9, Meksika'da 6.2, Brezilya'da 3.5, Rusya'da 3.3, Irak'ta 3, Hindistan'da 2.5, Ukrayna'da 1.9, Kazakistan'da 1.5 ve Azerbaycan'da 1.3 seviyesinde. Kanada, Finlandiya, Kosova ve Lübnan Türkiye'yle aynı orana sahipğ ülkelerden.
Önleme için çabalar sürüyor
Kadın cinayetlerinin önlenmesi ve farkındalığın artırılması için ulusal ve uluslararası düzeyde çeşitli çabalar sürdürülüyor. Türkiye'de ve dünya genelinde kadın hakları savunucuları, hükümetleri ve toplumları, kadına yönelik şiddeti sona erdirmek için daha etkili önlemler almaya çağırmakta. Ancak bu çabaların başarılı olabilmesi için yasaların etkin bir şekilde uygulanması gerekmekiyor. Sonuç olarak, kadın cinayetleri sadece Türkiye'nin değil, tüm dünyanın ortak sorunu olarak karşımıza çıkmaktadır. Her bir kadın cinayeti, toplumların bu konudaki duyarlılığını ve mücadelesini artırmak için bir çağrı niteliğinde Türkiye'de ve dünya genelinde kadın cinayetlerine karşı verilen mücadele, sadece kadınların değil, tüm insanlığın güvenliği ve refahı için hayati önem taşıyor.
Gazze için çadırda kalacaklar
Tekirdağ'ın Süleymanpaşa ilçesinde üniversite öğrencileri İsrail'in saldırısı altındaki Gazze için çadırlı eylem başlattı.
07.05.2024 14:15:00 / Güncelleme: 07.05.2024 14:17:32 İhlas Haber Ajansı
ABD'den destek alan İsrail'in aylardır saldırı düzenlediği Gazze için dünya genelinde direniş eylemleri sürüyor.
Tekirdağ'da üniversite öğrencileri üniversite alanında çadırlar kurarak Gazze için eylem başlattı. Öğrenciler çadırlarda kalarak Gazze'ye destek olabilmek amacıyla 10 gün boyunca eylem yapacak. Alandaki çadırların yanı sıra saldırılarda zarar gören insanların resimleri, oluşturulan mini mezarların üzerine kanlı kefenler bırakılarak acı dramın tablosu sergilenmeye çalışıldı.
Alandaki grup adına bir açıklama yapan Hukuk Fakültesi Öğrencisi Baran Dursun, 'Tarihteki tüm önemli dönüm noktalarında olduğu gibi bugün de Gazze'de, yıllardır süregelen ve 7 Ekim'den beri had safhaya ulaşan katliam ve direniş, doğruyu yanlıştan, haklıyı zalimden, izzeti zilletten ayırt eden bir örnek olarak karşımızda duruyor.
İşgalci İsrail, Filistin'de sadece bir halkı değil, aynı zamanda insani tüm ilke ve değerleri sistematik bir şekilde katlediyor. Batılı devletler ise bu katliama göz yummanın da ötesinde, insan hakları ihlallerinde sınır tanımayan İsrail'i açıktan desteklemeye devam ediyor. Zulümle, hasta, yaşlı, kadın, çocuk demeden insanları, hayvanları ve tabiatı katlederek abad olacağını zanneden İsrail'i soykırım silahlarıyla teçhiz eden ABD ve diğer batılı ülkeler, Gazze'deki zulmün bizatihi faili konumunda olmayı sürdürüyor' dedi.
Gaziantep'teki feci kazada ölen 9 kişi aynı köyde defnedildi
Gaziantep'in İslahiye ilçesinde beton tankerinin karşı şeride geçerek yolcu minibüsünü biçtiği kazada hayatını kaybedenlerin cenazeleri İslahiye ilçesine bağlı Yeşilyurt köyünde defnedildi.
07.05.2024 14:07:00 İhlas Haber Ajansı
Kaza, İslahiye ilçesi Hassa karayolu Ağabeyi mevkiinde meydana geldi.
Edinilen bilgilere göre, Hatay'ın Hassa ilçesi istikametinden Gaziantep'in İslahiye ilçesine giden Mehmet G. yönetimindeki 56 AAB 043 plakalı beton tankeri, sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu karşı şeride geçerek İslahiye ilçesinden Hassa ilçesi yönüne seyir eden Latif Örs yönetimindeki 27 K 2127 plakalı yolcu minibüsüne çarptı.
Feci kazada 9 kişi hayatını kaybederken 1'i ağır 11 kişi de yaralandı.
Kazada hayatını kaybeden 8'i kadın 9 kişinin cenazeleri İslahiye ilçesine bağlı Yeşilyurt köyünde defnedildi.
Cenaze törenine, Gaziantep Valisi Kemal Çeber, Gaziantep İl Jandarma Komutanı Tümgeneral Halil Şen, protokol üyeleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Milli Eğitim Bakanı Tekin: 20 bin öğretmen ataması yapılacak
"20 Mayıs'ta başvuru takvimi açılacak."
07.05.2024 09:43:00 / Güncelleme: 07.05.2024 11:41:44 Anadolu Ajansı
Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.