Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Sanayi Odaları Konsey ve Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) MeclisBaşkanı Kemal Çolakoğlu, ekonominin bugünlerde ilk sıradaki yerini siyasete bıraktığını belirterek, "Ekonomi Türkiye gündeminde hak ettiği ilk sıradaki yerini almalı" dedi. Çolakoğlu, sanayicinin moralsiz olduğunu, siyasi istikrar, güven ortamı ve belirgin piyasa şartlarınınekonomi için önem taşıdığını dile getirerek, iç piyasanın tamamen durduğunu, ihracatta da kar marjı kalmadığını söyledi. Elindeki stokları bile ihraç edenlerin zarar eder hale geldiğini bildiren Çolakoğlu, şunları söyledi: "Sanayici son derece sıkıntılı şartlar altında gününü geçiriyor. Finansal imkanları daraldı. Aslında memlekette altyapı, hammadde, enerji ve insan kaynakları bakımından sorun yok ama güven ortamı yok. Sanayi halen kriz öncesi döneme göre eksiye gidiyor. 2002'de Türkiye yeteri kadar üretmemekte. İç ve dış borçlar henüz çevrilebiliyor ama yeterli katma değeri sağlamadığımız için gelecek yıl borçların çevrilmesi konusunda ciddi endişeler var." Son günlerde Türkiye'nin birinci önceliğinin siyaset haline geldiğini, siyasetin ekonominin önüne geçtiğini kaydeden Kemal Çolakoğlu, 'Türkiye gündeminde ekonomi hak ettiği birinci sıradaki yerini almalıdır" diye konuştu.
Müteşebbis ruhu ölüyor
Türkiye'deki müteşebbis ruhunun çok önemli olduğunu, sanayicideki müteşebbis ruhun ölmek üzere olduğunu belirten Çolakoğlu, olumsuz ve değişken şartlar yüzünden kimsenin yatırım yapmak istemediğini kaydetti. "Bu devirde yatırım yapan ve istihdam sağlayanlara madalya vermek lazım" diyen Çolakoğlu, yatırım yapanların azaldığını sözlerine ekledi.
Reel sektör 'iş güvencesine' soğuk
Reel sektör kuruluşlarının ortak bildirisinde, "İş güvencesi yasalaştırıldığı takdirde, çok daha derin bir ekonomik krize davetiye çıkarılacaktır" denildi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK), Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) ve Türkiye Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (TÜSİAD) de aralarında bulunduğu 11 reel sektör kuruluşunun bildirisinde, Türkiye'nin, ortaya çıkan siyasi gelişmeler sonucu seçim ortamına girdiği hatırlatıldı. Açıklamada, henüz TBMM'nde seçim kararı için yapılan müzakerelerin dahi tamamlanmadığı bir süreçte, her seçim döneminde yaşanan popülizm hastalığının yoğunlaştığı kaydedilirken; "İşçi konfederasyonlarının siyasi partilere yönelik baskıları ve başarısızlığını popülist tavizler vererek telafi etmeye çalışan siyasi çevrelerin gayretleri sonucu, İş Güvencesi Yasa Tasarısı, TBMM komisyonlarında gündeme alınmıştır. Bu, bir seçim tavizidir" denildi. "Yoğun işsizliğin yaşandığı, üniversite mezunlarının asgari ücretle iş aradığı bugünkü ortamda, iş bulmuş olana ek teminatlar sağlamak yerine, iş arayanlara işyeri yaratılması gerektiği" görüşünün savunulduğu bildiride, iş güvencesinin, Avrupa Birliği'nin Türkiye'den talep ettiği bir düzenleme olmadığı ifade edildi.
Müteşebbis ruhu ölüyor
Türkiye'deki müteşebbis ruhunun çok önemli olduğunu, sanayicideki müteşebbis ruhun ölmek üzere olduğunu belirten Çolakoğlu, olumsuz ve değişken şartlar yüzünden kimsenin yatırım yapmak istemediğini kaydetti. "Bu devirde yatırım yapan ve istihdam sağlayanlara madalya vermek lazım" diyen Çolakoğlu, yatırım yapanların azaldığını sözlerine ekledi.
Reel sektör 'iş güvencesine' soğuk
Reel sektör kuruluşlarının ortak bildirisinde, "İş güvencesi yasalaştırıldığı takdirde, çok daha derin bir ekonomik krize davetiye çıkarılacaktır" denildi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK), Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) ve Türkiye Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (TÜSİAD) de aralarında bulunduğu 11 reel sektör kuruluşunun bildirisinde, Türkiye'nin, ortaya çıkan siyasi gelişmeler sonucu seçim ortamına girdiği hatırlatıldı. Açıklamada, henüz TBMM'nde seçim kararı için yapılan müzakerelerin dahi tamamlanmadığı bir süreçte, her seçim döneminde yaşanan popülizm hastalığının yoğunlaştığı kaydedilirken; "İşçi konfederasyonlarının siyasi partilere yönelik baskıları ve başarısızlığını popülist tavizler vererek telafi etmeye çalışan siyasi çevrelerin gayretleri sonucu, İş Güvencesi Yasa Tasarısı, TBMM komisyonlarında gündeme alınmıştır. Bu, bir seçim tavizidir" denildi. "Yoğun işsizliğin yaşandığı, üniversite mezunlarının asgari ücretle iş aradığı bugünkü ortamda, iş bulmuş olana ek teminatlar sağlamak yerine, iş arayanlara işyeri yaratılması gerektiği" görüşünün savunulduğu bildiride, iş güvencesinin, Avrupa Birliği'nin Türkiye'den talep ettiği bir düzenleme olmadığı ifade edildi.