Suriye konusunda işler değişti.
Artık kimse ateşin üzerine körükle gitmiyor. Önceleri Suriye konusunda zehir zemberek açıklamalar yapan Türkiye bile –boyunun ölçüsünü almış olmasından olsa gerek- artık dikkatli açıklamalar yapıyor.
Son olarak BM’den Suriye konusunda önemli bir açıklama geldi.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-mun, Suriye konusunda uluslararası fikir ayrılıklarının devam etmesi halinde durumun daha da kötüye gideceği uyarısında bulundu.
Ban, Suriye’deki çatışmaların bir an önce sona erdirilmesi gerektiğine dikkatleri çekti.
Dikkat ettiğiniz gibi BM artık ‘çatışmaların durması’ çağrılarında bulunuyor.
Başını ABD’nin çektiği batılı güçler Suriye’de Rusya’nın bileğini bükemeyeceklerini anladılar.
Şimdi yeni planlarını devreye koyana kadar mola verme hazırlığındalar.
Daha önceki birçok yazımda ve Mesaj TV’deki ‘Düşünce Çemberi’ programında sıkça ifade ettiğim gibi bir tek Türkiye’nin Beşar Esad’lı Suriye’yle ilişkileri sürdürebilmek için planı yok.
Oysa stratejik derinlik her türlü alternatife hazır olmayı gerektirir. Ama maalesef ‘Stratejik Derinlik’ ahkamları kesen Türk Dışişleri’ni yönetenlerin strateji açısından ne kadar “sığ” olduğunu artık herkes gördü.
Pek çok ülke Esad kaldığı takdirde geçmişe sünger çekip, beyaz bir sayfa açarak Suriye’yle ilişkileri rayına koyabilecek.
Ama Türkiye için bu hiç de kolay olmayacak.
AKP hükümeti bunu yapmak istese bile zor olacak.
Neden mi?
Suriye’de yabancı militanların bulunduğu geçtiğimiz günlerde batılı medya kuruluşlarının yayınladığı görüntülerle ispatlandı.
Suriye’de olaylar durulduğu takdirde bu militanlar ne olacak?
Asıl problem bu. Türkiye’nin geçmişe sünger çekip Suriye’yle ilişkilerini geliştirmesinin önündeki en büyük engel belki de bu militanlar olacak. Çünkü bu militanların çoğunu maalesef Türkiye organize ederek bu ülkeye gönderdi.
Bir kısmını Libya’ya gönderseniz, Suud ve Katar’dan gelenleri ülkelerine geri gönderebilseniz bile sayıları binlerle ifade edilen militanlar en ağır yükü sanırım Türkiye’nin sırtına kalacak.
Bence Türkiye şimdiden Suriye’den gelecek militanları ne yapacağını düşünmeye başlasa iyi eder.
Yoksa atalarımızın şu sözü tecelli edebilir:
Besle kargayı oysun gözünü…
Kılıçdaroğlu’nu yaktılar
Cumhuriyet Bayramı nedeniyle 1. Meclis binası önünde toplanan aralarından CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun da olduğu CHP’lilere polis tazyikli su ve biber gazıyla müdahale etti.
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları AKP sayesinde “meydan muharebesine” dönüştü.
Bu kadar gerginlik yerine yürüyüş yapmak isteyen insanlara izin verilse daha iyi olmaz mıydı?
Olurdu, ama hükümet gerginliği tırmandırmayı seçti.
Neden?
Çünkü CHP ile hükümet arasında yaşanan her türlü gerginlik iktidar partisinin hanesine oy olarak geri dönüyor.
Bunu çok iyi bilen hükümetin toplum mühendisleri fırsata dönüştürmek için bütün gerginliklerin üzerine körükle gitmeyi ihmal etmiyor.
Artık kimse ateşin üzerine körükle gitmiyor. Önceleri Suriye konusunda zehir zemberek açıklamalar yapan Türkiye bile –boyunun ölçüsünü almış olmasından olsa gerek- artık dikkatli açıklamalar yapıyor.
Son olarak BM’den Suriye konusunda önemli bir açıklama geldi.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-mun, Suriye konusunda uluslararası fikir ayrılıklarının devam etmesi halinde durumun daha da kötüye gideceği uyarısında bulundu.
Ban, Suriye’deki çatışmaların bir an önce sona erdirilmesi gerektiğine dikkatleri çekti.
Dikkat ettiğiniz gibi BM artık ‘çatışmaların durması’ çağrılarında bulunuyor.
Başını ABD’nin çektiği batılı güçler Suriye’de Rusya’nın bileğini bükemeyeceklerini anladılar.
Şimdi yeni planlarını devreye koyana kadar mola verme hazırlığındalar.
Daha önceki birçok yazımda ve Mesaj TV’deki ‘Düşünce Çemberi’ programında sıkça ifade ettiğim gibi bir tek Türkiye’nin Beşar Esad’lı Suriye’yle ilişkileri sürdürebilmek için planı yok.
Oysa stratejik derinlik her türlü alternatife hazır olmayı gerektirir. Ama maalesef ‘Stratejik Derinlik’ ahkamları kesen Türk Dışişleri’ni yönetenlerin strateji açısından ne kadar “sığ” olduğunu artık herkes gördü.
Pek çok ülke Esad kaldığı takdirde geçmişe sünger çekip, beyaz bir sayfa açarak Suriye’yle ilişkileri rayına koyabilecek.
Ama Türkiye için bu hiç de kolay olmayacak.
AKP hükümeti bunu yapmak istese bile zor olacak.
Neden mi?
Suriye’de yabancı militanların bulunduğu geçtiğimiz günlerde batılı medya kuruluşlarının yayınladığı görüntülerle ispatlandı.
Suriye’de olaylar durulduğu takdirde bu militanlar ne olacak?
Asıl problem bu. Türkiye’nin geçmişe sünger çekip Suriye’yle ilişkilerini geliştirmesinin önündeki en büyük engel belki de bu militanlar olacak. Çünkü bu militanların çoğunu maalesef Türkiye organize ederek bu ülkeye gönderdi.
Bir kısmını Libya’ya gönderseniz, Suud ve Katar’dan gelenleri ülkelerine geri gönderebilseniz bile sayıları binlerle ifade edilen militanlar en ağır yükü sanırım Türkiye’nin sırtına kalacak.
Bence Türkiye şimdiden Suriye’den gelecek militanları ne yapacağını düşünmeye başlasa iyi eder.
Yoksa atalarımızın şu sözü tecelli edebilir:
Besle kargayı oysun gözünü…
Kılıçdaroğlu’nu yaktılar
Cumhuriyet Bayramı nedeniyle 1. Meclis binası önünde toplanan aralarından CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun da olduğu CHP’lilere polis tazyikli su ve biber gazıyla müdahale etti.
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları AKP sayesinde “meydan muharebesine” dönüştü.
Bu kadar gerginlik yerine yürüyüş yapmak isteyen insanlara izin verilse daha iyi olmaz mıydı?
Olurdu, ama hükümet gerginliği tırmandırmayı seçti.
Neden?
Çünkü CHP ile hükümet arasında yaşanan her türlü gerginlik iktidar partisinin hanesine oy olarak geri dönüyor.
Bunu çok iyi bilen hükümetin toplum mühendisleri fırsata dönüştürmek için bütün gerginliklerin üzerine körükle gitmeyi ihmal etmiyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Oyları hunharca bölün… / 23.03.2024
- Siyasette devrimi millet yapmalı / 22.03.2024
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Siyasette devrimi millet yapmalı / 22.03.2024
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023