Yeni yıl - olaylar ve Türkiye'nin geleceği - 7

AB topluluğu - siyasi olaylar ve Türkiye

AB'nin genellikle dış güdümlü olarak kabul edilen medya tarafından desteklendiği bilinmektedir! Dış sermaye, basının dışında yurt içinde de birçok pozisyonlara kolaylıkla sahip olabilmektedir. Böylece bu medya, istedikleri beyin yıkamasını da birçok defa kolaylıkla yerine getirebilmektedir.

AB karşıtlarına ise "Kızıl Elma-Turan" koalisyonu da denmektedir. Ama bazı AB karşıtlarına bu konu hatırlatılınca onlar tuğrancılığı reddetmektedirler. Yaklaşık olarak karşıt olanların % 50'ye yakını tuğrancılığa hayır diyorlar. Tuğrancılık ise tüm Türklerin birleşmesine giden yoldur!

Şimdiki Kızıl Elma ise daha fazla ülkenin parçalanmasına karşı olmaktadır. Kürt azınlığının Alevi azınlığının ve daha birçok AB isteklerinin ayrılmalarına ve AB isteklerine karşı olunmaktadır. Bununla beraber bu karşı çıkmalar negatif bir tavırdır. Yani ne yapılmaması gerekirine bağlıdır. Türkiye'nin parçalanmasını önlemeye bağlanmaktadır. Ama bunun için ne yapılması, nasıl önlenmesi gerektiğinin de ortaya konulması gerekir. Türkiye'nin kurtuluş çarelerini ve çıkar yollarını da ortaya koymak gerekir. İşte bunu yapan siyasi kuruluşlar BTP hariç hemen hemen hiç yoktur.

Türkiye'nin çıkış yollarını gösterilmesi gerekir. Türkiye neyi nasıl uygulamalı ki kendi durumunu daha güçlü duruma getirmeli? Bunun çaresinin bulunması gerekir!

Mesela AB var. O bir kurum olarak ortada durmaktadır. İyi veya kötü o ayrı mesele. Ama tüm gerekli durumlarıyla bir kurum olarak oluşmuş, gelişmiş ve ortaya çıkmış durumdadır. Onun karşısında da bir ABD mevcuttur. Bu ikisi de beğenilmiyorsa o zaman onların dışında bir güç bulmak gerekir.

Not: Bu gücü BTP göstermektedir. Bu güç içimizdedir. Milletimizdedir. Ülkemizde ve topraklarımızdadır. Onları mobilize etmek için de "yeni bir kuvay-ı milliye" gerekmektedir!

Mesela son zamanlarda Rusya - Çin - Hindistan - İran - Brezilya beşlisinden bahsedilmektedir. Onların önde gideni ise Rusya gösterilmektedir. Ama diğer taraftan ABD, Sovyetler'i yıktı veya yıktırdı. Hatta ondan sonra Rusya Federasyonu'na ses çıkarmadı ama alt sınırını Gürcistan - Azerbaycan ve Güney Kafkasya ile çizdi. Buraya karışma dedi ve bunu Ruslara kabul ettirdi. Ama Rusya Federasyonu içindeki diğer Türk ve Müslüman toplumlarını Rusya'ya bıraktı. Öte yandan, önce Gürcistan'ı şimdi de Ukrayna'yı Rusya'nın elinden almak istemektedir.

Onunla beraber ABD Kazakistan'a ve Özbekistan'a bir nevi girdi sayılır. Orada üsler kurdu. Afganistan'ı işgal etti ve orada istediği idareyi kurdu Rusya hiç sesini çıkarmadı veya çıkaramadı. Yani 5'li grubun lideri Rusya, ABD ile beraber hareket etmektedir. Şimdiden Orta Asya'nın büyük kısmı ABD'nin kontrolündedir.

Bununa yanında ABD enerjinin yaklaşık olara % 65'ini içinde bulunduran Ortadoğu'yu da -özellikle Irak'ı- kendi kontrolü altına aldı. Şimdilik Irak'ta başı dertte ama en azından buna Rusya tepki göstermemektedir. Çünkü ABD ile Rusya arasında adeta bir antlaşma var. ABD, Rusya'yı zenginler kulübüne aldı. G-7'ler yerine Rusya'nın gelişi sağlandı ve G-8'ler oluşturuldu! Irak olayları beklendiği gibi kolay olmadı. Sonuç henüz belli değildir. Ama şimdi 30 Ocak seçimleri beklenmektedir. Irak'ın parçalanması büyük bir ihtimalle olacaktır.

Orada Kürtler bağımsızlık istemektedir. Şiiler ve Sünniler de seslerini gittikçe duyurmaktadır. Eğer Irak'ta bir Kürt Devleti ve onun yanında bir Alevi - Şii -Sünni ayrılıkları söz konusu olursa o zaman Suriye de karışıklıkların oluşması söz konusu olabilir. Orada da parçalanmaların dıştan desteklenmesiyle karışıklıklara sebep olunacaktır. O zaman Suriye de tehlikede demektir. Ondan sonra da Türkiye'deki Kürtler ve Alevilere de mi sıra gelecektir? AB'nin ve ABD'nin planları acaba bu mu?!

Azerbaycan'daki

Elçibey yıkıldı, yerine Aliyev getirildi

Azerbaycan'daki Elçibey milliyetçi, Türk ve turan sevdalısıydı. Ama o gerek AB ile ABD ve gerekse Rusya tarafından tehlikeli görüldü ve özel şeklide tedbir alınarak alaşağı edildi. Yerine ise eski Sovyet yönetiminde çok büyük pozisyonlarda bulunmuş Aliyev getirildi. Onun oraya getirilmesinde ABD'nin ve Rusya'nın herhalde büyük rolü olmuştur. Şu anda Aliyev'in vefatından sonra oğlu Azerbaycan'ın başında bulunmaktadır.