Türk siyasetinin matruşka bebekleri gibi birbirinin aynı görüşleri ve çözümsüz yaklaşımı 2012’yi geçen seneden de kötü bitirmemize neden oldu.
Dışarıdan gelen görüşleri benimsemek ve bizim için de iyidir diyerek uygulamaya koymak da işe yaramadı.
Genç Türkiye Cumhuriyeti devletinin ihtiyacı, özüne dönerek milleti ve devleti tekrar şaha kaldıracak yeni bir soluktu…
Siyaset sahnesine girdiği ilk günden beri milli ve kendine ait projeler ile halkın önüne çıkan
Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr.
Haydar Baş’ın gerek
Milli Ekonomi Modeli, gerekse onun uygulanma şekli olan Sosyal Devlet - Milli Devlet tezi kendi ayakları üzerinde durabilen milli bir ekonomi hamlesi yapabilecek devleti anlatıyor.
Bunun yanında bugün sadece Türkiye’nin değil, Ortadoğu coğrafyasında bulunan her İslam devletinin içinde bulunduğu tehdit çemberini kıracak büyük bir kılıcı da var Sayın Baş’ın:
Ehl-i Beyt Külliyatı.
Sünni dünyanın ayıkmasını ve tekrar hatırlamasını sağlayacak unutturulan gerçekleri kaleme aldı Sayın Baş bu büyük çalışma ile…
Ehl-i Beyt Külliyatı yazılmaya başladığı ilk günlerde Milli Ekonomi Modeli veya Sosyal Devlet - Milli Devlet tezi gibi tam manası ile anlaşılamadı.
Nasıl olur, ne kadar etkili olabilir diyenler çıktı. Ehl-i Beyt açılımı ile gerçek hedefleneni kimse akıl edemedi.
Ancak Milli Ekonomi Modeli’nin 100’ü aşkın ülkede kuralları hayata geçmeye başlaması ile ülkemizde de projelerin aşırılması gibi, sahte Ehl-i Beyt sevdalılarını görmeye başladık, Ehl-i Beyt mayası tuttukça…
Eleştiriler yerini taklitlere bıraktı.
Sayın Baş’ın Ehl-i Beyt’e sahip çıkması, Hz. Peygamberin Ehl-i Beyt’i, İmam Ali Efendimizi, Hz. Fatıma annemizi, İmam Hasan ve İmam Hüseyin efendilerimizi bizlere tanıtması, özellikle bir Sünni olarak işin önüne geçerek Şiilerin bildiklerini bizlere anlatması, müthiş bir olayı başlattı.
Bugüne kadar devlet millet; sivil asker birdir diyen Sayın Baş, “Şii - Sünni kardeştir” dedirtti.
Aleviler, Bektaşiler, Caferiler, Sünnilerle kucaklaştı.
İman ve İslam esaslarında bir olduklarını gördü.
Biz, Arap Baharının başladığı ilk günlerde kaleme alınan Ehl-i Beyt külliyatının bu büyük etkisini yeni yeni fark ediyoruz.
Kapitalizmin ve sosyalizmin ezici baskısı altında preslenen halklara Milli Ekonomi Modeli ile yeniden özgürlüğün yolunu öğreten Sayın Baş; Sadece ülkemizde değil, Ortadoğu’da Şii -Sünni gerginliği ile körüklenen işgale dur diyen tek kişi olmuştur.
Bu sene altı uluslararası sempozyum ile insanlığa yapılan bu müthiş hizmet bizce 2012 senesinin en büyük olayıdır.
Bir siyasiden, bir devlet adamından beklenilen, milletine ve devletine hizmettir.
Bağımsız Türkiye partisinin genel başkanı olarak Sayın Baş’ın yaptığı ise sadece devletine ve milletine hizmeti geçmiş, Ortadoğu’daki ezilen ve sömürülen İslam âlemine yeni bir ışık olmuştur.
Sayın Baş, Ehl-i Beyt açılımı ile Şiiyi ve Sünniyi, Aleviyi ve Bektaşiyi bir sofrada oturtmayı başardı.
Hacı Bektaşi Veli’yi bize tanıttı, Abdal Musa Sultan’ın büyüklüğünü anlattı.
Bu zatlar eliyle ve Ehl-i Beyt nefesi ile kazanılan, Türkleşen ve İslam olan Anadolu coğrafyasını, içinde bulunduğu puslu günlerden çıkartmanın formülünü yeniden yazdı.
Milli duygular ve maneviyat bir arada Sayın Baş’ın Ehl-i Beyt açılımında.
2013 ün “sütçü imam” programı ile başlayacağını duyduk.
Unutmayalım, türkün kurtuluş savaşı, Ehl-i Beyt nefesi ile yoğrulmuş Anadolu erenlerinin manevi terbiyesi ile yetişmiş alperenlerin duası ve imanı kuvveti ile kazanılmıştır.
Sayın Baş, yeniden Kuvayi Milliye, yeniden Ehl-i Beyt derken kaybettiğimiz bu ruhu tekrar diriltiyor.
