Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene
06.03.2019 00:00:00
24 yıl Atatürk'ün yanından ayrılmadan yaverliğini yapan Cevat Abbas, O'nun Anadolu'ya geçmekteki gerçek amacını şöyle ifade etmişti:
"… Kendisini vakitsiz israf ederlerse yine mücadelesine devam edecekti. Ancak neticeye varmakta biraz geç kalacaktı. Fakat her iki halde de Atatürk'ün anayurda ayak basar basmaz millete ilk parolası 'ya istiklal ya ölüm' olacaktı."
Ankara'da gerçekleşen aday tanıtım programında Genel Başkan Prof. Dr. Haydar Baş Bey konuşurken, "Atatürk'ün bu kararlı ve her şeyi göze alarak çıktığı zorlu yolculuğun aynısını yaşadım" dedi.
Prof. Dr. Haydar Baş Bey, 'Hoş Geldin Atatürk' eserinde, dindar bir Atatürk'ü kaleme alırken aynı zamanda O'nun gençlik yıllarından itibaren verdiği vatan ve millet mücadelesini de anlattı.
Sivas'tan Erzurum'a giderken, benzin bulamayan, arabaya takacak lastiği olmayan bir lideri…
Ama yılmayan, azmini, ümidini hiçbir şekilde yitirmeyen, göğsündeki imanla, Ehl-i Beyt soyundan gelen güçle milletine önderlik eden bir Mustafa Kemal'i tanıttı.
Öyle ki, yanında çaresiz ve fakir milletin dışında, kimsenin olmadığı bir şekilde, hem saraya hem dış güçlere karşı başarıyı kazanan bir Atatürk'ü…
Sayın Baş da konuşmasına, kendilerinin kadrosu ile geçirdiği zor anları hatırlatarak başladı ve ekledi:
"Şu anda Türkiye'nin en büyük partisi olduk. Neden böyle biliyor musunuz? Biz her şeyi cebimizden koyduk. Kendi kendimizi ayakta tutmasını bildik. Kadromuz bütün çileyi çeken arkadaşlardır. Kader bizi öyle bir noktaya taşıdı ki, en büyük parti biz olduk."
Doğru, BTP en büyük parti oldu. Bunun nedeni sizce ne?
81 ilde, ilçelerin ve beldelerin tamamında seçime giren tek parti olması mı?
En kötü zamanlarda dahi vatana, devlete laf demedik, dedirtmedik çıkışları mı?
"Siyaset yalan üstüne kuruldu ama bir tek oy için bile yalan konuşmadım" diyen bir Genel Başkanı olması mı?
"Biz hukukun, devletin adamıyız, hukuk ne icap ederse onu yaparız" diyerek bir santim hukukun dışına çıkmayan yaklaşımları mı?
Atatürk'ü dindar ve Müslüman kimliği ile gönüllere yerleştirmesi mi?
"Ben de Hacı Bektaş'ın memleketinden geliyorum. Horasanlıyım. Hacı Bektaş kurt ile kuzuyu kardeş yaptı. Şimdi ben 'bu millet bir ve beraber olacak' diyorum" diyen; 4 milyarlık bir nüfusun yaşadığı ülkelerde uygulanan muhteşem tez Milli Ekonomi Modeli'nin mimarı Prof. Dr. Haydar Baş'ın partisi olması mı?
Belki de hepsi…
Gelinen nokta 16 senelik siyasi hayatında ve aslında ömrü boyunca ektiklerinin meyvesini almasıdır esasen.
Siyaseti yalana ve ranta mahkûm edenlere alıştırılmış Türk insanının, içine düştüğü vahameti görmesi maalesef yıllar aldı.
Ancak gördü ve bugün farklı bir siyasi yaklaşım, çözüm, bereket, para diyebiliyor.
Hepsinden önemlisi unutmaya başladığı Ata'sının gururla söylediği, "Ne mutlu Türküm diyene" sözünü Hoca Atatürk ile tekrar söyleyebiliyor.
Ne mutlu Türküm diyene…
Ne mutlu 'BTP'liyim' diyebilene…
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Sinem Baş / diğer yazıları
- Geçmiş olsun Sayın Baş / 23.03.2020
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018
