91 kere maşallah

Türkiye Cumhuriyeti, 91 yaşında. Kutlu olsun.Haçlı atına; "BOP Eşbaşkanı olarak bizim de bölgede görevlerimiz var!" diye böbürlenerek binenin eline, atı sürsün diye iki ucu b.klu değnek böyle verilir işte! Hangi ucundan tutarsa eli pislenir; eli pislenmesin diye ortadan tutunca da bindiği Haçlı atını, istediği yöne yürütemez!Bir Türk Şehri olan Diyarbakır'a, ısrarla "Amed" diyen mantık neyse, Ayn-el Arab adlı Arapların, Alevi Türkmenlerin, Alevi Kürt ve Yezîdilerin yaşadığı, 150-160 bin nüfuslu bir Arap kentine de ısrarla "Kobani" demek, aynıdır!Diyarbakır ne kadar Amed se, Ayn-el Arab da o kadar Kobani'dir! IŞİD ne kadar Müslümansa, PKK da o kadar Kürt'tür! Onlara destek verenler de onlardandır...ÖSO (Özgür Suriye Ordusu) adlı ve bizim Uzun Adam'ın ısrarla desteklediği, beslediği illegal örgüt, Ayn-el Arab'a 1.300 kişi gönderecekti! Sonra özel eğitilmiş ve ağır silahlarla donanmış 150 kişide karar kılındı! Kararı alan da, Yolgeçen Hanı sınırlarımızdan geçişlerine izin veren de biz değiliz!Zaten Uzun Adam; "Peşmergelerin gönderilmesini Obama'ya ben teklif ettiim" diyerek, yönetimdeki yetki veya yetkisizliğini belirtirken; O'na Kasımpaşalılığını severek oy veren iki kişiden birileri adına üzüldüm! Peşmerge adıyla Barzan Kürtlerini, göbeğimize bastırarak bize gönderttiriyorlar!ÖSO'nun arkasında -başkasının gölgesine girmiş gölgesizlerimiz haricinde- asıl kim var? ABD ve İsrail!Barzan Kürtleri'nin arkasında kim var? ABD ve İsrail!Ayn-el Arab'ın sivil yerleşimcilerinin -40.000 kişi fazlasıyla- tamamı, Türkiye'de mi? Evet!Asıl yerlileri boşaltılarak Barzan Kürtleri ve ÖSO adıyla Suriyeli Esad muhalifleri Kürtler, PYD adıyla Suriyeli PKK'lılarla doldurulmasında, Türkiye'nin herhangi bir çıkarı, olabilir mi?Ayn-el Arab IŞİD tarafından düşürülürse sınır komşumuz; kimin kimi, niye kestiği, bombaladığı, öldürdüğü bilinmeyen Afganistan benzeri bir anarşi merkezi olacak!Ayn-el Arab; Barzan Kürtleri ve Suriyeli Muhalif Kürtler tarafından doldurularak ele geçirilirse güneyimizde bir Kürt Devleti kurulacak!Zaten bir kaç gündür anlaştıkları söylenmeğe başladı bile!Tarihte hiç devlet olmamış; devletlilik ve devletçilik teamülü olmayan Kürtlerin güya müstakil devlet kurmaları; aynen Filistin'de olduğu gibi İsrail' in; önce at binip cirit oynayacağı, sonra oradaki Kürtleri toplama kamplarına doldurarak kendilerine lüks yerleşkeler yapmasıyla sonuçlanacak!Yani Büyük İsrail Projesi'ne taşeronluk edenlere, Türkiye de taşeronluk, kalfalık edecek!Hristiyan ve Yahudilerle bir olup Kur'ân hükmüne göre; ".. onlardandır." tarifi almışların, yaptıklarına veya ortaklıklarına seyircilik edenler de en az onlar kadar veballi olmayacak mı?Şahsen; "Ey iman edenler! Yahudileri ve Hıristiyanları dost edinmeyin. Zira onlar birbirinin dostudurlar. İçinizden onları dost tutanlar, onlardandır." (Mâide-51) Allah tarifine göre "onlardan" olmaktan, bu vebâle ortaklıktan Allah'a sığınırız..".. Fitne, adam öldürmekten daha kötüdür." (Bakara-191) ikazından sonra; "Fitne tamamen yok edilinceye ve din de, yalnız Allah için oluncaya kadar onlarla savaşın." (Bakara-193) Allah emrini bırakıp; "Onları dost tutanlar da onlardandır." tariflilerin sözlerine, uygulamalarına uyan da onlardan olmaz mı?Biz, onlara uyar mıyız? Onlara bilmeden uyanları uyarmaz mıyız?Biz; Hz. Peygamber (s.a.a.)'in, Gadir-i Hum Hutbesi'ndeki; "Ey insanlar! Ali ve O'nun soyundan olan temiz çocuklarım, sıkl-i asğar (daha küçük değerli emanet) ve Kur'ân ise sıkl-i ekber (daha büyük değerli emanet)dir. Bu ikisinden her biri diğerini haber vermekte ve onunla uyum içinde bulunmaktadır. Onlar Kevser havuzunun başında yanıma gelinceye kadar birbirinden ayrılmazlar" diye vurgulayarak tarif ettiği Kur'ân ve Ehl-i Beyt yolunda yürümeğe gayret eden nasiplileriz.Biz; Kerbelâ Vak'ası'ndan 1.334 sene sonra; "Ehl-i Beyt'im, Nûh'un Gemisi gibidir. Binen kurtulur, binmeyen helâk olur" Peygamber (s.a.a.) tarifi ve buyruğunu bize duyuran -Allah O'ndan razı olsun- Prof. Dr. Haydar BAŞ kaptanlığında, Ehl-i Beyt Gemisi'ne binen nasiplileriz.Cumhuriyet'in 91. yaşında, Muhteşem Türk Atatürk'ün 1937'de TBMM'nde söylediği ve Bombay Cronicle Dergisi'nin Hakimiyet-i Milliye Gazetesi'nden alıntılayarak 27 Temmuz 1937 yılında yayınladığı sözlerini de hatırlatmak isterim: "Arapların arasında mevcut olan karışıklığı ve hoşnutsuzluğu kimse bizim kadar bilemez... Biz vakıa birkaç sene Araplardan uzak kaldık... İslamiyet'in mukaddes yerlerini Musevilerin ve Hıristiyanların nüfuzu altına girmesine mani olacağız. Binaenaleyh şunu söylemek istiyoruz ki buraların Avrupa emperyalizminin oyun sahası olmasına müsaade etmeyeceğiz. ...  Peygamber'in son arzusunu, yani mukaddes toprakların daima İslam hakimiyetinde kalmasını temin için hemen bugün kanımızı dökmeye hazırız. ... Avrupa'nın bu mukaddes yerlere temellük etmek için yapacağı ilk adımda bütün İslam aleminin ayaklanıp icraata geçeceğine şüphemiz yoktur."Devrin solcuları Jön-Türkler'in ve devrin sağcıları Pantürkist ve Panislamistler'in; Haçlı senaryosuna bilerek veya bilmeyerek katılmalarıyla paramparça edilip üleşilmiş imparatorluk molozlarından yeni bir Türk Devleti kuran ve kurduğu devleti Türk Milleti'ne emanet eden, Muhteşem Türk'ü ve mesai arkadaşlarını rahmet ve minnetle yâd ederek Cumhuriyetimizin 91.nci yılı kutlu olsun."VARLIĞIM, TÜRK VARLIĞINA ARMAĞAN OLSUN" Vesselâm...Selâm, sevgi, duâ...