Fener Rum Patrikhanesi ile AB'nin İstanbul'da ortaklaşa düzenledikleri ihanet konferansında AB yetkilileri Türkiye'ye Fener Rum patrikhanesini ekümenik olarak tanıma baskısı yaptı.
İstanbul'daki ihanet konferansında Türkiye'ye ruhban okulu açılması yönünde baskı kuran AB, Bartholomeos'un istekleri doğrultusunda ekümeniklik iddialarını da gündeme taşıdı. Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye Raportörü Camiel Eurlings, "Patrikhane, kendisini 'ekümenik patrikhane' olarak tanımlayabilmelidir" dedi. Fener Rum Patrikhanesi ile AP'nin İstanbul'da süren konferansına katılan Eurlings, "ekümeniklik" konusunda şunları söyledi: "Süreç çok açıktır. Türkiye'nin reformları daha fazla özgürlük yaratır. Bu, normal dini azınlıklar için de geçerlidir. Bu şu anlama gelmektedir; kendi kilisenize, kendi ibadethanelerinize sahip olabilmeniz ve Patrikhane'nin kendisini 'ekümenik patrikhane' olarak tanımlayabilmesi anlamına gelmektedir." AB'ye girişte ekümeniklik şartıTürkiye'nin, AB ile birlikte çalışarak bu değişiklikleri sağlayacağını ifade eden Eurlings, "Çünkü bu Avrupa için temel zorunluluktur. Herkes inançlarını yerine getirebilmelidir. Mesela, benim ülkem Fransa'da çok sayıda Türk camisi var ve biz onu koruyoruz.Çünkü bütün bunlar benim ülkemin bir parçasıdırlar. Bu özgürlükler, hem Türkiye, hem de bütün Avrupa ülkeleri için geçerlidir" diye konuştu. Eurlings, Türkiye'deki reformlara ilişkin de, "Reform sürecine çok inanıyorum. Ancak bu süreç, bugünden yarına bir süreç değildir. Bu anlamda parlamento ve hükümet çok sayıda liberizasyon gerçekleştirdi. Bu çalışmalar çerçevesinde birçok defalar Türkiye'de bulundum, bundan sonra da bulunacağım" dedi. Bu dönemde iyi ilişkilerin yaşanacağına inandığını vurgulayan AP Türkiye Raportörü Camiel Eurlings, "Hayata geçirilecek özgürlükler sadece azınlıklar için önemli değil, bu Türkiye'yi yeni bir Türkiye olarak göstermek anlamında da önemlidir. Türkiye'nin, Avrupa'da gerçekten olmak istediğini göstermek için de önemlidir" diye konuştu.Eurlings, "dini azınlıkların özgürlüklerinin de bunun en güzel ispatı olacağını" sözlerine ekledi.
Sonuç bildirgesine Ruhban okulu ve ekümeniklik damgası
Fener Rum Patrikhanesi ile AP Hıristiyan Demokratlar-Avrupa Demokratları Grubu'nun İstanbul'da düzenlediği 2 günlük ihanet konferansı, bildirgenin kabul edilmesinin ardından sona erdi.Bildirgede, AB'de kiliselerin sivil toplum ve dini özgürlüklerin hayata geçirilmesindeki önemi vurgulanarak, bu diyaloğun her yıl devametmesi isteği yer aldı. Hıristiyan, Müslüman ve Museviler'in diyalog içinde çalışmalarını sürdürmesinin önemine de dikkat çekilen bildirgede, dini özgürlüklerin yaşanması konusuna vurgu yapıldı. Bildirgede, "AB üyeliği yolundaki Türk hükümetinden Heybeliada Ruhban Okulu'nun yeniden açılmasının sağlanması" istendi.Sonuç bildirgesinde ayrıca, "Gökçeada ve Bozcaada'daki Hıristiyan cemaatin gayrimenkullerinin geri verilmesinin dini özgürlükler açısından önem taşıdığı" ifade edildi."Türk hükümeti ve parlamentosunun Kopenhag Kriterleri'ni uygulama konusundaki kararlılığının" da tebrik edildiği bildirgede, söz konusukriterlerin önemine yer verildi. Bildirgede, diyalog toplantısının 19-20 Ekim 2006'da Slovakya'da yapılması önerisinde de bulunuldu.
İstanbul'daki ihanet konferansında Türkiye'ye ruhban okulu açılması yönünde baskı kuran AB, Bartholomeos'un istekleri doğrultusunda ekümeniklik iddialarını da gündeme taşıdı. Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye Raportörü Camiel Eurlings, "Patrikhane, kendisini 'ekümenik patrikhane' olarak tanımlayabilmelidir" dedi. Fener Rum Patrikhanesi ile AP'nin İstanbul'da süren konferansına katılan Eurlings, "ekümeniklik" konusunda şunları söyledi: "Süreç çok açıktır. Türkiye'nin reformları daha fazla özgürlük yaratır. Bu, normal dini azınlıklar için de geçerlidir. Bu şu anlama gelmektedir; kendi kilisenize, kendi ibadethanelerinize sahip olabilmeniz ve Patrikhane'nin kendisini 'ekümenik patrikhane' olarak tanımlayabilmesi anlamına gelmektedir." AB'ye girişte ekümeniklik şartıTürkiye'nin, AB ile birlikte çalışarak bu değişiklikleri sağlayacağını ifade eden Eurlings, "Çünkü bu Avrupa için temel zorunluluktur. Herkes inançlarını yerine getirebilmelidir. Mesela, benim ülkem Fransa'da çok sayıda Türk camisi var ve biz onu koruyoruz.Çünkü bütün bunlar benim ülkemin bir parçasıdırlar. Bu özgürlükler, hem Türkiye, hem de bütün Avrupa ülkeleri için geçerlidir" diye konuştu. Eurlings, Türkiye'deki reformlara ilişkin de, "Reform sürecine çok inanıyorum. Ancak bu süreç, bugünden yarına bir süreç değildir. Bu anlamda parlamento ve hükümet çok sayıda liberizasyon gerçekleştirdi. Bu çalışmalar çerçevesinde birçok defalar Türkiye'de bulundum, bundan sonra da bulunacağım" dedi. Bu dönemde iyi ilişkilerin yaşanacağına inandığını vurgulayan AP Türkiye Raportörü Camiel Eurlings, "Hayata geçirilecek özgürlükler sadece azınlıklar için önemli değil, bu Türkiye'yi yeni bir Türkiye olarak göstermek anlamında da önemlidir. Türkiye'nin, Avrupa'da gerçekten olmak istediğini göstermek için de önemlidir" diye konuştu.Eurlings, "dini azınlıkların özgürlüklerinin de bunun en güzel ispatı olacağını" sözlerine ekledi.
Sonuç bildirgesine Ruhban okulu ve ekümeniklik damgası
Fener Rum Patrikhanesi ile AP Hıristiyan Demokratlar-Avrupa Demokratları Grubu'nun İstanbul'da düzenlediği 2 günlük ihanet konferansı, bildirgenin kabul edilmesinin ardından sona erdi.Bildirgede, AB'de kiliselerin sivil toplum ve dini özgürlüklerin hayata geçirilmesindeki önemi vurgulanarak, bu diyaloğun her yıl devametmesi isteği yer aldı. Hıristiyan, Müslüman ve Museviler'in diyalog içinde çalışmalarını sürdürmesinin önemine de dikkat çekilen bildirgede, dini özgürlüklerin yaşanması konusuna vurgu yapıldı. Bildirgede, "AB üyeliği yolundaki Türk hükümetinden Heybeliada Ruhban Okulu'nun yeniden açılmasının sağlanması" istendi.Sonuç bildirgesinde ayrıca, "Gökçeada ve Bozcaada'daki Hıristiyan cemaatin gayrimenkullerinin geri verilmesinin dini özgürlükler açısından önem taşıdığı" ifade edildi."Türk hükümeti ve parlamentosunun Kopenhag Kriterleri'ni uygulama konusundaki kararlılığının" da tebrik edildiği bildirgede, söz konusukriterlerin önemine yer verildi. Bildirgede, diyalog toplantısının 19-20 Ekim 2006'da Slovakya'da yapılması önerisinde de bulunuldu.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.