Baykal'ın gidiş-gelişleri, iniş-çıkışları olmasaydı AKP iktidarının ömrü bu kadar bile devam edemezdi. Onun için hem içerde hem de dışarıda bu iktidardan nemalanan bütün çevreler sayın Baykal'a çok şey borçludurlar.Milletimiz tek başına iktidar koltuğunda oturan AKP'nin yaptıklarına ve yapması gerektiği halde yapmadıklarına bakarak; "bu kadar da olmaz ki, yetti artık, bu ne rezalet?" deyip okkalı bir Osmanlı tokadı indirmeye karar verdiği an, Baykal bir çıkıyor, esip-savuruyor ve iktidarı tokat yemekten kurtarıyor.Anadolu' da "ipini bıçaklamak" diye bir deyim kullanılır. Bu deyim; oldukça zorda ve darda olan bir dostun, bir arkadaşın imdadına yetişip içine düştüğü o zor durumdan kurtarmayı ifade eder. Bu pencereden bakınca; dört buçuk yıldır Baykal AKP'nin ipini sürekli bıçaklamaktadır. Millet nezdinde sıfıra müncer olduğu her durumda rastgele çıkışları ile, bilinçsiz açıklamaları ile tekrar milletin kucağına itmiştir.Sayın Baykal'ın saldırıları ve salvoları ve dahi AKP'yi İslamcılıkla suçlamaları bakın neleri örtmüştür, hangi yalanları ve talanları milletten gizlemiştir?Dört yılda kırk bin kilisenin açılmasına zemin hazırlayan, misyonerlerin ve misyonerliğin önündeki tüm engelleri kaldıran bir kadroyu İslamcılıkla suçlayarak sayın Baykal bu tehlikeli oyunun perde arkasını milletten saklamıştır."Vatan sevgisi imandandır" ilkesi ve ölçüsü göz ardı edilerek vatan topraklarını yetmiş iki buçuk millete satışa arzeden, şehit kanları ile sulanmış, altında şehitler yatan toprakları parsel parsel, dönüm dönüm satan bir kadroyu akşam-sabah İslamcılıkla suçlayarak bu korkunç talandan ötürü küplere binen milleti her defasında sakinleştirmiştir.Özelleştirme adı altında altın yumurtlayan tavukların kesilmesinden yer altı kaynaklarımızın ecnebi şirketlere kiralanmasına, ülke ekonomisinin tamamen yabancıların kontrolüne verilmesinden borçların boğazımıza kadar çıkarılmasına,alt kimlik-üst kimlik tartışmalarından BOP eş başkanlığına ve bu ihanet projesinde Diyarbakır'ın yıldızının parlayacağı iddialarına, bebek katiline "sayın" ve şehitlerimize "kelle" denilmesine, Irak'ın işgali gibi küresel bir ihanete destek verilmesinden bir milyon Müslümanın katledilmesine yardımcı olmaya ve bu cümleden olarak İncirlik'ten dört bin beş yüz Amerikan uçağının kalkıp Irak'ı bombalamasına göz yumulmasına ve daha nice yıkıcı ve yakıcı icraatların faili bir kadroyu hiç ilgisi olmadığı halde İslamcılıkla suçlamak eğer gaflet değilse büyük bir cehalettir.Baykal her defasında AKP'nin balkaymağı olmaya ve ekmeğine yağ sürmeye devam etti ve milletimiz bu kayıkçı kavgasını fark edinceye kadar da devam edeceğe benziyor.Son saldırılar ve salvolar Baykal'ın, AKP'nin balkaymaklığını başarı ile yaptığını fazlası ile ele veriyor.Bilmem ki anlaşılabildi mi?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Beterin beteri basiretsizlik / 19.07.2025
- Görmeyen gözler işitmeyen kulaklar ve ürpermeyen kalpler / 18.07.2025
- İmtiyazlı zümre doymak bilmiyor / 17.07.2025
- Hacım! Hayırlı olsun yeni yol arkadaşlarınız da!.. / 16.07.2025
- ‘Her kışın sonunda bir bahar olur’ / 15.07.2025
- Gül vekilim gül / 12.07.2025
- Yalamış yutmuşlar / 09.07.2025
- Dökülüyoruz dökülüyorsunuz dökülüyorlar / 08.07.2025
- Emeklinin payına bir kez daha hüsran düştü / 07.07.2025
- ‘İçi nasırlanmış elleri de yaz’ / 05.07.2025
- Görmeyen gözler işitmeyen kulaklar ve ürpermeyen kalpler / 18.07.2025
- İmtiyazlı zümre doymak bilmiyor / 17.07.2025
- Hacım! Hayırlı olsun yeni yol arkadaşlarınız da!.. / 16.07.2025
- ‘Her kışın sonunda bir bahar olur’ / 15.07.2025
- Gül vekilim gül / 12.07.2025
- Yalamış yutmuşlar / 09.07.2025
- Dökülüyoruz dökülüyorsunuz dökülüyorlar / 08.07.2025
- Emeklinin payına bir kez daha hüsran düştü / 07.07.2025
- ‘İçi nasırlanmış elleri de yaz’ / 05.07.2025