AKP'yi ABD balkonundan seyretmek

Türkiye'de Anadol marka arabanın icat edildiği yılın ilk aylarıydı...

Gurur dolu bir Türk evladı Anadol arabasıyla bir Avrupa turuna çıkmaya karar verir.

İletişimin bu kadar yoğun olmadığı bir çağda Anadol'dan habersiz olan Avrupalıları haberdar etmek ve "biz yaptık mı işte böyle yaparız" demek içindi bütün bunlar.

Varmış Almanya'ya.

Hem kendisi hem Anadol ilk kez otoban kültürüyle yüzleşiyordu.

Köklemişti gazı, fakat tutamadı kendini, etmişti donuna N...zi ve yarı yolda araba bozuluvermişti.

Geçmekte olan bir Mersedes marka araca ricada bulunmuş bizimki:

- Beni bir tamirci dükkanına kadar çeker misin?

Hay hay demiş adam.

Bulup buluşturmuşlar bir ip ve Mersedesin arkasına bağlamışlar Anadolu.

Tam kalkış sırasında yanlarına yaklaşan BMW'nin şoförü Mersedesin sürücüsüne:

- Benimle bir yarış yapabilir misin? der.

Tamam der Mersdesin sürücüsü ve yarış başlar.

Araçlar hızlandıkça hızlanır.

110, 120, 140, 150...

Mersedesin arkasına bağlı özel alaşımlı Anadol'un, bu hız karşısında tekerleri yerden kesilir.

İpin ucunda uçurtma misali bir sağa yalpalanır, bir sola.

İşte tam da bu sırada manzarayı tanzara eden, yani seyreden bir vatandaşımızın göğüsleri şişme pot gibi havalanmaya başlar.

Nasıl havalanmasın, adam ayrı düşmüş kaç yıldır ana kucağından, vilayetin bucağından.

Kendini tutamaz, narasını atar:

- Mersedesle BMW kapıştı, Anadol yol istiyor, yol vermiyorlar.

Ve devamla:

- Helal olsun be! İşte bu kadar! Olay bu! Ey bugünümüzü gösteren ulu tanrım! Bu bir rüya sanırım. Böyle bir şey olamaz, beni kimse tutamaz. Ölsem artık ne gam, su tutmasın isterse dam. Yakında geliyor amcam...

Şunun için anlattım.

İki yıllık AKP icraatlarını, gizli aşikar ABD'nin âli menfaatlerini gözetmeyi en büyük gaye edinmiş kimi televizyonların balkonlarından izlerseniz (bunların içine bir kısım mübarek kanallar da dahildir) ipi Mersedesin uygun yerine bağlı Anadol'un sağa sola yalpalamasını hayra yoran vatandaş gibi olursunuz.

Kaldı ki, iktidarın ipi sadece bir yere de bağlı değil.

ABD, İMF, Dünya Bankası, AB, İsrail...

Ama siz yine de "var bir hikmeti" diyenlerdenseniz yazdıklarımı okumayın.



Öteden haberOrhan DEDE'den...

Adamın biri yeni ulaştığı otele kaydını yaptırır. Odasına girdiğinde masada bir bilgisayar görür ve karısına e-mail atmaya karar verir. Fakat yazdığı mesajı farkında olmadan yanlış bir adrese gönderir...

Tam bu sırada farklı bir yerde, kadın, kocasının cenaze töreninden evine yeni dönmüştür ve bilgisayarındaki maili görür, arkadaşlarından geldiğini düşündüğü maili okuyunca olduğu yere yığılıp kalır. Odaya giren annesi yerde yatan kızını ve ekrandaki mesajı görür.

Kime: Sevgili karıma

Konu: Yeni ulaştım.

Tarih: 16 Mayıs 2004

Benden haber aldığına şaşıracağından eminim.

Burada bilgisayar var ve sevdiklerimize e-mail gönderebiliyoruz.

Buraya yeni ulaştım ve kaydımı yaptırdım.

Her şey yarın senin buraya geleceğini düşünülerek hazırlanmış.

Seninle buluşmayı dört gözle bekliyorum.

Umarım benim gibi sorunsuz bir yolculuk geçirirsin.

Not: Burası çok sıcak.

Fıkralar...İlker Kuran'dan...

II. Dünya Savaşı sırasında Rus orduları geri çekiliyormuş... Ve Rus generali durumu kurtarmak için askerleri teşvik etmeye karar vermiş. Getirilen her ölü Nazi için 10 ruble vaad etmiş.

Çatışmalardan sonra kimi 1, kimi 3 ceset getirmiş ve paralarını nakit olarak almışlar. Bir ara bir Yahudi asker, bir vagonu sürükleyerek getirmiş. Vagonun kapısını açmış, içerisi ceset doluymuş.

General bunu görünce şaşırmış ve askeri kenara çekerek şöyle demiş:

- "Asker, anlarsın ya bütçemiz zayıf, haydi ben sana ceset başı 7.50 ruble vereyim."

Asker:

- "Olmaz, zaten bana geliş fiyatı 8.30 ruble."

*

Temel ile Cemal tuttukları balığın dişi mi erkek mi olduğu konusunda iddialaşmış. Temel çözüm önermiş:

- Yüzbaşıya soralım.

- O ne pilir ki?

- Ama dediğu dediktur.

*

Cemal askere gidiyor diye annesi ağlıyormuş.

Temel:

- Ne ağlayisun, ceri hatta kalursa pi mesele yok, cepheye ciderse iki ihtimal var, ya yaralanur ya yaralanmaz. Yaralanursa ya iyileşur ya iyileşmaz. İyileşurse iyi, cepheye tekrar cöndermezler. Ölürse ya cennete cider ya cehenneme. Cennete ciderse iyi, cehenneme ciderse oyle pi evlat içun ağlamaya değmez...