Allah ona ilim bağışlar
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Her kim dünyaya yönelir ve arzusu uzun olursa, Allah dünyaya olan rağbeti miktarınca kalbini köreltir. Her kim dünyaya sırt çevirir ve dünyadaki arzusu kısa olursa Allah ona hiç kimseden öğrenmediği bir ilim ve hiç kimsenin göstermediği bir hidayet bağışlar”
27.09.2019 00:00:00





Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Ey Ebu Zer! Dünyadan yüz çeviren bir kulun kalbinde Allah hikmet bitirir, dilini hikmetle konuşturur. Ona dünyanın ayıplarını, hastalığını ve ilacını tanıtır ve onu dünyadan esenlik yurduna salim bir şekilde götürür." (a.g.e. 77/80/3)
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Her kim dünyaya yönelir ve arzusu uzun olursa, Allah dünyaya olan rağbeti miktarınca kalbini köreltir. Her kim dünyaya sırt çevirir ve dünyadaki arzusu kısa olursa Allah ona hiç kimseden öğrenmediği bir ilim ve hiç kimsenin göstermediği bir hidayet bağışlar. Kalbinden körlüğü çıkarır ve onu basiretli kılar." (a.g.e. s. 163/187)
Resûlullah (s.a.a), bir gün evinden çıkarak şöyle buyurmuştur: "Sizden aziz ve celil olan Allah'tan vasıtasız olarak ilim öğrenmek ve gösterilmeksizin hidayet bulmak isteyen kimse var mıdır? Sizden Allah'ın kalbinden körlüğü gidermesini ve kendisini basiretli kılmasını isteyen kimse var mıdır? Biliniz ki her kim dünyada züht içinde yaşar ve arzusu kısa olursa Allah kendisine ders almaksızın bir ilim ve gösterilmeksizin bir hidayet bağışlar." (Hilyet'ul-Evliya, 8/135)
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Ey Ebu Zer! Kardeşinin dünyaya sırt çevirdiğini görünce ona kulak ver! Zira o hikmet öğretmektedir." (Bihar, 77/80)
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Her kim dünyadan yüz çevirir, horluğuna tahammülsüzlük etmez ve yüceliğine erişmek için yarışmazsa, Allah onu bir yaratığın hidayeti olmaksızın hidayet eder, bir kimse öğretmeksizin ona ilim öğretir, göğsünde hikmeti güçlendirir ve hikmeti dilinde cari kılar." (a.g.e. 78/63/155)
Bir duasında şöyle yer almıştır: "Allah'ım! Kendilerine zühdü şart koştuğun, onların da bu şartı kabul ettiği o şarta vefa edeceğini bildiğin, böylece kendilerini kabul ettiğin, kendilerine melekleri indirdiğin, vahy ile yücelttiğin ve kendilerine ilminden bağışladığın, dostlarına cari kıldığın kaza ve kaderin sebebiyle sana hamdolsun." (a.g.e. 102/104/2)
OKAN EGESEL
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.


















































































