Anne ile oğlunu barıştıran sistem

Eskişehir'in en soğuk günlerinden biriydi. Ayazın deyim yerindeyse iliklerimize kadar işlediği cumartesi günü içimizi ısıtan bir programa ev sahipliği yaptık.

Soğuk havaya inat sıcacık evlerinden çıkıp bu kış mevsiminde davetimize icabet eden uzlaştırmacı arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum.

Uzun bir pandemi süreci sonunda sosyal ve kültürel faaliyetlere ara veren Eskişehir Uzlaştırmacılar Derneğimiz yeni bir programla üyelerinin karşısına çıktı.

Sosyal ve kültürel faaliyetlerin yoğun olduğu bu kadim kentte bir günde metre kareye 5-6 program düşer. Bu yönüyle seviyorum bu şehri!

Diğer kentlerde durum nasıl? Bilmiyorum ama yaşam proaktif akıyor bu kentte!

Neyse…

Dernek olarak bu programı yapma amacımız, aramıza yeni katılan uzlaştırmacılar başta olmak üzere bir çoğumuzun sahada karşılaştıkları sorunları, yaşadıkları zorlukları birinci ağızdan savcımıza iletmelerini sağlamaktı.

Öyle de oldu.

Gerek dernek yönetimi ve gerekse ferdi olarak odasına her gittiğimizde adeta dosyaların arasında kaybolduğunu gördüğüm Uzlaştırma Savcımız İsmail Karteper'in onca iş yoğunluğuna rağmen hafta sonu tatilinden feragat edip bizlere 3 saatini ayırması, derneğimize duyduğu güvenin, samimiyetin ve sevgisinin bir karşılığı olduğunu düşünüyorum.

Minnettarız…

Programda benim için ilginç anlar oldu. Eskişehirli hemşerilerimizin yakından tanıdığı Tüketiciyi Destekleme Derneği Genel Başkanı Süleyman Bakal Bey de aramızdaydı!

Son sınavda gösterdiği başarıdan dolayı uzlaştırmacı kimliği ile gelmişti programa.

Başarısından dolayı ayaküstü sohbet edip tebrik ettim.

Öyle ki son sınavda soruların zorluğundan olsa gerek tanıdığım birçok arkadaşım başarısız olmuşlardı. Ama Süleyman Bey gençlere örnek olabilecek bir yaşta sınavı kazanıp uzlaştırmacı oldu.

Evet…

Daha önce bazı köşe yazılarımda yazmıştım "Derneğimizi ve uzlaştırmacı kurumunu."

Bir cümle ile derneğimizin kuruluş amacını şu şeklide özetleyebilirim; "Uzlaştırmacı meslektaşlarımızın eğitimlerine katkıda bulunmak, aralarında yardımlaşmayı sağlamak ve uzlaştırma kurumunun gelişmesine katkıda bulunmak."

Mahkemelerin iş yükünü azaltan çalışmalarımız bir yana genel anlamda toplumsal barışa hizmet ederek, taraflar arasındaki uyuşmazlığı uzlaştırmacının gözetiminde mahkemeye düşmeden kısa zamanda çözüme kavuşturmanın adı uzlaşma!

Taraflara, müşteki ya da şüpheli olsun birçok fayda sağladığını belirmeliyiz. En önemlisi uzlaşma olumlu sonuçlanırsa adli sicil kaydı oluşmuyor.

Program süresince özellikle göreve yeni başlayan uzlaştırmacılar uygulamada ve sahada karşılaşmış oldukları sorunlara ait birçok soruyu direk uzlaştırma savcımıza sorma imkânı buldular.

Tecrübesi ve birikimi her soruyu en ince ayrıntısına kadar açıklayan Savcımız, önemli hususların altını çizdi.

Özellikle son zamanlarda Yargıtay tarafından uzlaştırma ile ilgili verilen kararlar doğrultusunda yapılması gerekenleri belirtti.

Uzlaştırmada başarılı olmanın yol ve yöntemlerini bizlere örneklerle açıkladı. Bir soruya cevap verirken kurduğu şu cümle "Eskişehir uzlaştırmada başarılı bir il" sözlerini duyduğumuzda içimizdeki sevinç güvercinleri havalandı.

Teklif formu, uzlaştırma raporu, taraflarla yapılan müzakere, edim, suça sürüklenen çocuk, vasi tayini vb. daha pek çok başlıkta sorduğumuz soruları cevapladı.

Program bittiğinde yanımıza gelen yeni uzlaştırmacı arkadaşların yüzünde tebessüm sözlerinde memnuniyet ve teşekkür vardı.

Programda ayrıca Derneğimizin ilk kuruluşundan bugüne kadar arşivlediğim faaliyetlerimizi sinevizyon olarak sunarak hafıza tazelemesi yaptık.

Ulu Önder'imizin dediği gibi "az zamanda çok işler başardık" cümlesinin tam karşılığı olarak üç dört yıllık süreçte anlamlı faaliyetlere imza attığımızı gördük.

Dernek olmanın, etkin bir Sivil Toplum Kuruluşu olmanın ne kadar değerli olduğunu bir kez daha anladık.

Dernek yönetim kurulu olarak, yaptığımız faaliyetlerle herkese dokunan, hiçbir menfaat beklemeksizin işini severek yapmaya çalışan bir ekibiz…

Zaten böyle olmasaydı Adalet Bakanlığı yaptığı uluslararası projede Derneğimizi Ankara'ya davet eder miydi? Sanmam!

"Marifet iltifata tabidir" sözünün bir gereği olarak programın sonunda bizlere hem zaman hem makam odasının kapısını, hem de gönül kapısını hep açık tutan değerli Savcılarımız İsmail Karteper Bey'e, Ali Haydar Kara Bey'e ve Uzlaştırma Büro Müdiresi Fatma Danişment Hanım'a, dernek olarak teşekkür edip plaket takdim ettik.

Her ne sebeple olursa olsun, anne ile oğlunu, araları açılan aileleri, birbirleriyle  kavgalı komşuları, kasten yaralayanları, konut dokunulmazlığını ihlal edenleri, sıkça gördüğümüz tehdit ve hakarette bulunanları, özel hayatın gizliliğini ihlal edenleri…vb. Hülasa şikayete tabi uyuşmazlık içinde bulunan toplum fertlerini uzlaştıran "uzlaştırmacı" ailesinin üyesi olmakla mutluyuz.