Teröristbaşı Öcalan geçen yıl mahalli seçimlerden sonra talimat verdi: "Kürtlerin bütün eğilimlerini içine alacak yeni bir parti" kurulacak, adı da "Demokratik Toplum Hareketi" (DTH) olacaktı. Baş aktörler tabii Leyla Zana ve Hatip Dicle gibi isimlerdi. Hemen 14 kişilik bir "DTH koordinasyon kurulu" kurdular. Partinin "Türkiyelileşme sürecinde" politika yapacağı ve "tabandan kurulacağı" ilan edildi.Bu görüntüyü vermek amacıyla "3 bin delege belirlemek için taban faaliyeti"ne girdiler. Bu 3 bin delege, 400 kişilik "Kurucular Kurulu"nu seçecek, onlar da DTH'yi kuracaktı. 400 kişilik Kurucular Kurulu'nun 20 Temmuz 2005 günü Ankara'da toplanacağı ilan edildi.20 Temmuz geldi, geçti, 400 kişilik Kurucular Kurulu'nu oluşturamadılar, toplantıyı da yapamadılar. Şimdi 30 Temmuz tarihi dolaşıyor...Partiyi kuramıyorlarİsteseler bir günde beş parti kurarlar. Ama istedikleri "Kürtlerin bütün eğilimlerini barındıracak" ve "geniş tabanlı" bir partiyi kuramıyorlar.Şu haber 'içeri'den:- 400 kişilik kurucular listesini açıklasınlar, bugüne kadar PKK ve partilerine uzak durmuş olan Kürtlerden bir tekini bile göremeyeceksiniz.Evet 'geniş taban' taktiği tutmadı! Çünkü emirle kurulduğu biliniyor. Emirle oluşturulmuş bir yapı içine girince emirlere itaatten başka çare olmadığını da herkes biliyor. Mesela Şerafettin Elçi, bunu açıkça Leyla Zana ve arkadaşlarına söylemiş; öyle totaliter bir yapıda yer alarak demokratik siyaset yapılamayacağını belirtmiş ve tabii katılmayı reddetmiş. Emirlere karşı gelen Hikmet Fidan'ın PKK tarafından öldürülmesi, totaliter siyasetin iç niteliğine bir örnek...217 Kürt politikacı ve aydın Fidan'ın öldürülmesini açık bildiri ile kınadılar; bu bildiri, Öcalan'ın yeni partisine karşı yapılmış bir deklarasyondu aynı zamanda.PKK ilgi görmüyorKürtler arasındaki bütün eğilimleri Öcalan'ın emri altında birleştirmek için yola çıktılar, tam tersi bir toplumsal gerçekle karşılaştılar.Şu haber de 'içeri'den:- Tutmuyor. Eskiden bir köye, bir il veya ilçeye, mahalleye gittiğimizde gördüğümüz ilgiyi arkadaşlar artık göremiyor. DTH, sanırım, DEHAP'tan bile daha küçük bir hareket olacak!Neden?- Halkın ve toplumun genel eğilimine eskisinden daha fazla ters düşüyor da ondan! Büyük huzursuzluk var. Bırakın yeni isimleri, Murat Bozlak, Ahmet Türk, Feridun Yazar gibi bağımsız davranmak isteyen isimleri kurucular listesinde göremezseniz, hayret etmeyin.PKK gölgesindeki siyaset, sadece tepeden inme mekanizmalarıyla ve totaliter ideolojisiyle değil... Aynı zamanda orta sınıflaşan, dolayısıyla etnik milliyetçilikten ziyade ekonomik refah, turizm, yatırım, kültürel serbesti, demokrasi, AB entegrasyonu gibi değerlere önem veren toplumsal dinamiklere de ters düşüyor.Şu önemli:- Eskiden halk yoksulluk ve işsizlikten Türk devletini sorumlu tutardı, şimdi yatırımlara, turizme, ticarete zarar veren şiddeti de sorumlu tutuyor.Türkiye genelindeki toplumsal değişme ve demokratikleşme, totaliter etnik milliyetçiliğin tabanını daha da daraltıyor; DTH'cıların asıl sorunu bu.Türkiye'de orta sınıflaşma ve bireyleşme daha fazla geliştikçe, tek-tipçi bütün düşünce ve akımlar gibi, etnik milliyetçilik de daha fazla taban kaybedecek.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.