Aylardan Ağustos günlerden Cuma

26 Ağustos Cuma...
Türk Milletinin şân ayı, şânlar ayı Ağustos'un en muhteşem günü; bu muhteşem günde ma'lesef kalbim kırık, gönlüm buruk ama eğilmez Türk başım dim-dik!
26 Ağustos, içine onlarca yüz yılın şân ve şöhretinin sığdığı ihtişamı kadar mütevazı bir Türk günü... Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu, Ağustos'un en şânlı bu gününü Malazgirt Marşı'nda;
"Aylardan Ağustos, günlerden Cuma,
Gün doğmadan evvel İklim-i Rum'a,
Bozkurtlar Ordusu geçti hücuma;
Yeni bir şevk ile gürledi gökler:
Ya Allah! Bismillah! Allahuekber!"  Mısralarıyla nakşetmiş, Türk hafızasına..
Özelliği nedir 26 Ağustos'un? Bakalım:
- 26 Ağustos 1071; Sultan Alparslan'ın Malazgirt Meydan Muharebesi' nde Bizans ordularını yok edip Romen Diyojen'i esir aldığı, tapusu alıp Rumeli'nin adını Anadolu ettiğimiz gün!...
Yıllar bitmemiş, her yılın Ağustos ayı ve Ağustos'un 26'sı, Türk'le şânlanmış, Türk Milletine şân yüklemeye devam etmiş;
"Türk Ulu Tanrı'nın soylu gözdesi,
Malazgirt, Bizans'ın Türk'e secdesi.
Bu ses insanlığa Hak'kın müjdesi;
Bu seste birleşir bütün yürekler,
Ya Allah! Bismillah! Allahüekber!.."
- 26 Ağustos 1921; Başkomutan Mustafa Kemal Paşa'nın Sakarya'da; "Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı, vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk olunamaz" emrini verdiği kutlu gün...
- 26 Ağustos 1922; Sultan Alparslan'dan 851 sene sonra, Sakarya Meydan Muharebesinde Mustafa Kemal Paşa'nın Kocatepe'den komuta ettiği Türk Ordusuna Yedi Düvel'in bir daha secde ettiği 30 Ağustos Zaferi'nin başlama emrinin verildiği gün ve Türk Milletinin Rumeli iken Anadolu ettiği coğrafyaya Haçlı Avrupanın; "Turqia" diyerek Türk Yurdu olduğunu kabul ettikleri gün...
"Yiğitler kan döker, bayrak solmaya,
Anadolu başlar, vatan olmaya.
Kızılelma'ya hey! Kızılelma'ya!
En güzel marşını vurmadan mehter,
Ya Allah! Bismillah! Allahuekber!.. "
Ve:
- 26 Ağustos 2016 Cuma;
Üçüncü Boğaz Köprüsü'nün açıldığı,
Artvin'de CHP Genel başkanı Kılıçdaroğlu'nun konvoyuna kahpe PKK'lıların saldırdığı bir Şehidimizin olduğu,
Cizre'de kahpe PKK'nın kahpe saldırısında 11 Şehidin, 4'ü ağır 78 yaralının olduğu,
Van'da Emniyet Müdürlüğü'ne yapılan saldırıda 2'si polis 4 kişinin yaralandığı,
Trabzon Haçka'da PKK'nın saldırısı neticesinde 1 Polisimizin yaralandığı,
* Yüksekova'da PKK'lıların bastığı şantiyede iki işçimizin katledilip, iki işçimizin yaralandığı,
- Batman'da üç PKK'lının itlaf edildiği, gün!
Ağustos ayına hiç yakışmayan bir Cuma günü maalesef! Böyle diye şân ayımız Ağustos'tan vaz mı geçeceğiz? Asla!
Maalesef, içeride ve dışarıda savaştayız!
Başbakan; "Gâzi'nin dediği gibi ya istiklâl, ya ölüm!" dedi ve de çok doğru söyledi!
Şahsen bu herc ü merc aşılıncaya, yeniden asâyiş ve huzur sağlanıncaya kadar Partili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a olan öfkemi erteledim!
Deli İbrahim'e 8 yıl Cihan İmparatorluğu yaptırmış bir ırkın ahfâdı olarak; Devletin Başı olan Cumhurbaşkanı'na -badireyi atlattıktan sonra hesaplaşmak üzere- doğru hareketlerinde destek vereceğim!
Hiçbir ülke ve millet başarılı başkanını bize vermeyeceğine, bizim de böyle acizane bir talebimiz olamayacağına göre Cumhurbaşkanı'na bu zor günlerde destek verilmeli diye düşünüyorum.
Türk Milletinin türeleştirdiği; devletli olmanın, devletli kalmanın şartlarının en başında gelen; "Dört yanda düşman kalmayacak" düsturunun geç kalınmış da olsa uygulanmasında millet olarak; "Tek yürek, tek bilek" olmamız gereken günlerdeyiz diye düşünüyorum.
Kahpe PKK'nın Artvin'de Kılıçdaroğlu'nun konvoyuna yaptığı saldırıda Şehit düşen Mehmetçiğin ailesine yapılan taziye ziyaretine, Ana-muhalefet Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ile Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli'nin birlikte gitmeleri, üzüntümü azaltamasa da tesellimi kolaylaştıran bir görüntüydü!
Kılıçdaroğlu'nun; "Yarın şehidimizin cenazesine katılacağım. Keşke o şehit olmasaydı da aynı acıyı ben yaşasaydım. Benim ailem yaşasaydı. Bu açıdan son derece üzgünüm" sözlerinde, yüreğim gururla sızladı!
Yenikapı'daki beş milyonluk muhteşem Millet Görüntüsünde Bağımsız Türkiye Partililer, II. Kuvay-ı Milliyeciler olarak biz de vardık!
Birileri bizi görsün diye değil, Türk Milletinin aslı olduğumuz için ve Haçlı dünyaya Türk Milletinin varlığını ve yumruğunu göstermek için meydandaydık!
Bugün de; Baştürk Haydar BAŞ Hoca'nın; "Ülkemiz zifrî karanlık bir tünele sokuldu! Devletimizin bir yere toslamaması ve hiç bir vatandaşımızın zarar görmemesi için etrafı daha fazla aydınlatmamız lazım" talimatıyla meydanlarda, sahada, sîne-i milletteyiz!
Başımıza musallat edilen belâları def edinceye kadar; "Tek yürek, tek bilek" olmak için ne lazımsa yapacağız...
Biliyor ve inanıyoruz ki; zararın neresinden dönülürse kârdır!
Pişman olup özür dileyenler, bir gün mutlaka Haydar Hoca'yı görmemekte ısrarlarından da pişman olacak, hatalarında ısrardan vazgeçecek ve kurtuluş reçetesini isteyecekler, başka yolu yok biliyoruz...
"OLAMAZ TÜRK'E BAŞ, TÜRK'ÜMDEMEYEN" Vesselâm..Selâm, sevgi, duâ...