Takvimler 05 Haziran 2015 Perşembe gününü gösteriyor.Yani Pazar günü Sandığa gideceğiz!Oyumuzu kullanacak ve partiler arasındaki tercihimizi yapacağız!Defalarca söyledik ki bu seçim; Muhteşem Türk Atatürk ve Kadim Atalarımız gibi bağımsızlık karakterli; önce soydaşına, dindaşına, vatandaşına, sonra bütün dünya insanlığına kurtuluş reçetesi olan
Bağımsız Türkiye Partisi ile Birleşik Oy Pusulasında yer alan Diğer 18 Parti arasında olacak...Birleşik Oy Pusulası'nda yer almaktan başka hiç bir benzerliği olmayan 18 parti ile yarışacak olan Bağımsız Türkiye Partisi'ni, Genel Başkanı'nı, Kadrolarını ve Seçim Beyannamesini aylardır anlatıyoruz.Elimize fırsat geçtikçe de anlatacağız, ta ki seçim propaganda yasakları başlayıncaya kadar...Biliyoruz ki; Onların hayal bile edemeyeceklerini biz projelendiririz!Onların gölgesine girerek kendilerinde ayrıcalık hissettikleri bütün emperyalist güçlere biz; "Geldiğiniz yere geri marş marş!" deriz!Onların; "Babalar gibi" satmakla övündükleri bütün KİT'leri, madenlerimizi, bankalarımızı yeniden millîleştirir, millete pay ederiz!Onların birileri ABD'nin, birileri AB'nin, birileri İsrail ve Yahudi lobilerinin adamları; biz Allah'ın adamları, Allah'ın kullarıyız!Onlar, büyük zannettikleri her şeyden korkarlar; biz gözümüzün gördüğü hiçbir şeyden korkmayız!Onlar; ayrıştırıcı/açılımcı halkçı, İleri Demokrat olduklarını söylerler; biz bütünleyici, birleştirici, "Tek bilek-tek yürek"çi Milletçileriz!Onlar; "Bana lazım olan komşuma haramdır. ... Önce can, sonra canan" derler, biz; "Komşusu açken tok yatan bizden değildir. ... Önce canan, sonra can" deriz..Onlar; "Gereken durakta inilecek tramvaydır" diye tarif ettikleri demokrasiyi kullanarak milletvekili ve hâkim-i millet olmak için yırtınırlar; biz Muhteşem Türk Atatürk'ün kazanımları Cumhuriyet ve demokrasi'den istifâde ile vekil olup hadim-i millet olmak için ateşlere atılırız!Onlar; kibirli gösterişçilerdir; biz mütevazı millet fedaileriyiz!Onlar; bal tutup parmak yalamanın, 'Çalıyorlarsa da çalışıyorlar' tanımına devam etmenin; yol yapıp yolunu bulmanın, yabancı bankalardan Devleti-Milleti borçlandırdıkları kredilerle yol yapıp yollarını bulmanın hayallerini kurarlar.Biz; madenlerimizi millileştirmeden önce mahkeme kararları ile tesbit davalarını açıp, dava dosyasını hazineye koyarak, malvarlığımızın uluslararası anlaşmalara da uyarak senyoraj hakkımızı kullanarak millî paramızı basmayı ve milletin cebini parayla doldurmanın yollarını anlatırız!Onlar milleti kandırır uyuturlar; biz ayıktırırız!Onlar; "İtibardan tasarruf olmaz!" gibi laubali iddialarla hazineyi müsrifçe harcarlar; biz hazineyi beyt'ül mâl bilir, korur kendi helal kazancımızdan cömertlik ederiz!Onlar; tüketici hem de müsrifçe tüketiciler oldukları halde "üretim"den bahsederler; biz
Milli Ekonomi Modeli gereği "tüketim temelli" ekonomiden bahsederiz!Onlar; İzmit'te yapacaklarını vaad ettikleri köprünün hayali reklamını İzmir'de afişlerle milletin gözüne sokarlar; biz kasaba, belde ve köyleri tek tek dolaşarak gittiğimiz yerin sosyal, etimolojik ve ekolojik yapısına göre yerinde çareleri anlatırız!Onlar; Allah'ı, Dîn-i mübîni, Kur'ân'ı ve bütün ahlak kurallarını kendilerine göre tevil eder araç olarak kullanırlar; biz, Dînin emri Yüksek Ahlak'ı prensip edinerek, siyâseti dînin kapsamına sokarız!Onlar; Allah ile aldatan Mâûn Suresi mücrimleri olarak sadece dünya ve dünyalık için çalıp çırparlarken; biz; "Biz dünyamızı ahiretimiz için yaşarız" Diyen Haydar BAŞ Hoca'nın işâret ettiği; "Kim ahiretin ürününü isterse, ona onun ürününden artırarak veririz. Kim de dünyanın ürününü isterse, ona da ondan veririz. Ancak onun ahirette hiçbir nasibi yoktur" (Şûra-20) İlâhi buyruğa uyarız.Onlar; "Suriyeli kardeşlerimizin Ensarlarıyız. Onlarda, bizim muhacir kardeşlerimizdirler. Yezid ile Hüseyin karşı karşıya geldiğinde, bizim tavrımız Yezid'den yanadır." derken biz; "De ki, ben buna karşılık sizden
Ehl-i Beyt'imi/yakın akrabamı sevmeniz dışında bir ücret istemiyorum" (Şûra-23) İlâhi buyruğuna ve Peygamber(s.a.a.) öğüdüne uyarak; "Tevhidin Merkezi
Ehlibeyt" diye cihâd ederiz.Onlar; Anayasa ve resmi kurum tabelalarından Türk adını silmeğe uğraşırlar; biz dünyanın en şiddetli Türk Düşmanı olarak tanıdığı Rus Jirinovsky'e; "Ne mutlu Türk'üm diyene" dedirtiriz.Bağımsız Türkiye Partisi ile diğer birbirinin fotokopisi olan 18 parti arasındaki en bariz farklar bunlar.7 Haziran'da Türk milleti, oyunu Bağımsız Türkiye Partisi'ne vererek hakkına sahip çıkacaktır."OLAMAZ TÜRK'E BAŞ, TÜRK'ÜM DEMEYEN" Vesselâm... Selâm, sevgi, duâ..
