TMSF Başkanı Şakir Ercan Gül, Türkiye ekonomisinin 2001'deki durumu itibariyle bakıldığında TMSF'ye banka devirlerinin olumlu etki yapmadığını belirtti
Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Başkanı Şakir Ercan Gül, 2001'de Türkiye'de bankaların TMSF'ye devredilmesinin hatalı yanları olduğunu söyledi. 2001'de Türkiye'de iki türlü mekanizmayla bankaların TMSF'ye intikal ettiğini hatırlatan Gül, şöyle devam etti: "Bir tanesi faaliyet izni kaldırılan bankaların mevduatlarını TMSF ödedi, ondan sonra bankaları tasfiyeye tabi tuttu. İkinci mekanizma da rehabilitasyon amacıyla bir bütün olarak hisseleri TMSF'ye intikal etti. Önemli sayıda banka TMSF'ye bu şekilde geldi. Baktığımızda teorik olarak ikisinin de anlamlılığı var. Gerekli şartlarda ikisine de ihtiyaç olabilir. Fakat Türkiye ekonomisinin o günkü durumu itibariyle baktığımızda, bir anlamda kamu kağıtlarının özel kağıtları ortadan kaldırdığı bir yapıda rehabilitasyon amacıyla TMSF'ye banka devirleri olumlu etki yapmamıştır. Bu çerçevede sigortalı mevduatın ödenip, geri kalan yapıyı tasfiyeye tabi tutmanın doğru olduğunu düşünüyoruz.''
Bankaların açıklarını devlet kapattıEğer bir banka değerli varlıklara sahipse, sadece likiditeden kaynaklanan sıkıntıları varsa bunu çözme yönteminin diğer mekanizmayla olabileceğini ifade eden Gül, şöyle konuştu: "Fakat biz bu ayırımı çok iyi yapmadan bu bankaları bir bütün halinde TMSF'ye intikal ettirdik. Dolayısıyla hisse sorumluluğu çerçevesinde TMSF ve devlet bu bankaların açıklarını kapatmak durumunda kaldı. O zaman sigortacılık fonksiyonunu yerine getirmek durumunda olan sigortacılığın çok ötesinde genel bir yüklenimle karşı karşıya kaldı. Dolayısıyla baktığımızda önemli bir bölümü hakim ortak istismarının olduğu bankalar açısından, diğer mekanizmayla yani doğrudan doğruya sigortalı mevduatın ödenip tasfiye mekanizmasıyla TMSF'ye devredilseydi daha doğru olurdu diye düşünüyorum. Yaşadığımız deneyim bize bunu gösterdi.''Şakir Ercan Gül, devletin offshore paralarını ödemiş olmasının TMSF'yi sorgulatır hale getireceğini belirtti.
Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Başkanı Şakir Ercan Gül, 2001'de Türkiye'de bankaların TMSF'ye devredilmesinin hatalı yanları olduğunu söyledi. 2001'de Türkiye'de iki türlü mekanizmayla bankaların TMSF'ye intikal ettiğini hatırlatan Gül, şöyle devam etti: "Bir tanesi faaliyet izni kaldırılan bankaların mevduatlarını TMSF ödedi, ondan sonra bankaları tasfiyeye tabi tuttu. İkinci mekanizma da rehabilitasyon amacıyla bir bütün olarak hisseleri TMSF'ye intikal etti. Önemli sayıda banka TMSF'ye bu şekilde geldi. Baktığımızda teorik olarak ikisinin de anlamlılığı var. Gerekli şartlarda ikisine de ihtiyaç olabilir. Fakat Türkiye ekonomisinin o günkü durumu itibariyle baktığımızda, bir anlamda kamu kağıtlarının özel kağıtları ortadan kaldırdığı bir yapıda rehabilitasyon amacıyla TMSF'ye banka devirleri olumlu etki yapmamıştır. Bu çerçevede sigortalı mevduatın ödenip, geri kalan yapıyı tasfiyeye tabi tutmanın doğru olduğunu düşünüyoruz.''
Bankaların açıklarını devlet kapattıEğer bir banka değerli varlıklara sahipse, sadece likiditeden kaynaklanan sıkıntıları varsa bunu çözme yönteminin diğer mekanizmayla olabileceğini ifade eden Gül, şöyle konuştu: "Fakat biz bu ayırımı çok iyi yapmadan bu bankaları bir bütün halinde TMSF'ye intikal ettirdik. Dolayısıyla hisse sorumluluğu çerçevesinde TMSF ve devlet bu bankaların açıklarını kapatmak durumunda kaldı. O zaman sigortacılık fonksiyonunu yerine getirmek durumunda olan sigortacılığın çok ötesinde genel bir yüklenimle karşı karşıya kaldı. Dolayısıyla baktığımızda önemli bir bölümü hakim ortak istismarının olduğu bankalar açısından, diğer mekanizmayla yani doğrudan doğruya sigortalı mevduatın ödenip tasfiye mekanizmasıyla TMSF'ye devredilseydi daha doğru olurdu diye düşünüyorum. Yaşadığımız deneyim bize bunu gösterdi.''Şakir Ercan Gül, devletin offshore paralarını ödemiş olmasının TMSF'yi sorgulatır hale getireceğini belirtti.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.