Bu çağda bu kafa

Yooo, fena sayılmazlar da, bu güne pek uymuyor hani.

insanları ötelere götürmesi güzel de, bu çağa bu kafa pek uygun düşmüyor, sizin anlayacağınız.

Kıyafetleri farklı,

Haneleri değişik,

Ulaşım araçları acayip.

Yedikleri, içtikleri de bize uymuyor.

Ya haberleşmeleri?

Haberleşme yok ki.

Şeyden bahsediyorum,

Şu tarihi filmlerden.

Birkaç gündür Meltem ekranlarında izlediğiniz, daha önceleri de farklı TV'lerde yayınlanan daha çok tasavvuf ağırlıklı filmler.

İyi, fena değiller ama, bu zamana uygun düşmüyorlar ki.

Çağdaş değiller,

Modern yani.

Postmodern hiç değiller bir kere.

Diyi mi ama?

Dikkat ettim,

Hiç birinin arabası yok.

Gürültüsü sinir çatlatan, egzozundan zehirli gaz fırlatan, farları acayip, tamponu tuhaf, modeli lüks, arabaları yok mesela.

Kaza yapan, öldüren, yaralayan, etrafa çamur saçan, korna sesiyle komşu çatlatan, 250 Wattlık hoparlörlerinden mahallenin her sokağına Çartkan'ın son klipi Oğlak, oğlak parçası yayılan, -bu ara anasına hayır dualar edilen şoförü de unutmamak lazım- ne arabaları, ne de sürücüleri var.

Hiçbirinin elinde cep telefonu da yok.

Her çalışında değişik müzikler çalan, konuşurken iyi de, faturasını öderken işler karışan, cep telefonları yok.

Hatta ne hazır kart, ne tele-mesaj imkanları var.

Hani bir ahmak vardı yaaa!?

Kendisini akıllı sanardı yaaa!?

Bazan yanar, bazan sönerdi yaaa!?

Hazır kaaart, hazır kaaaart,

Ben özürlüyüm.

(reklamları dinlediniz)

Evlerinin her köşesini görme imkanı da bulduk hani.

İtalyan mobilyadan geçtik, sıradan oturma gurupları bile yok.

Deruni dondurucu ne ki, adamların normal buzdolapları bile yok evlerinde.

Hem sonra konuştukları şeylere hiç dikkat ettiniz mi?

Ölüm, ahret, komşu hakkı, sabır, kanaat, şükür.

Selam, hayırlı işler, mübarek olsun, sıhhat-ü afiyet.

Hem sonra, normal ölümle ölüyorlar.

Ne kanserden,

Ne hipertansiyondan,

Ne AİDS'ten ölenleri var.

Hııııı, ne kötü ama.

Bir insan yetmiş sene yaşıyor, hiçbir amansız hastalığa yakalanmıyor.

Kim bilir belki de hayatlarında ilaç içmenin, tabi elin yamyamını zengin etmenin o tarifi imkansız hazzını da tatmamışlar.

Allah için söyleyin hangisinde elinde kola şişesi, gazoz kapağı olan bir adam gördünüz?

Göremezsiniz, o zamanlar yoktu ki, kola, fanta, çanta, alabanda, Ruanda,.

Hatta o zamanlar maganda bile yokmuş.

Ne biçim hayat be.

Yoksa siz hala o filmlerde, bu kadar anlatmama rağmen kendinizden bir şeyler mi buluyorsunuz?

Ayıp ediyorsunuz.

Yoksa medyamız sizin için de desin mi istiyorsunuz;

Bu çağda bu kafa.

Baksana şu safa.

Gelmez insafa.

Katla koy rafa.

Götürme sarrafa.

Yaramaz bir tarafa.

kimse duymasın ama, ben gizli gizli büyük bir zevkle izliyorum.

kimse duymasın, ne olur.