Daha çok insan…

İnsan olmak… Leyla olmak, Mecnun olmak… Yusuf olmak, Züleyha olmak, Yunus olmak, Mevlana olmak… Onlar neler yaşadılar, bizler neler yaşıyoruz, acaba yaşadıkça daha çok mu insan oluyoruz? Bu sorunun cevabı herkese göre değişebilir. Bazıları bu olgunun ismini bile koymazlar, “Ben olgunlaştım” demezler. Fakat o güzel olgunluk halini yaşarlar, abartmadan ve etrafa duyurmaya çalışmadan. Ben ömrüm boyunca böyle insanlara rastladım, onlar ötelerin insanlarıydı belki…
Birinci paragrafta bahsettiğim insanlar kalben sükuna erişmişler, her sözleri dinlenir, her yaptıkları örnek olur, onlar belki de gizli insan-ı kamillerdir. Kendine ve başkalarına yardım etmeyi başarabilen insanlardır onlar ve bu sıfat kolay ele geçen bir sıfat değildir. Eğer insan doğru ve dürüst ise hakikati fark etmek ona zor değildir. Hakkı konuşması için çok düşünmesi gerekmez bu kendiliğinden meydana gelen bir haldir, çünkü insan bu hali bir elbise gibi üzerinde taşır ve ölünceye değin de çıkarmaz Allah’ın izniyle.
İnsanlara nasıl davranacağımız konusunda kafamızda pek çok soru olabilir, güzel ahlak unsurlarını kendimizde yaşadıkça, gerçekleştirdikçe bu soruların azaldığını fark ederiz. İnsan olmak için kimi zaman ağlamak, kimi zaman pişmanlıklar duymak, kimi zaman korku ve endişe içinde olmak, kimi zaman da rahat ve huzur içinde olmak gerekebilir. İnsan yaşadığı her halden kazanımlar elde edebilir. Hayat değerlidir, can değerlidir, zaman değerlidir. Bu nedenle insan hemen her zaman bir öğrenci mesabesindedir. Geçmiş ondan dersler almak için vardır, şimdiki zaman çalışmak için vardır, gelecek zaman ise belki vardır, belki yoktur.
Allah (c.c.) daha çok insan olmayı öğrensinler diye bizlere bir takım cezalar ve mükafatlar hazırlamıştır. Küllerinden dirilen Zümrüd-ü Anka gibi bizler de hatalarımızdan günahlarımızdan geçer, ruhumuzu diriltiriz. Tevbe kapısı açık, Rahman ve Rahim olan bir Rabbimiz var, O’nu sevmek ve O’na güzel kulluk etmek de geç kalmadık. İnsanları sevmek ve onlardan özür dilemekte geç kalmadık. İnsan olmakta da geç kalmadık…