HAYVANLARA İLGİ
Ekrem Hakkı Ayverdi, büyük bir medeniyetin sözcüsü, eserlerinin koruyucusuydu. Mimari yapıların başmuhafızıydı. Bütün insanlara sevgi beslediği gibi, hayvanlara da şefkat gösterirdi. Ergun Göze, onu anlatıyor: "Bir yaz günü Beylerbeyi tepesine çıkıyorduk. O biraz önden gidiyordu. Birden bir köpeğe söylediğini duydum. Hayretle yaklaştım, baktım orada istirahat eden ve bizim gelişimizle rahatsız olup kalkan bir köpeğe iltifat ediyordu."
HANGİ SIRA
Hisar dergisinin kurucularından şair ve yazar Mehmet Çınarlı, 77 yaşındaki şair Cemal Yeşil'le birlikte, Ankara'ya birkaç haftalığına misafirliğe gelen Yılmaz Aybar'ı bir dostunun evinde ziyarete giderler. Evde başka edebiyatçılar da vardır. Yeşil ev sahibine, "Beni boy sırasına göre mi oturtacaksınız, yaş sırasına göre mi" diye sorar. Evdekilerin en yaşlısı olan Cemal Yeşil, boyunca en ufak olanıdır. Tabii ki nezaketen ve yaşına hürmetten baş köşeye oturtulur.
EMRET PAŞAM
Doğrusu ben , Ekrem Hakkı Bey'i sivil zannederdim. Meğer 'paşa'lığı da varmış. Ekrem Hakkı Bey'i aziz dostu Ergun Göze'nin gözü ve gönlüyle görelim: "Kendisine tam bir hayat arkadaşı olmuş, şoförlüğünü yapmış olan zevcesi İlhan Hanımefendi ona hep, 'Paşam'diye hitap ederdi... Sıkıyönetimin sıkı günlerinde bir Mehmetçik arabalarını durdurmuş, İlhan Hanım, 'Paşam' demiş, 'Şu torpido gözünden ehliyeti verir misin?' Paşa lafzını duyan Mehmetçik, derhal selam durmuş ve 'Geçiniz paşam' demiş..."
Belki maddi paşalığı yoktu amma, merhum hakikaten 'sanatımızın mareşali' olmaya layıktı, zaten öyleydi de.
Ekrem Hakkı Ayverdi, büyük bir medeniyetin sözcüsü, eserlerinin koruyucusuydu. Mimari yapıların başmuhafızıydı. Bütün insanlara sevgi beslediği gibi, hayvanlara da şefkat gösterirdi. Ergun Göze, onu anlatıyor: "Bir yaz günü Beylerbeyi tepesine çıkıyorduk. O biraz önden gidiyordu. Birden bir köpeğe söylediğini duydum. Hayretle yaklaştım, baktım orada istirahat eden ve bizim gelişimizle rahatsız olup kalkan bir köpeğe iltifat ediyordu."
HANGİ SIRA
Hisar dergisinin kurucularından şair ve yazar Mehmet Çınarlı, 77 yaşındaki şair Cemal Yeşil'le birlikte, Ankara'ya birkaç haftalığına misafirliğe gelen Yılmaz Aybar'ı bir dostunun evinde ziyarete giderler. Evde başka edebiyatçılar da vardır. Yeşil ev sahibine, "Beni boy sırasına göre mi oturtacaksınız, yaş sırasına göre mi" diye sorar. Evdekilerin en yaşlısı olan Cemal Yeşil, boyunca en ufak olanıdır. Tabii ki nezaketen ve yaşına hürmetten baş köşeye oturtulur.
EMRET PAŞAM
Doğrusu ben , Ekrem Hakkı Bey'i sivil zannederdim. Meğer 'paşa'lığı da varmış. Ekrem Hakkı Bey'i aziz dostu Ergun Göze'nin gözü ve gönlüyle görelim: "Kendisine tam bir hayat arkadaşı olmuş, şoförlüğünü yapmış olan zevcesi İlhan Hanımefendi ona hep, 'Paşam'diye hitap ederdi... Sıkıyönetimin sıkı günlerinde bir Mehmetçik arabalarını durdurmuş, İlhan Hanım, 'Paşam' demiş, 'Şu torpido gözünden ehliyeti verir misin?' Paşa lafzını duyan Mehmetçik, derhal selam durmuş ve 'Geçiniz paşam' demiş..."
Belki maddi paşalığı yoktu amma, merhum hakikaten 'sanatımızın mareşali' olmaya layıktı, zaten öyleydi de.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.