Gafletin sonu hüsrandır

Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu Genel Başkanı Sayın Palandöken, kredi kartı veya diğer borçlar nedeniyle esnafın bankalardan kredi alamamasından yakındı.Genç Yönetici ve İşadamları Derneği ise üyeleri arasında yaptırdığı ankette, %96'lık kesimin, mevcut siyasi gelişmelerin ekonomi için belirsizlik ve risk taşıdığı kanaatinde olduğunu açıkladı.Ülkemizde, esnafın, sanayicinin veya işadamının hem ekonominin merkezinde yer alıp, hem de temel meseleden bu kadar uzak olması gerçekten çok acı?Esnafın veya işadamının asıl meselesi paraya ulaşamaması değildir; esas sıkıntı, Türk milletine ait bir paranın zaten olmamasıdır.Türk ekonomisini şu anda ayakta tutan ve sıcak para olarak tabir edilen para, dışarıdan sendikasyon kredileri ile alınan borç paranın TL cinsinden görünümüdür.Türk Merkez Bankası bağımsızlaştırılmış; para basma hakkını kaybetmiştir.Bir ayağı özelleştirme diğer ayağı senyoraj gelirine getirilen yasak olarak karşımıza çıkan globalleşme, maalesef Türkiye'yi esir almıştır.Her devletin, gayri safi milli hasılasının belli bir oranında parayı piyasaya sürmesi gerekir.Piyasanın ihtiyacı, ülkenin merkez bankasının para basması ile karşılanmadığından, emisyon açığı 'hard currency' denilen krediler ile kapatılmaktadır. Bu hal, gelirlerimizin krediyi veren ülkeye transferidir.Bu açıdan değerlendirildiğinde, bizim esnafımızın, sanayicimizin, işadamımızın yaptığı iş, hazinede parası bulunan yabancıya hizmetkârlıktan başka bir mana ifade etmemektedir.Eskiden savaş yoluyla milletleri sömürenler bugün insan hakları ve demokratik açılımlarla globalizm adı altında tüm insanları sömürmektedir.Geçmişte, müstemleke ülkeleri sayılıydı, bugün ise kalkınmakta olan tüm ülkeler müstemleke haline üstelik kendi rızaları ile gelmişlerdir.İşin garip tarafı ülkeleri bu noktaya taşıyan insanlar mukaddesatçı, milliyetçi olarak biliniyorlar.Ülkelerinin soyulmasına bu derece müsaade edenlere, köleleştirenlere ise millet köle olmaktadır. Bu gaflet ve anlayışı halen çözebilmiş değilim?Tarihin hiçbir döneminde böyle bir cehalet yaşanmamıştır.Sen, hem milletini köle edeceksin, hem de kahraman diye tanınacaksın. Olmaz böyle şey!Biz bu hakikati yıllardır ifade ediyorken ve bugün Rusya'nın tekrar süper güç olmasında ana âmil olan Milli Ekonomi Modeli'mizde senyorajı izah etmişken, halen piyasanın ihtiyacı olan parayı dışarıdan gelecek kredilerden medet umarak aramak büyük bir aymazlıktır.Bu hal, gözünün önündeki kibrit çöpü nedeniyle çöpün arkasındaki dağı görmemektir.Türkiye'nin acilen Milli Ekonomi Modeli'ni hayata geçirmesi gerekmektedir.Tarım kesimi, hayvancısı, orman kesimi, işçisi, memuru, öğrencisi, ev hanımı, yaşlısı, genci açlığa ve sefalete mahkûm edildik.Anadolu'da, Milli Ekonomi Modeli'ni uygulayarak milletimizi refaha ve bolluğa kavuşturabilecekken, halen üç kuruşun hesabını yapmamız reva mıdır?Millet bu sonucu kendine kader olarak seçtiyse, musibetleri kendi rızasıyla yaşayacak ve de yaşananlar milletin bitişinin göstergesi olacaktır.Dua edelim de ayıkalım, Allah'tan ayıkmamız için hem akıl hem de basiret niyaz edelim.