Hindi Cumhuriyeti

Nur Yaycıoğlu, “Republic of Turkey’in Türkçe karşılığı olan ‘Hindi Cumhuriyeti’ adını şimdiye değin değiştirmeyecek kadar benimsemek, onur kırıcı değil mi? Tek bir milletvekili bile kendi soyadının hindi olmasını kabul etmeyi düşünmezken, devlete takılan aynı ismi reddetmek doğrultusunda bir girişimde neden bulunulmuyor? 75 milyon Türk vatandaşı hindi sözcüğüyle anılmak istiyor mu?” dedi.
Çok merak ediyorum Mısırlılar da kızıyor mudur acaba bize kendilerine layık gördüğümüz isimden dolayı?!
Arap Dayağı süreci gösterdi ki,
Hindi Cumhuriyeti önüne geleni yediği gibi Mısır’ı da bir lokmada yiyiverdi!
Fakat hindiler kendilerinin önüne mısır atarak semirtenlerin aslında bunu, zamanı gelince hindiyi afiyetle yemek için yaptıklarını bilmezler, bildikleri anda da zaten iş işten geçmiş olur!
Aslında son yıllara bakınca Sayın Nur Yaycıoğlu’na katılmamak mümkün değil! Bundan sonra Republic of Sheep (Koyun Cumhuriyeti) olarak değiştirebilirler ismimizi!
Anayasa değişiklikleri, kuvvetlerin birleşmeye yüz tutuşu, başkanlık sistemine doğru son sürat gidişimize bakınca devletimizin isminin King Of Tayyip (Tayyip Krallığı) olması da yakındır aslında!!
Eskiden olsa bu gibi bizi veya inancımızı aşağılamaya kalkan durumlarda anında misliyle karşılığını verirdik.
Hindi Cumhuriyeti’nin karşılığını, eskiden çocukların altına bağladığımız ve kefen olarak kullandığımız kumaşa “Amerikan Bezi” diyerek vermiştik!
Hatta dini meselelerde bile altında kalmazdık hiçbir olumsuz yakıştırmanın ve imalı hususların!
Hıristiyan âlemi için 13 rakamı neden uğursuzdur bilir misiniz? Biz tek Allah’a onlar üç tanrıya inandığı için 1 rakamının 3 rakamının önüne gelmesini uğursuz saymışlardır. Biz de yer yutar mıyız bu oyunu? Misilleme olarak, 3 rakamının 1 rakamının önüne geldiği absürt durumu anında literatüre sokmuştuk!
Tabi bunların tamamı mazide kaldı ne yazık ki! Artık her konuda ürik asit yarıştırır hale geldik Hıristiyan âlemiyle!
Onlar bir mi açılıyor biz üç açılıyoruz!
Onlar bir deliğe mi giriyor biz girmedik delik bırakmıyoruz!
Onlar bir kilise mi açıyor biz beş kilise açıyoruz! Hatta onlar kilise kapatırken biz eski yeni demeden binlercesini açıyoruz!
Onlar Arap Baharı diyor biz Arap Dayağı anlıyor ve uyguluyoruz!
Onlar diyalog edelim diyorlar biz dini yok ediyoruz!
Onlar yürüyün diyor, biz koşuyoruz!
Nereye koştuğumuzu neden koştuğumuzu bilmeden koşuyoruz!
Ok yaydan çıkarcasına, geri dönüşü olmazcasına çıkıp gidiyoruz bizi biz yapan her yuvadan her kapıdan!
Güzeli görmüyor, doğruyu işitmiyor, hakkı anlamıyoruz!
Hakkı batıl, batılı hak sanıyoruz!  
Allah sonumuzu hayreylesin!

NERDE HABER ORDA YORUM!
Başbakan Erdoğan, Suriye konusunda “ABD henüz beklentileri karşılamadı ama açıklamaları için minnettarız” dedi.
Açıklamaları için ABD’ye minnettar olduğumuza göre beklentiler karşılandığında ne olacağımızı düşünmek bile istemiyorum!!!
***
Başbakan Erdoğan’a benzerliği ile dikkat çekip, televizyon programları ve etkinliklere katılan kasap Rafet Özdemir, CHP’ye katıldı.
Sayın Başbakan’a benzeyen bir kasabın CHP’ye katılmasını yadırgadım doğrusu!
***
ABD’de bir suçluya 4 yıl hapis cezası veren hakim kararı verdikten beş dakika sonra mahkeme salonunda aynı kişinin nikahını kıydı.
Bizde de benzer uygulamalar oluyor! Önce cüppe giydirip hapse atıyoruz. ABD ile Katolik nikahı kıyınca salıveriyoruz!!!
***
İsviçreli bilim adamları tıp tarihinde ilk kez karaciğer nakli ile kalp ameliyatını aynı anda yapmayı başardı.
O da bir şey mi abicim?! Biz yıllardır beyin ve gönül transferi yapıyoruz aynı anda milyonlarca kişiye!
***
Mersin’de tek kişilik eylemleriyle tanınan emekli polis Emin Kocaaslan, sicillerinin bozuk olduğunu iddia ettiği CHP ve BDP’li milletvekillerinin temsili olarak dilini kesti.
AKP’lilerin sicilini bir bilse, kim bilir nerelerini keserdi?!
***
Irak Başbakanı Nuri el Maliki, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı “devletlerarası ilişkilere ters açıklamalar” yapmakla eleştirdi.
Deveye boynun niye ters demişler? Nerem düz ki demiş!!!