İngiltere öyle bir ülke ki...

Sanki varoluş tarihi boyu Sisli Albion'un (Britanya Adalarının eski adı) karışmadığı ülke, karıştırmadığı din, ideoloji, kültür yoktur. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde bulunduğum esnada sanki eski İngiltere sömürgesine gittiğimi hissettim. Sarı araba plakaları, sağ direksiyon, İngiliz turistler v.s. Sonra ise, Kıbrıs tarihine baktığımda, uzun süre İngiltere etkisi altında kaldığını öğrendim. Kıbrıs 1571'de Türkler tarafından fethedilmiş ve 300 yıldan fazla Osmanlı İmparatorluğunun bir parçası olmuştur. 1869 yılında Süveyş Kanalın açılması ile İngiltere'nin Hindistan'a inen deniz yolunu kontrol edebileceği için, Kıbrıs'ın stratejik önemi artmıştır. 1878 yılında, Berlin'de düzenlenen konferansta, İngiltere Türkiye'nin çıkarlarını desteklediğinden, adanın kontrolü İngiltere'ye geçişi konusunda Türkiye ile gizli bir anlaşma imzalanmış ve 1925 yılında Kıbrıs bir İngiliz kolonisi haline gelmiştir. 1960 yılında, dört yıllık kurtuluş savaşın sonucu olarak bağımsız Kıbrıs bir cumhuriyet oluşmuş. Fakat İngiltere Kıbrıs'a sürekli müdahalede bulunmuş. İngiltere 1963-1964 ve 1967 yıllarında Kıbrıslı Rum ve Kıbrıslı Türk arasında toplumlararası çatışmaları provoke etmiş. Kıbrıs'ın sonraki tarihini okuyucularımız zaten iyi biliyorlar. Şimdi, adanın % 2,7'sini İngiltere (Akrotiri ve Dikelya askeri üsleri) hala kontrol ediyor. Yurt dışına ihracat imkanı olmayan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde her tür uluslararası Cola, Pepsi gibi markalar kolaylıkla girebiliyor. Namlu tek taraflı çalışıyor.Kıbrıs'ı Rum-Türk tarafı bir bütün olarak ele alırsak, 9251 km² bir alanla küçücük bir ülke. Kocaman Avrupa Birliği oluşumuna bir göz atalım. Bildiğimiz modern Avrupa Birliği'nin babası Jean Monnet (1888-1979) sözde Fransız, ama hayat boyu Londra Lazard yatırım bankasına hizmet vermiştir. Lizbon Antlaşmasının adı altında kabul edilen Avrupa Birliği Anayasası, İngiliz 'Birleşik Avrupa' geleneğini sürdürmektedir. Taslağı, Avrupa'nın Geleceği AB Anlaşması Genel Sekreteri, eski İngiltere Dışişleri Bakanlığı'nın başkanı Lort Kerr Kinlohardsky hazırlamıştır. Anlaşmanın nominal başkanı, eski Fransa Cumhurbaşkanı, bir aristokrat Valery Giscard d'Estaing, kabul edilen Lizbon Antlaşması metnin % 95 Lort  Kerr ait olduğunu itiraf ediyor.İngilizler AB'yi Britanya İmparatorluğu'nun bir devamı olarak  gördüklerini gizlemediler de. Economist dergisine ( ("Britannia Redux", 1.02.2007), ("The European Union: Europe's mid-life crisis", 17.03.2007)) göre, 'İngiltere'de Sanayileşme' ve 'Afrika'ya Yardım' kontrolü ile (Kıtanın doğal kaynakları üzerinde kontrolünü organize etmek için savaş başlatarak), iklim değişikliği, 'Avrupa'nın genişlemesi' tartışmaları açarak ve serbest ticaret (küreselleşme) dikte ederek dünyayı değiştirdi. Bütün bunlar Londra'nın gücünü, 'Dünyanın en büyük finans merkezini pekiştiriyor.2010 yılında Amerikalı iktisatçı LaRouche, bankalar tarafından idare edilen modern İngiliz imparatorluğu ve onun sömürgelerini 'Bu imparatorluk, Ortaçağ Haçlılar ve Venedikliler imparatorluğu, tefeciler imparatorluğudur' diye adlandırmıştır.