İyi-kötü-çirkin

Türk Milletinin önüne, seçim adıyla hasta edilen Devleti, "Yoğun Bakım"a yatırma planını koydular!Yahudi-Hıristiyan birliğinin BOP Eş Başkanı ile Cumhuriyet tarihinde ilk defa birlik olmuş Muhalefet Partilerinin ÇATI Adayı arasında, bir seçim/tercih yapacağız!Yoğun Bakıma sokulmak istenen, BOP Eş Başkanı, hasta biliyoruz! Milletin yani Yedi Muhalefet Partisinin ortak Çatı Adayı ise -maşallah- sapasağlam!Demokrat bölücü göstermelik aday, dolgu malzemesi Demirtaş, CNN'de Şirin Payzın'a; "Başka bir program üretilmezse Tayyip Erdoğan'ın yükselişi durdurulamaz! Kendimizi kandırmayalım! Biz Tayyip Erdoğan gitsin de ne olursa olsun demiyoruz, çözüm istiyoruz!" diyerek sahada niye oynatıldığını itiraf ediyor!Çarşımızı karıştırdılar! İyi-Kötü müsabakasında, Çirkin'e hakemlik verdiler! Eşzamanlı olarak, Adalet Bakanlığı, 14 Temmuz 2014 tarihi itibari ile PKK ve KCK'dan toplam 4 bin 912 kişinin hükümlü ve tutuklu olarak cezaevlerinde olduğunu açıkıyor! Bunlar arasında 101 kişinin ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan hükümlüler olduğu, bunlardan birinin de kırk bin kişinin kanlısı, bebek katili İmrali mahkûmu olduğuna -söylenmeden- dikkat çekiliyor!Çocukluğu, gençliği yırtık ayakkabıyla geçen ve oynayıp oynamayacağına hep top sahiplerinin karar verdiği Tayyip; ma'lesef siyaset planını da; top sahibini, yani Patron BOP Eş Başkanı'nı kızdırmadan, oyundan atılmadan yürütmek üzerine kurmuş!AKP yönetimine 2015'te yapılacak seçimleri erkene almak için çalışmalara başlanması talimatı verdiği de duyurulmaya başladı! Tayyip; Almanya-Brezilya maçını örnek gösterip; "Yarı final maçında Almanya Brezilya'nın zayıf anını yakalayıncaya kadar üzerine gitti. Çok kısa sürede maçı geri döndürülemez bir hale soktu" demiş. Cumhurbaşkanı Seçimi'nden sonra aynı taktiği izlemeleri talimatını vermiş! Tayyip; muhalefet partileri bir yönetim değişikliğine gidip yeni bir heyecan yakalamadan, seçim kaybetmiş rakiplerle seçimi kazanmanın daha kolay olduğunu düşünüyor!Tayyip, kendisinin oyuna alınmayacağını bildiği için, top sahibi birinin yeni oyun kurmasına razı değil!Tam da yeri gelmişken burada; "Türkiye'de; Milli Ekonomi Modeli- Milli Devlet Sosyal Devlet Projesi sahibi Prof. Dr. Haydar BAŞ'tan başka, kendi kuralları ile yeni ve millî bir oyun kurabilecek kimse var mı?" sorusunu sormak durumundayız!Önümüzdeki, tarihimizin şan-şöhret ayı Ağustos'un 10'unu, ziyan etme lüksümüz yok! Her yandan ateş çemberine alınmış Türkiye'nin Yahudi-Hıristiyan Birliği'nin intikam almak istediği İslâmiyet'in direnecek tek temsilcisi olduğumuzu atlama aymazlığı gösteremeyiz! Yapmamalıyız!Orman yangınlarının sınır tanımadığını biliyoruz! Coğrafyamızın rüzgârının eksik olmadığını, rüzgârın orman yangınlarını körüklediğini de biliyoruz!Dünyanın en ehîl itfaiyecileri ile yangını söndürmezsek; takılan at gözlüğü ile önünden başka yeri görmesine izin verilmeyen, başkasının topuyla oynarken kişisel yeteneklerini sergileyen bir sirk cambazıyla biz bu yangından kaçamayız!Yangına gidenin elinde yangın tüpü varsa başka, tiner varsa başkadır! ABD işgalindeki Irak'ın petrolünü çalarak Türkiye üzerinden İsrail'e sevk ettiği söylenen birinin; Filistin'e, Gazze'ye atılan yangın bombalarına tiner serpmekten başka yapacağı iş yoktur! BOP'un planı bölgesel yangındır! Bizim şirret topçu da; "BOP Eş Başkanı olarak bizim de bölgede görevlerimiz var!" diye açıkça söylemiştir!Başkasının topu ile kurduğu oyunda, ne kadar çalımcı olursa olsun hiç kimseye "Onurlu Yalnızlık" adıyla oyun bozucu şirretlik hakkı tanınmaz!Meşrutiyet denemeleriyle parçalanıp yok edilen Osmanlı İmparatorluğu sonrası; kendi topu ile oyun kuran Gâzi Mustafa Kemal Atatürk ve ekibinin oyun kuralları, Vatan ettikleri Türkiye sınırlarında hâlâ geçerli! Bu kurallara göre ve Haydar Hoca'nın Milli Ekonomi Modeli topu ile sahaya inerek oyunu biz kurarsak, artık kendi kalemize gol atarak rakibi güldürüp perişan olmayız!Önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı Seçimi bu yüzden çok önemlidir!Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa gerçek bir "Milli Cephe" oluştu! Bu birliği kavrayamazsak, yedi parti bir araya geldikten sonra, AKP içindeki pişman "Yetmez ama EVET"çileri de yanımıza alamazsak; top kendinin olmadığı için, sırf oyunda kalabilmek uğruna kendinden başkalarını ötelemek üzerine bir taktik uygulayan Tayyip'e aynı taktikle mukabele edersek; böğrüne koçbaşı ile vurulan yığma duvar gibi dağılırız?Bu dağılmanın adı; "Çöküş!" olur ve Tayyîban grubunun kırk yıldır uğraştığı, hayalini kurduğu sonuç ta bu değil midir?Zor bir süreçteyiz! Devlet-i Ebed-Müddet diyen Kuvay-ı Milliye rûhu ile "Milletim nev-i beşer, vatanım rûy- zemîn" diyen renksiz, kimliksiz, vatansız ve millî hayalsiz teslimiyetçilere yeniliriz!Millet ile Devlet arasında taraf tutmaması gereken Cumhurbaşkanlığı makamına, adsız "Aziz milletim" sıfatlı devşirme AKP'lilerin temsilcisini oturtamayız!Milletle Devleti bütünleştirmekle görevli bir düşünceyi Çankaya Köşkü'ne çıkarmaya mecburuz!Başkasının topu ile kurulan oyunda çalım atarak gösteri yapan bir sirk cambazına karşı "Statüko Bekçiliği" şeref değil midir? Neticede "Statüko" diye küçümsenen, Atatürk'ün emaneti Türkiye Cumhuriyeti değil midir? Tembellik ve ataletten kilo aldığımızı fark edip hızla verdiğimiz kilolar yüzünden Atatürk Cumhuriyeti genişlediyse kendi terzimizde bedenimize göre yaptıramaz mıyız?Te'vili olmayacak şekilde diyebilirim ki; önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı Seçimi; Atatürk'ün, Türk Milletçiliği (milliyetçiliği değil) temelli Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni korumaya çalışanlar ile "Yeni Türkiye" adıyla yok etmeğe çalışanların savaşıdır!İlk defa bir oy, Çanakkale'deki Seyyid Onbaşı'nın iki yüz okkalık gülleleri kadar etkilidir! Bu mücadeleyi kaybedenin, bu coğrafyada bir daha iki yakası bir araya çok zor gelir!"OLAMAZ TÜRK'E BAŞ, TÜRK'ÜM DEMEYEN" Vesselâm...Selâm, sevgi, duâ...