Alışkanlık penceresinden hadiseleri seyretmek ve hadiselerin detayı içinde çırpınmak çoğu zaman insanı gaflete sürükler. Belli periyodlarla yapılan değerlendirmeler, yapılan muhasebeler geçmişten ders almak ve onu, geleceği değerlendirmek açısından kıymetlidir.
Değerlendirmeler yapılırken isabet kaydetmek için tarihi bilmek, muhatapları tanımak, kendi imkânlarımızın da fakında olmak gerekir. Aksi halde yapılanlar ya boş zafer naraları, ya da felâket tellallığı yapmaktan öteye geçmez. Sosyal hadiselerin, ülkelerarası ilişkilerin geniş zaman dilimlerine yayılmış olmaları unutulmamalıdır.
2001 yılındaki gelişmeler ile ciddi boyutlara ulaşan milli ve manevi değerlerimize yönelik tehditler artık ulusal bütünlüğümüzü sarsacak dereceye ulaşmıştır. Gelinen nokta milletimizin tamamını ilgilendirmektedir.
Tarih maalesef tekerrür etmektedir. Kurtuluş Savaşı yıllarında ülkemizde oynanan oyunlar aynısıyla tekrar edilmektedir. Osmanlı'nın son yıllarında yaşadığımız olumsuzluklar aynısıyla yaşanmaktadır.
O halde tarihimizi ve dünya siyasi tarihini bütün boyutlarıyla incelemek ve günümüzün sorunlarının çözümünde istifade etmek şarttır ve zaruridir.
Okuyucularımıza ülkemizde, bölgemizde ve dünyada yaşanan süreci değerlendirmelerinde bir ölçü verecek bir eser tavsiye edeceğim. İcmal Yayınları tarafından yayınlanan Prof. Dr. Haydar Baş'ın "Dini ve Milli Bütünlüğümüze Yönelik Tehditler" isimli eseri tam bir anahtar hükmünde. Millet adına, devlet adına, bayrak ve sancak adına gayeli olan herkese bu eseri tavsiye ediyorum.
İkinci tavsiye edeceğim eser "Prof. Dr. Haydar Baş'ın Ekonomi ile İlgili Görüşleri". Bu kitap incelendiği zaman ülkemizde oynan oyunlar ekonomik ve ticari sahada da görülse de "ulusal bütünlüğümüzü" ilgilendirdiği görülecektir. Dünyaya hakim olmak isteyen sanayileşmiş devletlerin dünyayı nasıl sömürdüğünü, ülkemiz üzerinde nasıl oyunlar oynandığını, ekonomik verilerle izah edilmektedir.
Bu eserde ülkemizin yaşadığı ekonomik krizden nasıl kurtulacağının modeli ortaya konmakta çözüm adımları tek tek ifade edilmektedir.
Evet dostlar, bu iki eser defalarca okunması ve okutulması gereken emsalsiz kıymet taşımaktadır. Bu iki eserin rehberliğinde aydınlanıp gereği yerine getirildiği zaman görülecektir ki; ülkemiz 24 saatte ekonomik badireden kurtulacaktır; 2 yılda Avrupa, 3 yılda Amerika'nın ekonomisi, gelişmişliği yakalanacak 4. yılda dünyanın en güçlü ülkesi olunacaktır.
2002 yılının bu düşüncenin iktidara taşındığı yıl olması temennisiyle hayırlar diliyorum.
Değerlendirmeler yapılırken isabet kaydetmek için tarihi bilmek, muhatapları tanımak, kendi imkânlarımızın da fakında olmak gerekir. Aksi halde yapılanlar ya boş zafer naraları, ya da felâket tellallığı yapmaktan öteye geçmez. Sosyal hadiselerin, ülkelerarası ilişkilerin geniş zaman dilimlerine yayılmış olmaları unutulmamalıdır.
2001 yılındaki gelişmeler ile ciddi boyutlara ulaşan milli ve manevi değerlerimize yönelik tehditler artık ulusal bütünlüğümüzü sarsacak dereceye ulaşmıştır. Gelinen nokta milletimizin tamamını ilgilendirmektedir.
Tarih maalesef tekerrür etmektedir. Kurtuluş Savaşı yıllarında ülkemizde oynanan oyunlar aynısıyla tekrar edilmektedir. Osmanlı'nın son yıllarında yaşadığımız olumsuzluklar aynısıyla yaşanmaktadır.
O halde tarihimizi ve dünya siyasi tarihini bütün boyutlarıyla incelemek ve günümüzün sorunlarının çözümünde istifade etmek şarttır ve zaruridir.
Okuyucularımıza ülkemizde, bölgemizde ve dünyada yaşanan süreci değerlendirmelerinde bir ölçü verecek bir eser tavsiye edeceğim. İcmal Yayınları tarafından yayınlanan Prof. Dr. Haydar Baş'ın "Dini ve Milli Bütünlüğümüze Yönelik Tehditler" isimli eseri tam bir anahtar hükmünde. Millet adına, devlet adına, bayrak ve sancak adına gayeli olan herkese bu eseri tavsiye ediyorum.
İkinci tavsiye edeceğim eser "Prof. Dr. Haydar Baş'ın Ekonomi ile İlgili Görüşleri". Bu kitap incelendiği zaman ülkemizde oynan oyunlar ekonomik ve ticari sahada da görülse de "ulusal bütünlüğümüzü" ilgilendirdiği görülecektir. Dünyaya hakim olmak isteyen sanayileşmiş devletlerin dünyayı nasıl sömürdüğünü, ülkemiz üzerinde nasıl oyunlar oynandığını, ekonomik verilerle izah edilmektedir.
Bu eserde ülkemizin yaşadığı ekonomik krizden nasıl kurtulacağının modeli ortaya konmakta çözüm adımları tek tek ifade edilmektedir.
Evet dostlar, bu iki eser defalarca okunması ve okutulması gereken emsalsiz kıymet taşımaktadır. Bu iki eserin rehberliğinde aydınlanıp gereği yerine getirildiği zaman görülecektir ki; ülkemiz 24 saatte ekonomik badireden kurtulacaktır; 2 yılda Avrupa, 3 yılda Amerika'nın ekonomisi, gelişmişliği yakalanacak 4. yılda dünyanın en güçlü ülkesi olunacaktır.
2002 yılının bu düşüncenin iktidara taşındığı yıl olması temennisiyle hayırlar diliyorum.
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi / diğer yazıları
- Haydar Baş ve Türkiye'nin dönüşüm yolculuğu / 20.04.2024
- Seçmen eğilimi niçin değişti? / 08.04.2024
- 41 maddede 'BTP'ye Evet' demenin gerekçeleri / 30.03.2024
- Yine ikilem yine istismar / 18.03.2024
- Ekonomik gerçekler ve beklentiler / 11.03.2024
- Partilerin mesajı ve seçmenin sınavı / 10.03.2024
- Vatandaşın çığlığına kim cevap verecek / 09.03.2024
- Yerel seçimlerde emeklilerin tercihi ne olacak? / 29.02.2024
- BTP, güçlü bir alternatif / 23.02.2024
- Belediyecilik: Yol mu, su mu yoksa daha fazlası mı? / 16.02.2024
- Seçmen eğilimi niçin değişti? / 08.04.2024
- 41 maddede 'BTP'ye Evet' demenin gerekçeleri / 30.03.2024
- Yine ikilem yine istismar / 18.03.2024
- Ekonomik gerçekler ve beklentiler / 11.03.2024
- Partilerin mesajı ve seçmenin sınavı / 10.03.2024
- Vatandaşın çığlığına kim cevap verecek / 09.03.2024
- Yerel seçimlerde emeklilerin tercihi ne olacak? / 29.02.2024
- BTP, güçlü bir alternatif / 23.02.2024
- Belediyecilik: Yol mu, su mu yoksa daha fazlası mı? / 16.02.2024