Kandıran kandırana

Bu işte bir anormallik var!
Muhalefetin iktidara karşı güç birliği yapması sistem aklına en uygun tavır olmasına rağmen Ana-Muhalefet Partisi Y-CeHaPe ile "Yavru Muhalefet MeHaPe" sert kavgalarda ve iktidar AKP, Muktedir Cumhurbaşkanlığına doğru dört nala ilerliyor!
Yıllardır "Başkanlık da Başkanlık" diye direten, Recep Tayyip Erdoğan ve AKP.
Yıllardır Erdoğan ve AKP'nin Başkanlık talebine direnenler -başı HDP çekmek kaydıyla- Y-CeHaPe ve Erdoğan'ın deyimi ile "Yavru Muhalefet MeHaPe"...
Arşivlere müracaatla biraz hafızamızı tazeleyelim:
17 Mart 2015'te TBMM'nin en kısa grup toplantısını yapan HDP Eş-Genel Başkanı Demirtaş; "... Seni başkan yaptırmayacağız! Seni başkan yaptırmayacağız! Seni başkan yaptırmayacağız!" diye höykürüp seçim meydanına inmişti!
"Yavru Muhalefet MeHaPe" Genel Başkanı Bahçeli ise 3 Şubat 2015'te Grup toplantısında; "Hayret etmemek elde değildir. Namus ve şeref üzerine yemin eden Erdoğan namustan ne anlamakta şereften ne çıkarmaktadır? Tarafsızlık kozasını yırtıp gözünü kan bürümüş gibi AKP adına oy talep eden Erdoğan ruh heybesinden düşürdüğü namus ve şeref kristallerini arayıp da bulamayan biri olarak hatırlanacaktır. Şeref gibi derdi olmayanın Türkiye'nin şerefini korumaktan bahsetmesi beyhudedir. Türk milletinin birliğini temsil etmesi de akla hakarettir" demiş ve "Biz hangi Erdoğan'a inanalım. Başkanlık emperyalizmin tavsiyesidir diyen Erdoğan'a mı yoksa ABD'de Fransa'da var ne olacak diyen Erdoğan'a mı? Biz hangi Erdoğan'ı dikkate alalım? Başkanlık özentidir diyen Erdoğan'a mı inanalım? Türk milleti kaç Erdoğan ile muhataptır?" diye devam etmişti...
Aradan bir yıl geçti, yağmur yağdı yarıklar kapandı!
17 Aralık 2016'da Atanmış Eş-Başbakan Binali Yıldırım, AKP'nin başkanlık yaptığı son MYK toplantısında, Çankaya Köşkü'ndeki "Üçlü Liderler Zirvesi"yle ilgili bilgi verirken, Devlet Bahçelinin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu birçok konuda eleştirdiğini vurgulayıp; "Sağ olsun Bahçeli benim yerime her şeyi söyledi" demişti!..
Hatırlamakta kolaylık sağlasın diye bunları arşivlerden çıkardım.
Şimdi bana anormal gelen yere dönelim:
Rahmetli Süleyman Demirel; "Hoş geldin diyene, hoş bulmadım demekle muhalefet yapılmaz" derdi. AKP'nin insafsızca ama başarıyla kullandığı basın ve medya aracılığı ile oluşturduğu "Algı operasyonu" ile Y-CeHaPe'nin tam da bunu yaptığı, "Hoş geldin" diyen Binali Yıldırım'a; "Hoş bulmadım!" dediği dayatılsa da Y-CeHaPe hâlâ muhalefet...
Ama "Yavru Muhalefet MeHaPe"nin ne yaptığını anlayan, ne yapacağını tahmin edebilen yok!
AKP'liler de emin değiller!
27 Kasım 2016'da, bir zamanlar benim; "Oğul Beğ" dediğim Tuğrul Türkeş'in; "Sayın Bahçeli çok deneyimli ve kurt bir siyasetçidir. Şüphesiz ki bir stratejisi vardır. ... AKP'yi referanduma itmenin Bahçeli'nin erken seçime yönelik bir siyasi tuzağı olabilir" diye uyarmasına rağmen, Atanmış Eş-Başbakan Bahçeli ve MeHaPe'nin desteğinden -hâlâ- emin davranıyor!
Yetmez gibi Ana Muhalefet Partisi ile MHP'nin çok sert kavgaları başladı!
"Seni başkan yaptırmayacağız!" diyen HDP yok edildi gibi (demokrat olmadığım için itirazım yok hatta yetkili olsam çok daha fazlasını yapardım)...
Diğer iki muhalefet partisi birbiri kavga ederken AKP işini yapıyor demek istiyorum ama öyle de görünmüyor!
AKP'den de çatlak sesler var!
15 Temmuz Kahpe Kalkışması'ndan sonra, siyasi rüzgârı tamamen arkasına alarak "Başkanlık" yelkenleri şişmiş olan Seçilmiş Partili Cumhurbaşkanı, son günlerde özellikle Fırat Kalkanı Operasyonundaki Şehitlerden dolayı hızla irtifa kaybediyor!
Ve Mecliste 330'u yakalayıp Referanduma gitmek yerine bir baskın erken seçim fısıldanmaya başladı!
Bir baskın erken seçimde ne olur? Herkese muamma ama Erdoğan'ın, yaptırdığı anket sonuçlarından memnun olmadığı ve telaşla tedbirler aradığı sız/dırıl/ıyor!
Artık yol, köprü, hatta Boğazın altına tüp geçit açılışları milleti kesmiyor, kandıramıyor!
15 Temmuz'dan sonra, eğer "Başkanlık" kelimesini bir kere bile olsa ağzına alsaydı AKP'liler de dahil milletin büyük bir çoğunluğunun kendisine küfredeceğini fark eden Erdoğan, Parlamenter Sistemi övüp "Partili Cumhurbaşkanlığı"na çark ederken, Başkanlık tezini Bahçeli vasıtasıyla gündeme taşıttı!
Veya Bahçeli, Tuğrul Türkeş'in dediği gibi AKP'yi Referandum tuzağına itti!...
AKP'lilerin de, Y-CeHaPe'lilerin de, "Yavru Muhalefet MeHaPe"lilerin de kafaları karışık!
Hatırlarsanız zoraki tekrarlanan son seçimlerde, MHP'ye kızanlar AKP'ye oy vermemek için CHP'ye, CHP'ye kızanlar MHP'ye oy vermişlerdi!
Şimdi olası bir baskın seçimde; kızgın CHP'lilerin de, kızgın MHP'lilerin de ne yapacakları belli değil!
HDP'nin güçlü olduğu yerlerde Devlet ve Hükumet gücü kullanılarak bir sonuç alınabilir mi, alınan sonuç Türkiye genelinde AKP'nin kaybettiği oyları telafiye yeter mi? Belli değil!
Her yükselişin mutlaka bir inişi vardır!
Açıkça görülen o ki, Recep Tayyip Erdoğan, irtifa kaybediyor!
15 yıldır değişmeyen; "İnadına Tayyip" sloganı artık işe yaramıyor!
Gâvur İzmir'de seçim sath-ı maili dışında milliyetçi ve milletçilerin en rahat buluşabildiği taban AKP tabanıdır ve ben de sıklıkla onlarla bir araya gelirim. Son zamanlarda bu sloganı duymuyorum! Hatta tahrik için ben söylediğimde de AKP'liler duymazdan geliyorlar!...
Eğer referanduma gidilirse muhalefet sadece "Erdoğan karşıtı" kurgu ve sloganlarla meydanlara inerse Erdoğan mazlum pozuna bürünüp, merhametli milletten destek alabilir ama buna rağmen referandum, çantada keklik görünmüyor!
Bu şartlarda; baskın erken seçim sonuçları da çantada keklik gibi değil!
Ahmet Hakan; Kılıçdaroğlu ve CHP'nin alternatifinin hazır ve yolda olduğunu yazdı!
Bahçeli ve Yavru Muhalefet MeHaPe'nin alternatifi ise "Beşinci Parti" adlandırmasıyla aylardır fısıltı gazetesinin gündeminde ilk sıradaydı zaten!
Bu da mı bir tesadüf?
Bana çok açık ve kurgu gibi geliyor!
HDP'nin "PKK Açılım Projesi"nde; "Ne istediler de vermedik?" sitemine muhatap "Hizmet Grubu A.Ş. ve Ceosu"nun 17-25 Aralık'ta, ABD'nin Ortadoğu'da, Haçlı AB'nin Suriyeli Mülteciler konusunda, daha bilmem kimlerin hangi konularda çok kolay kandırdıkları Erdoğan ve AKP'yi, "Cumhurbaşkanlığı Sistemi" konusunda da Bahçeli mi kandırıyor?
"BİZ DÜNYAMIZI AHİRET İÇİN YAŞARIZ." (Prof. Dr. Haydar Baş).
Selâm, sevgi, duâ...