Verheugen: "Suçlu Denktaş'tır" dedi
AB genişlemesinden sorumlu üyesi Verheugen, Rauf Denktaş'ın barış fırsatlarını kullanmadığını öne sürdü: Denktaş Türkiye'yi de Orduyu da bloke ediyor dedi!
1 - Denktaş artık halkının çoğunluğunu da temsil etmemektedir. Bu şeklindeki davranışlarıyla Rumlar AB'ye tek başlarına gireceklerdir. AB'ye katılım çalışmalarından önce anlaşamadığı için, Rumlar ilerde hayır, KKTC de evet derse bunun sorumlusu da Denktaş olacaktır.
2 - Şu anda ilerleme olmaktadır. Durum çözüme yakın görülmektedir. Ayrıca, AKP'nin iyi çalıştığını, anlaşma olması için çaba gösterdiğini iddia etmektedir.
3 - AB'ye Türkiye için üyelik müzakereleri tarihin verilmesi önünde, hala bazı engeller vardır. Polis ve istihbarat örgütleri kısmen durumun gelişmesini bloke etmektedir.
Rauf Denktaş'ın Verheugen'e cevabı
Rauf Denktaş ise; "Verheugen'i ciddiye almamak lazım. O şimdi görev döneminin sonuna gelmiş bir bürokrattır. Kıbrıs meselesinde daima Rumlardan yana ağırlığını koymuştur. Onun şahsiyetinde ben daima engel olarak görülmekteyim. Ama benim kimi temsil ettiğimi yakında görecektir!" dedi.
Abdullah Gül ve Eoka'cı Molaviatis
1 - İsviçre'de Abdullah Gül'ün karşısına çıkan şahıs eski EOKA'cıdır. 1986 da yayımlanan bu (kaçan fırsatlar) isimli kitaptan söz edilen kitap eski Yunanistan Dış işleri Bakanı Evangelos Averof'un anılarını içeren kitaptır.
2 - Şu andaki Yunanistan Dışişleri bakanı zamanında alt düzey memurluğu yaptığı zamanlardaki EOKA adına nasıl çalıştığını bu kitap anlatmaktadır.
3 -Bu Rum Bakan İsviçre'de önce 5 saat herkesi beklettikten sonra gecikerek geliyor, sonra da bir bahane olarak Serdar Denktaş ile M.A.Talat'ın konuşmalarda yetkili olmadıklarını ileri sürecek kadar cüretli davranışlarda bulunuyor. Moliviatis daha sonra Abdullah Gül'ün baskısıyla akşam yemeğinde 4'lü toplantıya katılımda bulunmaktadır.
4 -Bu toplantıda gazeteciler tarafından sorulan bir suale karşılık olarak: Türklerin istekleri tüm plan dışında kalırsa o zaman ne yaparız sorusuna da Abdullah Gül: Biz de bu durumda; Bu belge çok iyi çok tatmin edici diyemeyiz ! dedi. (Fikret Bila 26.3.04.)
AB'nin bahanesi çok
Kalıcı Derogasyon talebimize olmaz demektedirler. Halbuki ise "benzer şartlarındaki kalıcı Derogasyon tanınan Aaland adalarının statüsünde bu durum mevcuttur" dendiğinde, AB buna da şunu ileri sürmektedir: O adalar Finlandiya'nın % 2'si KKTC toprakları ise Kıbrıs'ın 1/3'nü oluşturmaktadır.
Denktaş: Taleplerimiz kabul edilmezse Türkiye de Kıbrıs halkı da bu birleşmeyi de kabul etmeyeceğimizi, İngiltere'ye de diğer devletlere de defalarca ilettik dedi. Ayrıca biz Afrika'da sürünen bir kabile miyiz ki, bizden tam itaat istemektedirler.
AB: Siz merak etmeyin biz hallederiz
AB yüksek temsilcisi Javier Solana ve genişlemeden sorumlu Günter Verheugen, Recep Tayyip Erdoğan'a ve Abdullah Gül'e: Siz Kıbrıs meselesinin halledin, gerisini ise bize bırakın. Onları da biz hal ederiz! Bunlar AB zirvesinde Brüksel'deki buluşmalarda söylendi. Annan planında anlaşın, fazla düşünmeyin, gerisini biz BM olarak hallederiz.
Erdoğan'ın sorusu; Bu yıl Türkiye için çok önemli - Müzakere tarihi yıl sonunda alınacaktır!
Solana; Demek ki Türk başbakanı kendisine çok güveniyor. Yıl sonuna kadar tüm Kopenhag kriterlerini halledecek demektir. O tarihte bunlara bakılarak hareket edilecektir. (Mill. 26.3.04).
AB genişlemesinden sorumlu üyesi Verheugen, Rauf Denktaş'ın barış fırsatlarını kullanmadığını öne sürdü: Denktaş Türkiye'yi de Orduyu da bloke ediyor dedi!
1 - Denktaş artık halkının çoğunluğunu da temsil etmemektedir. Bu şeklindeki davranışlarıyla Rumlar AB'ye tek başlarına gireceklerdir. AB'ye katılım çalışmalarından önce anlaşamadığı için, Rumlar ilerde hayır, KKTC de evet derse bunun sorumlusu da Denktaş olacaktır.
2 - Şu anda ilerleme olmaktadır. Durum çözüme yakın görülmektedir. Ayrıca, AKP'nin iyi çalıştığını, anlaşma olması için çaba gösterdiğini iddia etmektedir.
3 - AB'ye Türkiye için üyelik müzakereleri tarihin verilmesi önünde, hala bazı engeller vardır. Polis ve istihbarat örgütleri kısmen durumun gelişmesini bloke etmektedir.
Rauf Denktaş'ın Verheugen'e cevabı
Rauf Denktaş ise; "Verheugen'i ciddiye almamak lazım. O şimdi görev döneminin sonuna gelmiş bir bürokrattır. Kıbrıs meselesinde daima Rumlardan yana ağırlığını koymuştur. Onun şahsiyetinde ben daima engel olarak görülmekteyim. Ama benim kimi temsil ettiğimi yakında görecektir!" dedi.
Abdullah Gül ve Eoka'cı Molaviatis
1 - İsviçre'de Abdullah Gül'ün karşısına çıkan şahıs eski EOKA'cıdır. 1986 da yayımlanan bu (kaçan fırsatlar) isimli kitaptan söz edilen kitap eski Yunanistan Dış işleri Bakanı Evangelos Averof'un anılarını içeren kitaptır.
2 - Şu andaki Yunanistan Dışişleri bakanı zamanında alt düzey memurluğu yaptığı zamanlardaki EOKA adına nasıl çalıştığını bu kitap anlatmaktadır.
3 -Bu Rum Bakan İsviçre'de önce 5 saat herkesi beklettikten sonra gecikerek geliyor, sonra da bir bahane olarak Serdar Denktaş ile M.A.Talat'ın konuşmalarda yetkili olmadıklarını ileri sürecek kadar cüretli davranışlarda bulunuyor. Moliviatis daha sonra Abdullah Gül'ün baskısıyla akşam yemeğinde 4'lü toplantıya katılımda bulunmaktadır.
4 -Bu toplantıda gazeteciler tarafından sorulan bir suale karşılık olarak: Türklerin istekleri tüm plan dışında kalırsa o zaman ne yaparız sorusuna da Abdullah Gül: Biz de bu durumda; Bu belge çok iyi çok tatmin edici diyemeyiz ! dedi. (Fikret Bila 26.3.04.)
AB'nin bahanesi çok
Kalıcı Derogasyon talebimize olmaz demektedirler. Halbuki ise "benzer şartlarındaki kalıcı Derogasyon tanınan Aaland adalarının statüsünde bu durum mevcuttur" dendiğinde, AB buna da şunu ileri sürmektedir: O adalar Finlandiya'nın % 2'si KKTC toprakları ise Kıbrıs'ın 1/3'nü oluşturmaktadır.
Denktaş: Taleplerimiz kabul edilmezse Türkiye de Kıbrıs halkı da bu birleşmeyi de kabul etmeyeceğimizi, İngiltere'ye de diğer devletlere de defalarca ilettik dedi. Ayrıca biz Afrika'da sürünen bir kabile miyiz ki, bizden tam itaat istemektedirler.
AB: Siz merak etmeyin biz hallederiz
AB yüksek temsilcisi Javier Solana ve genişlemeden sorumlu Günter Verheugen, Recep Tayyip Erdoğan'a ve Abdullah Gül'e: Siz Kıbrıs meselesinin halledin, gerisini ise bize bırakın. Onları da biz hal ederiz! Bunlar AB zirvesinde Brüksel'deki buluşmalarda söylendi. Annan planında anlaşın, fazla düşünmeyin, gerisini biz BM olarak hallederiz.
Erdoğan'ın sorusu; Bu yıl Türkiye için çok önemli - Müzakere tarihi yıl sonunda alınacaktır!
Solana; Demek ki Türk başbakanı kendisine çok güveniyor. Yıl sonuna kadar tüm Kopenhag kriterlerini halledecek demektir. O tarihte bunlara bakılarak hareket edilecektir. (Mill. 26.3.04).
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Cahit Babuna / diğer yazıları
- Batı kültüründe toplumsal çöküş -2- / 22.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006