Bakan Şimşek Çanakkale'de krize ilişkin açıklamalarda bulundu. Satır aralarında gölgede bırakılamayacak bir cümle kurdu ve şöyle dedi; "Türkiye'nin en büyük sıkıntılarından biri işsizlik. Bu, aslında bir mesleksizlik problemi"Demek ki neymiş, Türkiye'de işsizlik problemi değil mesleksizlik problemi varmış. Hükümetin işsizlik rakamlarına ilişkin geliştirdiği en tuhaf açıklama sanırım bu oldu. Yani Türkiye'de işverenler mühendis bulamamışlar, yatırımcılar yönetici bulamamışlar, sanayiciler işçi bulamamış. Türk siyasi tarihinin özlü sözleri arasına girmesi gereken bir cümledir bu.Burada iki mesele var. Birincisi hükümetin eğitim politikası, ikincisi dolaylı ve dolaysız vergilerle işçilerin ceplerinden alınan tüketim harcamaları.Bakın Prof. Dr. Haydar Baş Milli Ekonomi Modeli'nin ardından kaleme aldığı Sosyal Devlet Milli Devlet kitabında eğitim politikasına ilişkin nasıl bir açılım yapıyor.Sınavsız üniversite her bireyin okuma hakkını ona iade etmektir. Mademki okumak herkesin hakkıdır; sadece Üniversite sınavını kazananların değil, herkesin üniversitelere gitmesine olanak tanımak Milli Devlet'in görevleri arasında yer almaktadır.Tam istihdamın olmadığı bir ortamda çalışanlar, istedikleri ücretle çalışamayacaklar ve kantarın topuzu işverenden yana ağır basacaktır.Dünya Bankası birkaç gün önce bir rapor yayınladı. Rapora göre kriz muhtemelen 46 milyon insanı günlük 1,25 dolar olan yoksulluk sınırının altında ve 7 milyon insanı da günlük 2 doların altında yaşamaya mahkum edecekmiş.Birinin Sayın Şimşek'in ardında durup ona bu rakamları aktarması gerekiyor. Bu rakamlardan uzak kalınca, yok canım iş var da iş yapacak adam yok gibi bir yaklaşım çıkıyor ortaya.Sayın Şimşek'in bir sonraki açıklaması ise şu oldu; "hatalarımızı, dengeler ile ilgili sorunlarımızı ne kadar erken keşfedersek, kriz de o kadar kısa sürecektir."Eski bir tabirle söylemek gerekirse Üsküdar'da sabah oldu. İki yıldır el atmadığınız ekonomik sistemin ülke içinde çökeceği 2007 yılından beri bir gerçek olduğu defaatle söylendi. Ama hükümet her seferinde bizim mali yapımız çok güçlü demekle yetindi.Hataları daha yeni yeni keşfetmemiz gerek diyen bir ekonomi yönetimiyle karşı karşıyayız. Dünya oturmuş Milli Ekonomi Modeli'ni ders gibi çalışıp uygulamaya çalışırken hala hata arayanları en büyük hataları mevcut ekonomik sistem.Sistemi değiştirmeden yapacakları tek şey faizler ve vergilerle bir ileri üç geri oynayarak ülkenin kaynaklarını bedavaya satmaktan başka bir şey değil. Zaten öyle de oldu. Sayın Şimşek bir an önce Milli Ekonomi kitabını eline alarak çalışmaya başlasa iyi olacak. Yoksa hataların temelini görmek için bir ömür bile yetmez.
Cüneyt Sezer / diğer yazıları
- Durun demek zor mu efendiler? / 29.07.2009
- Fark var, yola devam martavalı / 23.07.2009
- Demek ki neymiş? / 22.07.2009
- Bilen var bilmeyen var / 16.07.2009
- Gana ile Türkiye arasındaki / 14.07.2009
- TÜSİAD, abisinin emrine uydu / 20.06.2009
- Hisarcıklıoğlu'ndan sanatsal yaklaşımlar / 18.06.2009
- Hırsıza ikram adet olmuş / 16.06.2009
- Başbakan'ın dilinden anlayan var mı? / 13.06.2009
- Magazin ekonomisi / 06.06.2009
- Fark var, yola devam martavalı / 23.07.2009
- Demek ki neymiş? / 22.07.2009
- Bilen var bilmeyen var / 16.07.2009
- Gana ile Türkiye arasındaki / 14.07.2009
- TÜSİAD, abisinin emrine uydu / 20.06.2009
- Hisarcıklıoğlu'ndan sanatsal yaklaşımlar / 18.06.2009
- Hırsıza ikram adet olmuş / 16.06.2009
- Başbakan'ın dilinden anlayan var mı? / 13.06.2009
- Magazin ekonomisi / 06.06.2009